İçinde evi olan 8 harfli 66 kelime var. İçerisinde EVİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında evi olan kelimeler listesine ya da Sonu evi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E V İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EV, VE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEVİRTME
-
-
[isim]
Devirtmek işi
-
[isim]
Devirtmek işi
- TECİMEVİ
-
-
[isim]
Ticarethane
-
[isim]
Ticarethane
- ÇEVİRGEÇ
-
-
[isim]
Anahtar
-
[isim]
Anahtar
- EVİRTMEK
-
-
[-i]
Sakkarozu glikoz ve levüloza çevirmek
-
Bakışımlı olarak ters çevirmek
- "Aynalar eşyanın görüntülerini evirterek gösterirler."
-
[-i]
Sakkarozu glikoz ve levüloza çevirmek
- DEVİMSİZ
-
-
[sıfat]
Devimi olmayan
-
[sıfat]
Devimi olmayan
- ÇEVİRMEK
-
-
[-i]
Bir şeyin yönünü değiştirmek
- "Nefes nefese koşan anneme, başını çevirmeden cevap verdi." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Öteki yüzünü görünür duruma getirmek
- "Sermet defterinin yapraklarını çeviriyordu." (Ömer Seyfettin)
-
Döndürerek hareket ettirmek
- "Resimleri albüme yapıştırırken kocası da radyonun düğmesini çevirdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yönetmek, idare etmek
- "Eteği belinde, bütün evi o çeviriyor." (Haldun Taner)
-
Yolundan alıkoymak, yoldan döndürmek
- "Arkadaşı bizi çevirip evine götürdü."
-
Geri göndermek
- "Kendisine yollanan parayı çevirmiş."
-
Bir giyeceği söküp iç yüzünü dışa getirmek
-
Çevrilemek, tevil etmek
- "Sözü işine geldiği gibi çevirdi."
-
[-den]
Çeviri yapmak
- "Romanlar, hikâyeler yazar; yahut Fransızcadan çevirirmiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Bir yerin çevresini bir şeyle sarmak, kuşatmak
- "Bağı duvarla çevirmek."
-
[-i]
Bir durumdan başka duruma getirmek, dönüştürmek
- "Evlerini otele çevirdiler."
-
[-den]
Bir durumdan başka duruma geçmek
-
[nsz]
Kâğıt oyunu oynamak
-
[nsz]
Hile, dolap, dalavere vb. dürüst olmayan davranışlar ortaya koymak
- "Bendenize şikâyetlerin yapılmaması, iş çevirmek isteyenlerin muvaffak olamayacaklarını bilmeleri neticesidir." (Atatürk)
-
[-i]
Kötü bir duruma getirmek
- "Adamı maskaraya çevirmek."
-
[-i]
Bir şeyin yönünü değiştirmek
- SEVİMSİZ
-
-
[sıfat]
Hoşa gitmeyen, antipatik
- "Sevimsiz bir yüz."
-
Hoşnutsuzluk, memnuniyetsizlik yaratan
- "Bunu sormak sevimsiz gelmişti bana." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[sıfat]
Hoşa gitmeyen, antipatik
- SEVİNÇLİ
-
-
[sıfat]
Sevinci olan ve sevinç veren
- "Bu kederi dağıtmak için ha bire sevinçli türküler söylüyordu." (Yahya Kemal)
-
[sıfat]
Sevinci olan ve sevinç veren
- İSEVİLİK
- ...
- DEVİMSEL
-
-
[sıfat]
Devinim durumunda olan, hareki
-
Devinimi yalnızca fizik kanunlarına bağlı olmayan, aynı zamanda etkin bir gücü, bir amacı da içeren, dinamik
-
[sıfat]
Devinim durumunda olan, hareki
- MUCİZEVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Olağanüstü niteliklere sahip
- "Ruhumun yaralarına mucizevi bir merhem gibi derman olsun uyku." (Ayşe Kulin)
-
[sıfat]
Olağanüstü niteliklere sahip
- YAYINEVİ
-
-
[isim]
Dergi, kitap vb.ni yayımlayan veya satan kuruluş
-
[isim]
Dergi, kitap vb.ni yayımlayan veya satan kuruluş
- POLİSEVİ
-
-
[isim]
Polis hizmetinde bulunanların dinlenmek ve barınmak amacıyla kullandığı bina
-
[isim]
Polis hizmetinde bulunanların dinlenmek ve barınmak amacıyla kullandığı bina
- HAKİMEVİ
- ...
- DOYUMEVİ
-
-
[isim]
Gösterişsiz, küçük lokanta
-
[isim]
Gösterişsiz, küçük lokanta
- VEREVİNE
-
-
[zarf]
Verev biçimi verilerek
- "İpek mavi yorgan, düzgün bir biçimde verevine katlanmış, yarı yarıya açık duruyordu." (Erhan Bener)
-
[zarf]
Verev biçimi verilerek
- ZAVİYEVİ
-
-
[sıfat]
Açısal
-
[sıfat]
Açısal
- REVİZYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yeniden gözden geçirme, düzeltme, yenileme, yenilenme, inceleme, kontrol etme
-
[isim]
Yeniden gözden geçirme, düzeltme, yenileme, yenilenme, inceleme, kontrol etme
- YAPIMEVİ
-
-
[isim]
İmalathane
-
Film yapımı işiyle uğraşmak için kurulmuş ortaklık
-
[isim]
İmalathane
- BIÇKIEVİ
-
-
[isim]
Tomruklardan kalas, kalaslardan daha ince tahtalar kesen, boylarını ve kenarlarını düzgün ve eşit olarak düzelten iş yeri
-
[isim]
Tomruklardan kalas, kalaslardan daha ince tahtalar kesen, boylarını ve kenarlarını düzgün ve eşit olarak düzelten iş yeri