İçinde etli olan 8 harfli 51 kelime var. İçerisinde ETLİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında etli olan kelimeler listesine ya da Sonu etli ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ELİT, ELTİ, ETİL, ETLİ, LİET
3 Harfli Kelimeler
ETİ, İLE, TEL
2 Harfli Kelimeler
EL, ET, İL, İT, LE, TE, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEHŞETLİ
-
-
[sıfat]
Korku veya ürküntü veren
- "Dehşetli bir kâbusa tutulmuşların kıvrandıran ıstırabını duyuyorum." (Aka Gündüz)
-
[zarf]
Çok fazla, son derece
- "Altımdaki beygir, efendisinin bu savaşına karşı dehşetli huysuzlanıyor." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Korku veya ürküntü veren
- ŞERBETLİ
-
-
[sıfat]
Şerbeti olan, şerbet katılmış olan
-
Yılan vb. hayvanların sokmasından zarar görmeyen
- "Anlaşılan sen yılana şerbetli imişsin galiba!" (Osman Cemal Kaygılı)
-
Kötü davranmayı, kötü işler yapmayı huy edinmiş olan
- "Yalana şerbetli."
-
Kendisine kötü davranılmasına alışmış olan
- "Gülsüm, dayak ve hakarete ezelden şerbetliydi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Şerbeti olan, şerbet katılmış olan
- ŞEHVETLİ
-
-
[sıfat]
Cinsel isteği olan, kösnül
- "Kadını âdeta şehvetli ve anormal bir zevkle, değil erkek hatta kızlar bile seyrediyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
Aşırı isteği olan
-
[sıfat]
Cinsel isteği olan, kösnül
- ŞEVKETLİ
-
-
[sıfat]
"Büyüklük, güç sahibi" anlamında padişahlara verilen bir san
-
[sıfat]
"Büyüklük, güç sahibi" anlamında padişahlara verilen bir san
- RAHMETLİ
-
-
[sıfat]
"Tanrı'nın rahmetine kavuşmuş, yarlıganmış" anlamlarında ölmüş kimseleri saygıyla anmak için ad veya unvanlarının başına getirilen bir söz
- "Hocamız rahmetli Muhsin Bey, bunu sınıfta okurken gözleri yaşarırdı." (Haldun Taner)
-
Ölmüş, merhum
- "Rahmetli, insanların en iyilerinden biriydi." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
"Tanrı'nın rahmetine kavuşmuş, yarlıganmış" anlamlarında ölmüş kimseleri saygıyla anmak için ad veya unvanlarının başına getirilen bir söz
- HİZMETLİ
-
-
[isim]
Odacı
-
[isim]
Odacı
- LEZZETLİ
-
-
[sıfat]
Tadı güzel
- "Bizim yazıcı için bundan daha iyi, bundan daha lezzetli bir ilaç olamaz." (Ahmet Rasim)
-
Zevkli, haz dolu
- "Bu gayretli millet önünde, bu gayretli millet için yaşamak ve gülmek, ne lezzetli bir sonuçtur." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Tadı güzel
- SÜNNETLİ
-
-
[sıfat]
Sünnet edilmiş olan
-
[sıfat]
Sünnet edilmiş olan
- ADALETLİ
-
-
[sıfat]
Adil
- "Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri için gerekli tedbirleri alır." (Anayasa)
-
[sıfat]
Adil
- İBRETLİK
-
-
[sıfat]
Ders alınacak nitelikte olan
-
[sıfat]
Ders alınacak nitelikte olan
- EZİYETLİ
-
-
[sıfat]
Eziyet çekerek yapılan
-
Eziyet veren, eziyet çektiren, üzgülü
- "Eziyetli adam."
-
[sıfat]
Eziyet çekerek yapılan
- KASVETLİ
-
-
[sıfat]
İç sıkıcı, sıkıntılı
- "Eski mahalle çok kasvetli, loş bir mahalle idi." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
İç sıkıcı, sıkıntılı
- ASALETLİ
-
-
[sıfat]
Soylu
-
[sıfat]
Soylu
- AZAMETLİ
-
-
[sıfat]
Ulu, çok büyük
-
Gururlu
-
Görkemli, heybetli
-
Debdebeli
-
Çalımlı, kurumlu
- "Hatta biraz da azametli, kibirli muamelesi bana epeyce garip görünmüştü doğrusu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Ulu, çok büyük
- KUVVETLİ
-
-
[sıfat]
Gücü çok olan, zorlu, şiddetli
- "Güneşin en yüksek, rüzgârın en kuvvetli olduğu an kavga azıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
Sağlam, dayanıklı olan
- "Beyaz şayaklar giymiş, kuvvetli gürbüz yüzü, ensesi güneşten yanmış sporcu." (Ömer Seyfettin)
-
Görevini iyi yapan, keskin
- "Kuvvetli gözleri var."
-
Çok etkileyici
- "En kuvvetli inatlar ve zulmetler bile artık mukavemet edemiyor." (Ömer Seyfettin)
-
Saygın, nüfuzlu
-
Üstün
-
Etkili
- "İkinci gün sıtmadan şüphelendik, kuvvetli dozda kinin verdik." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Gücü çok olan, zorlu, şiddetli
- BARETLİK
- ...
- İSABETLİ
-
-
[sıfat]
Yerine düşmüş, yerinde, uygun
- "İsabetli bir karar aldılar."
-
[sıfat]
Yerine düşmüş, yerinde, uygun
- KASKETLİ
-
-
[sıfat]
Kasketi olan
- "Bu rıhtım boyunca birtakım mavi gömlekli, siyah kasketli hamallar yukarıya doğru bağırıyorlar." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Kasketi olan
- TIYNETLİ
-
-
[sıfat]
İyi huylu
-
[sıfat]
İyi huylu
- MESNETLİ
-
-
[sıfat]
Dayanağı olan
-
[sıfat]
Dayanağı olan