İçinde eşi olan 5 harfli 13 kelime var. İçerisinde EŞİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eşi olan kelimeler listesine ya da Sonu eşi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E İ Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EŞ, İŞ, ŞE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KEŞİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ortaya çıkarma, meydana çıkarma, açma
    • "Meselenin künhü bir türlü keşif ve halledilemiyor." (Refik Halit Karay)
  2. Var olduğu bilinmeyen bir şeyin ortaya çıkarılması
    • "Amerika'nın keşfi."
  3. Gizli olan bir şey hakkında geniş bilgi edinme
  4. Bir şeyin olacağını önceden anlama, sezme, tahmin
  5. Bir olay veya durumun oluş nedenlerini anlayabilmek için yerinde inceleme yapma
    • "Bu davaların dağ tepe keşiflerine koşar, kararlarını kaleme alır." (Necati Cumalı)

REŞİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Ergin

NEŞİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yayma, dağıtma, saçma
  2. Yayım

YEŞİL

  1. [isim] Sarı ile mavinin karışmasından ortaya çıkan, bitki yapraklarının çoğunda görülen renk
    • "Memleket isterim / Gök mavi, dal yeşil / Tarla sarı olsun / Kuşların, çiçeklerin diyarı olsun." (Cahit Sıtkı Tarancı)
  2. [sıfat] Bu renkte olan
    • "Önümüzde yeşil yamaçlar görününce biraz keyiflendik." (Halide Edip Adıvar)
  3. [sıfat] Kurumamış, taze (sebze), kuru karşıtı
    • "Yeşilfasulye."
  4. [sıfat] Olmamış, ham (meyve)
    • "Yeşil kayısı."

DEŞİK

  1. [sıfat] Deşilmiş olan
  2. [isim] Deşilmiş yer

KEŞİŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Hristiyanlarda, manastırda yaşayan, evlenmemiş papaz, karabaş, rahip
    • "Büyük din adamlarının keşiş hayatı sürmesi boşuna mı dersiniz?" (Haldun Taner)

ÇEŞİT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev
    • "Her çeşit insanı kavrayacak bir sunuş tarzı vardı." (Haldun Taner)
  2. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik
  3. [sıfat] Türlü
    • "Bu camilerin her biri başka planda başka çeşittir." (Yahya Kemal Beyatlı)

KEŞİK

Kelime Kökeni : Moğolca

  1. [isim] Sıra, nöbet

PEŞİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Bir alışverişte, alışveriş yapıldığı anda, alınan şeyin tesliminden önce veya teslimiyle birlikte ödenen, veresiye karşıtı
  2. Çalışmadan verilen (ücret, aylık)
    • "O peşin parayla çalışıyor."
  3. [zarf] Daha önce, önceden
    • "Sana peşin haber vereyim ki onlar kızlarının başkası ile âşıktaşlık yapmasını istemezler." (Osman Cemal Kaygılı)

YEŞİM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Açık yeşil ve pembe renkli, kolay işlenen, değerli bir taş

MEŞİN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] İşlenmiş koyun derisi
  2. [sıfat] Bu deriden yapılmış olan
    • "Yağız atlar kişnedi / Meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı." (Faruk Nafiz Çamlıbel)

BEŞİZ

  1. [sıfat] Beşi bir arada doğan (çocuk)

BEŞİK

  1. [isim] Bebekleri yatırmaya ve sallayarak uyutmaya yarayan, tahta veya demirden yapılmış sallanır bir çeşit küçük karyola
    • "Ayaklarının ucuna basarak beşiğin yanına geldi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Ambalajlanacak malın biçimine uygun olarak alta konulan parça veya parçaların tümü
  3. Bir şeyin doğup geliştiği yer
    • "Sırbistan'ın beşiği ve kaynağı burasıdır." (Falih Rıfkı Atay)
  4. Yüzüstü yatışta, geriye bükülü ayak bileklerini ellerle kavrayarak karın üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü