İçinde fı olan 10 harfli 43 kelime var. İçerisinde FI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında fı olan kelimeler listesine ya da Sonu fı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FIKIRDAMAK
-
-
[nsz]
Fıkır fıkır kaynamak
-
Cilvelenmek
- "Ben kapıdan çıkarken, iki genç fıkırdayarak arkamdan bakıyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[nsz]
Fıkır fıkır kaynamak
- FISILDAŞMA
-
-
[isim]
Fısıldaşmak işi
-
[isim]
Fısıldaşmak işi
- FIŞIRTISIZ
- ...
- FIRINLATMA
-
-
[isim]
Fırınlatmak işi
-
[isim]
Fırınlatmak işi
- FIRÇALATMA
-
-
[isim]
Fırçalatmak işi
-
[isim]
Fırçalatmak işi
- FISTIKLAMA
-
-
[isim]
Fıstıklamak işi
-
[isim]
Fıstıklamak işi
- FIRILDAKÇI
-
-
[isim]
Fırıldak yapan veya satan kimse
-
Düzen çeviren, düzenci, dolap çeviren kimse
- "Eh, erbabıdır dedik, verdik dizginleri eline, halt etmişiz. Dolapçının, fırıldakçının biri çıkmaz mı?" (Atilla İlhan)
-
[isim]
Fırıldak yapan veya satan kimse
- SARFINAZAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sayılmama, vazgeçme, dikkate almama
-
[isim]
Sayılmama, vazgeçme, dikkate almama
- SIFIRLAMAK
-
-
[-i]
Bir denklemdeki bütün terimleri yalnız bir yanda toplayarak denklemin öbür yanını eşit duruma getirmek
-
Sayma işlemi yapan bir göstergeyi sıfır sayısına getirmek
-
Yok saymak, hiç yokmuş gibi düşünmek
- "Bayağılıklar ve namussuzluklar, hayır işleyerek sıfırlanamaz." (Aydın Boysan)
-
[-i]
Bir denklemdeki bütün terimleri yalnız bir yanda toplayarak denklemin öbür yanını eşit duruma getirmek
- FISILDAMAK
-
-
[-i]
Başkalarının duyamayacağı kadar alçak sesle konuşmak, fıslamak
- "Savcı, kumandanın kulağına birkaç kelime fısıldadı." (Aka Gündüz)
-
[-i]
Başkalarının duyamayacağı kadar alçak sesle konuşmak, fıslamak
- FIRÇALAMAK
-
-
[-i]
Temizlemek veya parlatmak için fırça ile sürtmek
-
Sık ve bataklık ormandan geçmek
-
Bir kimseyi çok azarlamak, fırça çekmek
-
[-i]
Temizlemek veya parlatmak için fırça ile sürtmek
- FIŞIRDATMA
-
-
[isim]
Fışırdatmak işi
-
[isim]
Fışırdatmak işi
- FIRÇALANMA
-
-
[isim]
Fırçalanmak işi
-
[isim]
Fırçalanmak işi
- FIRILDATMA
-
-
[isim]
Fırıldatmak işi
-
[isim]
Fırıldatmak işi
- FIRÇACILIK
-
-
[isim]
Fırça ve fırçaya benzer araçların yapım ve satımı
-
[isim]
Fırça ve fırçaya benzer araçların yapım ve satımı
- FIRTINAMSI
- ...
- MÜNAFIKLIK
-
-
[isim]
Arabozanlık
-
[isim]
Arabozanlık
- FIŞIRDAMAK
-
-
[nsz]
Fışır fışır ses çıkartmak
-
[nsz]
Fışır fışır ses çıkartmak
- FISILDANMA
-
-
[isim]
Fısıldanmak işi
-
[isim]
Fısıldanmak işi
- FIKIRDAYIŞ
-
-
[isim]
Fıkırdama işi veya biçimi
-
[isim]
Fıkırdama işi veya biçimi