İçinde et olan 6 harfli 238 kelime var. İçerisinde ET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında et olan kelimeler listesine ya da Sonu et ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

ET, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ARİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Eğreti, ödünç, ödünçleme
    • "Öteden beriden ariyet de bir şeyler buluruz." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Belli bir taşınır malın kullanılmasının geri verilmek şartıyla bedelsiz olarak bir kimseye bırakılması

KORNET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Pistonlu orkestra çalgısı

ŞEHVET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Cinsel istek, kösnü
    • "Düşman zabitinin gözlerinde şehvet arzuları yandı." (Reşat Enis)
  2. Aşırı istek
    • "Her sabah masamıza yeni bir şehvetle geçtik." (Haldun Taner)

İMAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İmamlık
    • "Bu zaman zarfında Bedri'yi yetiştiremezsem imamet elden gider, biz, açlıktan ölürüz." (Reşat Nuri Güntekin)

ATALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tembellik
    • "Sabah ataletiyle gezinerek kirli karyolasından sıyrıldı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. İşsizlik, işsiz kalma, işlemezlik
  3. Süredurum

ÖDETME

  1. [isim] Ödetmek işi

ADALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk, türe
    • "Devletin temel amaç ve görevleri ... kişinin temel hak ve hürriyetlerini sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya ... çalışmaktır." (Anayasa)
  2. Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları
    • "Suçlular adaletin pençesinden kurtulamazlar."
  3. Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme
    • "Germiyan'da Süleyman Şahımız adaletle hüküm sürer." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
  4. Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması

BRİKET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Linyit ve kömür tozundan basınçla elde edilen yakıt
  2. Linyit, kömür tozu ve katran tortusundan basınçla elde edilen, tuğla biçimli yapı malzemesi
  3. Kum ve çimentonun birleştirilmesiyle elde edilen yapı malzemesi

HÜRMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Saygı
    • "Sanata her yerde hürmet etmek lazımdır." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Hürmette kusur ettin mi işte o zaman kendini yok bil." (Tarık Buğra)

TETBEŞ
...
HİCRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Göç
  2. İslam takviminde tarih başı sayılan Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç etmesi
    • "Hicretten yüz elli yıl sonra."

İBADET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanrı buyruklarını yerine getirme, Tanrı'ya yönelen saygı davranışı, tapınma
    • "Babamla gittiğim bayram namazlarından başka ibadet bilmezdim." (Yahya Kemal Beyatlı)

ATIFET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İyilik, bağış, kayra, lütuf, ihsan, inayet
  2. Karşılık beklemeden gösterilen sevgi

GOFRET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Üzeri petek biçiminde, arasında krema bulunan, bisküviye benzer tatlı, hafif bir yiyecek

İMARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İmarethane

ETAMİN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuş delikli bir tür kumaş

İSABET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hedefe varma, hedefi vurma
    • "Bir kurşun isabetiyle öldü."
    • "Düşman uçağı isabet aldı."
    • "Kurşun hedefe isabet etti."
  2. Piyango vb. şans oyunlarında, kazanma, çıkma, vurma
    • "Piyangodan yüz bin lira isabet etti."
  3. Öneri, düşünce veya söz, yerinde olma
    • "Bu sözünde isabet var."
    • "O hâlde yalnız çıkmış olduğuma çok isabet etmiştim." (Halide Edip Adıvar)
  4. Yanılmazlık
    • "Kapının yanına isabet eden ilk koltuktakinin tıraşı bitmişti." (Ömer Seyfettin)
  5. Güzel rastlantı
    • "Bize uğramanız isabet, biz de sizi arıyorduk."
  6. [ünlem] "Çok güzel, iyi oldu" anlamlarında kullanılan bir seslenme sözü

TINNET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tınlama, çınlama
  2. Tını

ASETİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Sirkeyle ilgili, sirkeyle aynı özellikleri taşıyan

SÜNNET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hz. Muhammed'in Müslümanlarca uyulması gerekli sayılan davranışları ve herhangi bir konuda söylemiş olduğu söz
  2. Erkek çocukta, erkeklik organının ucundaki derinin çepeçevre kesilmesi
  3. Sünnet düğünü

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü