İçinde eğ olan 11 harfli 53 kelime var. İçerisinde EĞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eğ olan kelimeler listesine ya da Sonu eğ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEĞERSİZLİK
-
-
[isim]
Değersiz olma durumu
-
[isim]
Değersiz olma durumu
- DEĞİŞİVERME
-
-
[isim]
Değişivermek işi
-
[isim]
Değişivermek işi
- DEĞİŞMEZLİK
-
-
[isim]
Değişmez olma durumu
-
[isim]
Değişmez olma durumu
- DEĞİNİVERME
-
-
[isim]
Değinivermek işi
-
[isim]
Değinivermek işi
- EĞİTİMLİLİK
- ...
- BİLEĞİLEMEK
- ...
- DEĞİŞTİRGEÇ
-
-
[isim]
Röle
-
[isim]
Röle
- DEĞİRMENLİK
-
-
[sıfat]
Değirmende öğütülmek için ayrılmış (tahıl)
-
Bir değirmen taşını işletecek güçte (akarsu)
-
[sıfat]
Değirmende öğütülmek için ayrılmış (tahıl)
- EĞİLİMLİLİK
- ...
- DEĞİŞKİNLİK
-
-
[isim]
Değişkin olma durumu
-
[isim]
Değişkin olma durumu
- HANIMGÖBEĞİ
-
-
[isim]
Bir çeşit hamur tatlısı
-
[isim]
Bir çeşit hamur tatlısı
- DEĞİŞİCİLİK
-
-
[isim]
Değişici olma durumu
-
[isim]
Değişici olma durumu
- ASTEĞMENLİK
-
-
[isim]
Asteğmen rütbesi
-
Asteğmenin görevi
-
[isim]
Asteğmen rütbesi
- DEĞİŞEBİLME
-
-
[isim]
Değişebilmek işi
-
[isim]
Değişebilmek işi
- EĞİLEBİLMEK
- ...
- YEĞİNLEŞMEK
-
-
[nsz]
Güç duruma gelmek, şiddetlenmek
- "Ben akıntıya kapılmamak için son gücümü harcarken gittikçe yeğinleşen bir rüzgâr çıktı."
-
Üstün duruma gelmek
-
[nsz]
Güç duruma gelmek, şiddetlenmek
- DEĞİŞTİRMEK
-
-
[nsz]
Birini bırakıp başkasını kullanmak
- "O zamanlar şöyle öğleye doğru otele bir başvurup çamaşır değiştireceği varsa değiştiriyor." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Başka bir duruma, başka bir görünüme getirmek
- "Tuvalet onu ne değiştirmiş, gençliğinin cazibesini, vücudunu, gözlerinin rengini nasıl belli etmişti!" (Peyami Safa)
-
Anlatıma yeni bir içerik vermek
-
[-i]
Başka bir biçime sokmak, değişikliğe uğratmak
- "Bulunduğu vaziyeti öteki ayağını berikinin üstüne koyarak değiştirdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir şey veya kimseyi bulunduğu yerden başka bir yere almak
-
[nsz]
Bir şey verip yerine başka bir şey almak
- "Bu ayakkabı sana küçük, değiştir."
-
[nsz]
Birini bırakıp başkasını kullanmak
- EĞRETİLEMEK
-
-
[-i]
Ödünç almak
-
Eğreti olarak yapmak
-
[-i]
Ödünç almak
- DEĞNEKLEMEK
-
-
[-i]
Değnekle vurmak
- "Sıska eşeğini değnekleyen bir köylü." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Değnekle vurmak
- BİLEĞİLENİŞ
- ...