İçinde g olan 4 harfli 116 kelime var. İçerisinde G harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında g harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu g harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GACI

  1. [isim] Kadın, dost, sevgili, metres
  2. Torik yavrusu

GRUP

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Küme
    • "Bir kadın grubu gözleri komutanın penceresine dikili duruyor." (Halide Edip Adıvar)
  2. Ortak özellikleri olan varlıklar, nesneler bütünü
    • "Lehçeler grubu."
  3. Görüşleri, çıkarları bir olan kimseler bütünü, ekip
  4. Çeşitli sınıf veya birliklere bağlı elemanların, belirli bir taktik görevi gerçekleştirmek üzere, tek komutanın emri altında birleştirilmesinden oluşan kıta topluluğu
    • "Savaş grubu. Yürüyüş grubu. Savunma grubu."

GERİ

  1. [isim] Arka, bir şeyin sonra gelen bölümü, art, alt taraf, ileri karşıtı
    • "Amerikan barın gerisinden işaret eden barmen seslendi." (Necati Cumalı)
    • "Arada gelenlerin çoğu kapıdan bakıp oturmadan geri dönüyorlardı." (Necati Cumalı)
    • "İşler günden güne geri gidiyor."
    • "Eteğim gayet fena olmuş, terziye geri gönderdim." (Mahmut Yesari)
  2. Son, sonuç
    • "Sen gerisini düşünme."
    • "Koltuğu biraz geri al."
    • "Oğlunun hiçbir dileğini geri çevirmezmiş." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Bir şeyin sona kalan bölümü
    • "Yazının gerisi yarın yayımlanacak."
  4. Geçmiş, mazi
    • "Artık geride özleyeceğim hiçbir şey yok." (Sait Faik Abasıyanık)
  5. Hayvanda boşaltım organının dışı
  6. [sıfat] Eksik gösteren (saat)
    • "Bu saat beş dakika geridir."
  7. [sıfat] Aptal, anlayışsız
  8. [sıfat] Benzerlerine ayak uydurup ilerleyememiş, gelişememiş
    • "Geri düşünce. Geri adam."
  9. [zarf] Geriye doğru
    • "Bağına, bahçene, suyuna, toprağına veda ederek geri gidiyorum." (Falih Rıfkı Atay)
  10. [ünlem] "Geri dön, geri git!" anlamında bir söz

İMGE

  1. [isim] Zihinde tasarlanan ve gerçekleşmesi özlenen şey, düş, hayal, hülya
  2. Genel görünüş, izlenim, imaj
    • "Efsanevi asi kız imgesine, bu imgenin kararlı ödünsüzlüğüne kavuşabilirdi." (Murathan Mungan)
  3. Duyu organlarının dıştan algıladığı bir nesnenin bilince yansıyan benzeri, hayal, imaj
  4. Duyularla algılanan, bir uyaran söz konusu olmaksızın bilinçte beliren nesne ve olaylar, hayal, imaj

EZGİ

  1. [isim] Belli bir kurallara göre düzenlenmiş, kulağa hoş gelen ses dizisi, haz, nağme, melodi
    • "Pir Sultan ağzından bir ezgi okuyup tüm yürekleri kendine bağladı." (Kemal Bilbaşar)
  2. Bir müzik parçasında baştan sona kadar belirli yerlerde tekrarlanan ses dizisi
  3. Kulağa hoş gelen ses veya söz dizisi
  4. Gidiş, yol, tarz, tempo
    • "Bundan böyle aynı ezgide sürüp gidemez."
  5. Üzüntü, sıkıntı

GELE

  1. [isim] Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar
    • "Gele atmak."

GOLF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çimenlerle kaplı, açık, geniş bir alanda, ufak bir topu özel sopalarla ilerleterek belli bir deliğe sokma amaçlı oynanan oyun

GENÇ

  1. [sıfat] Yaşı ilerlememiş olan, ihtiyar karşıtı
    • "Genç kızı bir gece pencerede görmüştü." (Haldun Taner)
  2. Gelişmesini tamamlamamış olan (bitki, hayvan)
    • "Genç ağaç. Genç at."
  3. Gençlikteki özelliklerini koruyan, dinç
  4. Zihin bakımından yeterince gelişmemiş, toy
  5. Yeni gelişmekte olan, kısa bir geçmişi olan
    • "Atatürk'ün tabutu arkasından ağlayan on beş milyon Türk'ün yaşadığı, genç Türkiye mutluydu." (Burhan Felek)

YOGİ

  1. [isim] Yoga felsefesini uygulayan kimse

OLGU

  1. [isim] Birtakım olayların dayandığı sebep veya bu sebeplerin yol açtığı sonuç, vakıa
    • "Bilim yoluyla olguları kavrayıp sıralayabiliriz." (Orhan Hançerlioğlu)
  2. Varlığı deneyle kanıtlanmış şey
  3. Edebî eserlerde olayı geliştiren davranış, iş

GÖRE

  1. [zarf] Bir şeye uygun olarak, bir şey uyarınca, gereğince
    • "... günün modasına göre taranmış saçlarıyla güzel bir kadın başı uzandı bahçeye." (Necati Cumalı)
  2. Bakılırsa, hesaba katılırsa, göz önünde tutulunca, bakarak, nazaran
    • "Bilginlerin dediğine göre on milyona yakın Türk yurt değiştirdi." (Nezihe Araz)

YOGA

  1. [isim] Ruhsal yaşama ve bedene egemen olmayı amaçlayan Hint felsefe sistemi

GIGI

  1. [isim] Çocuk dilinde çene altı
    • "Çocuğun gıgısını okşayarak..."

GABİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Anlayışsız, ahmak, ebleh, kalın kafalı, bön
    • "Haftanın kaç günü, günün kaç saat olduğunu bilmeyecek kadar gabi olan sütnine yalanlar uydurarak dolabını yiyecekle dolduruyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

GÖCE

  1. [isim] Tarhana, bulgur yapmak için kullanılan kabuğu soyulmuş ve kırılmış buğday
  2. Yarılmış ve kırılmış bulgurdan yapılan çorba

ÖZGÜ

  1. [sıfat] Birine, bir şeye ait olan, belli bir kimsede veya şeyde bulunan, has, mahsus
    • "Hepsi de halis sporculara özgü sevimli bir çocukluk ve candanlık içinde kocamışlardı." (Haldun Taner)

GREK
...
ÖVGÜ

  1. [isim] Birini, bir şeyi övmek için söylenen söz veya yazılan yazı, methiye
    • "İstanbul camilerinin övgüsü üstüne açtıkları konuşmalar bitmek bilmezdi." (Necati Cumalı)

GANJ
...
GÖRÜ

  1. [isim] Görme yetisi
  2. Bir yerin çevreyi görme özelliği, nezaret
    • "Buranın görüsü geniş."
  3. Dolaysız kavrama, birden kavrama

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü