İçinde fı olan 8 harfli 37 kelime var. İçerisinde FI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında fı olan kelimeler listesine ya da Sonu fı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HAFIZALI
-
-
[sıfat]
Hafızası olan
-
[sıfat]
Hafızası olan
- FISLAMAK
-
-
[-i]
Fısıldamak
-
Gizlice haber vermek
-
[-i]
Fısıldamak
- FIRÇALIK
-
-
[isim]
Resim yapmada kullanılan fırçaların konulduğu süzgeçli kap
-
[isim]
Resim yapmada kullanılan fırçaların konulduğu süzgeçli kap
- FIŞKIRIK
-
-
[isim]
Fıskiye
-
[isim]
Fıskiye
- FIRINLIK
-
-
Fırında pişirilmeye hazır (yemek)
-
Fırının alacağı kadar
- "Bir fırınlık ekmek."
-
Fırında pişirilmeye hazır (yemek)
- ZARFINDA
-
-
[zarf]
Belli bir sürede, belli bir süre içinde
- "Aynı yorganı bir ay zarfında üç beş defadan fazla kullanmazdı." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Belli bir sürede, belli bir süre içinde
- FIKRAMSI
-
-
[sıfat]
Fıkrayı andıran, fıkraya benzeyen, fıkra gibi
-
[sıfat]
Fıkrayı andıran, fıkraya benzeyen, fıkra gibi
- FIRDÖNDÜ
-
-
[isim]
Biri döndüğünde ötekinin de dönmesini engellemek için uç uca getirilerek serbest bir eksenle bağlanmış çift halka
-
Topaç gibi çevrilerek oynanan, tunçtan, altı köşeli bir kumar aracı
-
Bir ipe bağlı olarak birden fazla çıpa atıldığında çıpaların karışmaması için tekne zinciri ile parçaların bağlandığı zincir arasına konulan metal araç
-
Belirli bir görüş veya düşünce sahibi olmayan kimse
- "Sen de amma fırdöndüsün!"
-
[isim]
Biri döndüğünde ötekinin de dönmesini engellemek için uç uca getirilerek serbest bir eksenle bağlanmış çift halka
- HAFIZALİ
-
-
[isim]
Seyrek taneli, kalın kabuklu, etli ve parlak altın sarısı renginde büyük taneli bir tür üzüm
-
[isim]
Seyrek taneli, kalın kabuklu, etli ve parlak altın sarısı renginde büyük taneli bir tür üzüm
- FIRLAMAK
-
-
[nsz]
Hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak
- "Çöpçü beygiri, deli gibi rayın üzerine fırlamıştı." (Haldun Taner)
-
Yerinden oynayıp ileriye doğru çıkıntı yapmak
- "Gözleri yerinden fırlamış. Omuz kemiği fırlamış."
-
Fiyatı birdenbire yükselmek
- "Borsada altın fiyatları fırladı."
-
[nsz]
Hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak
- FISLATMA
-
-
[isim]
Fıslatmak işi
-
[isim]
Fıslatmak işi
- FINDIKLI
- ...
- FIKRAMAK
-
-
[nsz]
Herhangi bir yiyecek ekşimek, fışlamak
-
[nsz]
Herhangi bir yiyecek ekşimek, fışlamak
- FISFISLI
- ...
- FITRATEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Yaradılıştan
- "Okuyup yazması da ötekilerden fazla, fıtraten de müsait." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Yaradılıştan
- FIŞKIRIŞ
-
-
[isim]
Fışkırma işi veya biçimi
-
[isim]
Fışkırma işi veya biçimi
- FIRFIRLI
-
-
[sıfat]
Fırfırı olan
- "Fırfırlı etek."
-
[sıfat]
Fırfırı olan
- FISLANMA
-
-
[isim]
Fıslanmak işi
-
[isim]
Fıslanmak işi
- FITRİLİK
- ...
- FIŞKIRTI
-
-
[isim]
Fışkıran bir şeyin çıkardığı ses
-
[isim]
Fışkıran bir şeyin çıkardığı ses