İçinde eşmek olan 9 harfli 47 kelime var. İçerisinde EŞMEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eşmek olan kelimeler listesine ya da Sonu eşmek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E E K M Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
EŞMEK
4 Harfli Kelimeler
EKME, EMEK, EŞEK, EŞME, KEME, MEKE, MEŞE, MEŞK
3 Harfli Kelimeler
EKE, KEM, KEŞ, ŞEK, ŞEM
2 Harfli Kelimeler
EK, EM, EŞ, KE, ME, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TEKLEŞMEK
-
-
[nsz]
Tek özellik göstermek
-
[nsz]
Tek özellik göstermek
- BİRLEŞMEK
-
-
[nsz]
Ayrıyken tek bir bütün durumuna gelmek
-
Buluşmak, bir araya gelmek
- "Bazen ikisi, üçü birleşince ne ateşli münakaşalara dalıyorlar." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Uyuşmak, aynı görüşte olmak
-
Aynı amaç çevresinde toplanmak
- "Küçükten, sessizden; yazıcısı, aktörü, ressamı birleşerek candan bir Türk tiyatrosu kurulabilir miydi, acaba?" (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-le]
Cinsel ilişkide bulunmak
-
Kaynaşmak
-
[nsz]
Ayrıyken tek bir bütün durumuna gelmek
- GÖLLEŞMEK
-
-
[nsz]
Göl durumuna gelmek
-
[nsz]
Göl durumuna gelmek
- BENZEŞMEK
-
-
[nsz]
Birbirine benzemek, müşabih olmak
-
[nsz]
Birbirine benzemek, müşabih olmak
- YERLEŞMEK
-
-
[-e]
Yerine iyice oturmak, yerinde sabit olmak
- "Bu taş buraya adamakıllı yerleşmiş."
-
Yer bulup oturmak
- "Arabaya, birbirine sıkışarak yerleştiler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Çalışmak üzere bir iş yerine başlamak
- "Oğlu bankaya yerleşmiş."
-
Bir yerde oturmaya, yaşamaya başlamak
- "Rıza böylece ahırın üst katındaki dairesine yerleşti." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Eşyayı yerli yerine koymak
- "Taşındık, ama daha yerleşemedik."
-
Rahat bir biçimde oturmak
- "Koltuğa iyice yerleşti."
-
[nsz]
Yaygın duruma gelmek, tutunmak
- "Demokrasinin ne suretle yerleşip kalabileceği hakkında garip fikirleri vardır." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Alışılmak, kullanılır olmak
- "Birtakım yeni kelimeler zamanla yerleşiyor."
-
Sınav sonucuna göre herhangi bir eğitim kurumunda okumaya hak kazanmak, okumaya başlamak
-
[-e]
Yerine iyice oturmak, yerinde sabit olmak
- PİÇLEŞMEK
-
-
[nsz]
Yozlaşıp bozulmak
-
[nsz]
Yozlaşıp bozulmak
- BÖNLEŞMEK
-
-
[nsz]
Bön duruma gelmek, aptallaşmak
-
[nsz]
Bön duruma gelmek, aptallaşmak
- GENLEŞMEK
-
-
[nsz]
Bir cisim birleşimi ve yapısı değişmeden ısı etkisiyle hacimce büyümek
-
[nsz]
Bir cisim birleşimi ve yapısı değişmeden ısı etkisiyle hacimce büyümek
- MİTLEŞMEK
-
-
[nsz]
Mit durumuna gelmek
- "Büyük sanatçılar, arayışı önce kendi varlıklarında sınayıp dile getirdikleri için ister istemez mitleşirler." (Selâhattin Hilav)
-
[nsz]
Mit durumuna gelmek
- TEZLEŞMEK
-
-
[nsz]
Çabukluk kazanmak, çabuklaşmak
-
[nsz]
Çabukluk kazanmak, çabuklaşmak
- GÜRLEŞMEK
-
-
[nsz]
Gür bir duruma gelmek
-
[nsz]
Gür bir duruma gelmek
- DEPREŞMEK
-
-
[nsz]
Yeniden ortaya çıkmak, nüks etmek
- "Bugün oraya gittiğinde çok fena olmuş, yatışmaya yüz tutan kederi yeniden depreşivermişti." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Yeniden ortaya çıkmak, nüks etmek
- İYİLEŞMEK
-
-
[nsz]
İyi duruma gelmek
- "Hava iyileşti."
-
Hastalıktan kurtulmak, sağlığı yerine gelmek, salah bulmak
- "İyileşmek için en küçük bir gayret göstermiyorsun." (Necati Cumalı)
-
[nsz]
İyi duruma gelmek
- ÇİĞLEŞMEK
-
-
[nsz]
Göze batmak
-
Kaba davranışlarda bulunmak
-
[nsz]
Göze batmak
- İRİLEŞMEK
-
-
[nsz]
İri bir duruma gelmek
-
[nsz]
İri bir duruma gelmek
- KÖZLEŞMEK
-
-
[nsz]
Köz durumuna gelmek
-
[nsz]
Köz durumuna gelmek
- ÇÖLLEŞMEK
-
-
[nsz]
Bir arazi, verimli toprağı akıp çöl durumuna gelmek
-
[nsz]
Bir arazi, verimli toprağı akıp çöl durumuna gelmek
- PİSLEŞMEK
-
-
[nsz]
Pis duruma gelmek
-
[nsz]
Pis duruma gelmek
- TİTREŞMEK
-
-
[nsz]
Her yanı titremek
- "İşte şarap fıçılarını yelpazeliyor gibi ince ve sinirli titreşen hurmalar!.." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
Titreşim durumunda olmak, ihtizaz etmek
-
[nsz]
Her yanı titremek
- KÖKLEŞMEK
-
-
[nsz]
Güçlü bir biçimde yerleşmek, yer etmek, kök salmak
-
[nsz]
Güçlü bir biçimde yerleşmek, yer etmek, kök salmak