İçinde eşa olan 23 kelime var. İçerisinde EŞA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eşa olan kelimeler listesine ya da Sonu eşa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MEŞAKKATSİZLİK
FELDMAREŞAL, MEŞAKKATSİZ, MEŞALECİLİK, MÜSTEŞARLIK
KAFEŞANTAN, MAREŞALLİK, MEŞAKKATLİ
EŞANTİYON
KEHKEŞAN, MEŞAKKAT, MEŞALECİ, MÜSTEŞAR, REŞADİYE, RÖVEŞATA
BEŞAMEL, BEŞARET, MAREŞAL
DEŞARJ, MEŞALE
EŞARP, KEŞAN, KEŞAP
A E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AŞ, EŞ, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEŞAKKATSİZLİK
- ...
- MÜSTEŞARLIK
-
-
[isim]
Müsteşar olma durumu
-
Müsteşarın görevi veya makamı
-
[isim]
Müsteşar olma durumu
- FELDMAREŞAL
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Alman, Avusturya, İngiliz, Rus ve İsveç askerî hiyerarşisinde en yüksek rütbe
-
[isim]
Alman, Avusturya, İngiliz, Rus ve İsveç askerî hiyerarşisinde en yüksek rütbe
- MEŞALECİLİK
- ...
- MEŞAKKATSİZ
-
-
[sıfat]
Güç olmayan, sıkıntısız
-
[sıfat]
Güç olmayan, sıkıntısız
- MAREŞALLİK
-
-
[isim]
Mareşal olma durumu, müşirlik
-
Mareşal unvanı
-
[isim]
Mareşal olma durumu, müşirlik
- MEŞAKKATLİ
-
-
[sıfat]
Güç, sıkıntılı
-
[sıfat]
Güç, sıkıntılı
- KAFEŞANTAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İçkili, çalgılı kahvehane
- "Edith Almera / Kafeşantanlarda muhabbet toplayan / Bir çigan orkestrasının / Birinci kemancısıdır." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
İçkili, çalgılı kahvehane
- EŞANTİYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir malın niteliğini belirtmek, özelliklerini göstermek amacıyla, o malın parasız verilen veya gönderilen parçası
- "Avrupa firmalarından gelen yeni ilaç eşantiyonlarının tariflerini dikkatle okur, not ederdim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir malın niteliğini belirtmek, özelliklerini göstermek amacıyla, o malın parasız verilen veya gönderilen parçası
- REŞADİYE
- ...
- RÖVEŞATA
- ...
- MEŞALECİ
-
-
[isim]
Ortalığı aydınlatmak için çıra vb. yakmakla görevli kimse
-
[isim]
Ortalığı aydınlatmak için çıra vb. yakmakla görevli kimse
- KEHKEŞAN
- ...
- MEŞAKKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güçlük, sıkıntı, zorluk, zahmet
- "Elazığ'a kadar çektiği yol meşakkatlerini anlatıyor." (Peyami Safa)
-
[isim]
Güçlük, sıkıntı, zorluk, zahmet
- MÜSTEŞAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kendisinden bilgi alınan, kendisine danışılan kimse
-
Bakanlıklarda, elçiliklerde bakan veya büyükelçiden sonra gelen en büyük yönetici
-
[isim]
Kendisinden bilgi alınan, kendisine danışılan kimse
- BEŞARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Muştu
-
[isim]
Muştu
- MAREŞAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
En yüksek askerî rütbe
- "Mareşal Fevzi Çakmak."
-
Bu rütbede bulunan general, müşir
-
[isim]
En yüksek askerî rütbe
- BEŞAMEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Et yemekleri için tereyağı, un ve sütle yapılan bir tür sos
-
[isim]
Et yemekleri için tereyağı, un ve sütle yapılan bir tür sos
- DEŞARJ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Boşalma
-
Rahatlama
-
[isim]
Boşalma
- MEŞALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ucunda, alev çıkararak yanıcı bir madde bulunan, aydınlatmaya yarayan değnek
- "Jandarmalar petrolle külü karıştırarak meşale yapıyorlardı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir düşüncenin öncüsü
-
[isim]
Ucunda, alev çıkararak yanıcı bir madde bulunan, aydınlatmaya yarayan değnek