İçinde et olan 5 harfli 152 kelime var. İçerisinde ET bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında et olan kelimeler listesine ya da Sonu et ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

ET, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HEYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kurul
    • "Heyetin oturduğu büyük odanın her tarafına Uşak halıları örtmüşlerdi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Astronomi
  3. Biçim, kılık, dış görünüş

SEPET

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Saz, kamış veya ince dallardan örülerek yapılan, genellikle sapı olan, yiyecek ve eşya taşımak için kullanılan kap
    • "Patrona kalsa sepet havasını çoktan çalardı." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [sıfat] Bu kabın aldığı ölçüde
    • "Bir sepet elma."
  3. [sıfat] Bu kap biçiminde örülerek yapılmış
    • "Sepet sandık. Sepet araba."
  4. Sazdan örülmüş balık kapanı
  5. Motosikletin yan tarafında bulunan, tek yolcu taşımak üzere hazırlanmış ayrı bölüm
  6. Basketbolda sayı kazanmak için, içine top atılmaya çalışılan demir çembere geçirilmiş altı açık ağ

ÜMMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hz. Muhammed'e inanarak, onun yaptıklarını ve söylediklerini uygulayarak çevresinde toplanan Müslümanların tümü
    • "Allah'ım, sen koru Muhammed ümmetini bu eşkıyanın zulmünden."

HASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kıskançlık, çekemezlik, günü
    • "Gözlerinde bir fena haset kıvılcımı, bir bayağılık yakalıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

LETÇE
...
AHRET

  1. [isim] Bakınız ahiret

SETER

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Uzun tüylü İngiliz köpeği

AVRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Edep yeri

ANTET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Başlık

BUKET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çiçek demeti

LİNET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İshal

ETFAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çocuklar

KETAL

  1. [isim] Çirişli bir çeşit parlak bez

PİPET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sıvıları, solukla içine çekip kaptan kaba aktarmaya yarayan cam boru
  2. Sıvı içecekleri bardak veya şişeden kolayca içmek için kullanılan ince, plastik boru, kamış

LANET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanrı'nın sevgi ve ilgisinden yoksun olma, beddua
    • "Başıma yağan bu ana laneti beni ürpertiyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Bu nesil öyle zamanlar geçirdi ki doğduğuna lanet etti." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Hele sevgilisinin de hastalandığı bu korkunç haftalarda, fabrikanın cinayetlerine ne kadar lanet okuyor, biraz da kendisi vasıta olduğundan dolayı ne derece ıstırap çekiyordu." (Refik Halit Karay)
    • "Bir sabah lanet olsun dedim, yaptığım iyilik gözüne dizine dursun!" (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [sıfat] Ters, berbat, çok kötü
    • "Lanet filozofum diyerek ortaya çıkıp Allah'a ve kullara karşı hezeyan eden tımarhanelik herifler!" (Ömer Seyfettin)

PUSET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Elle sürülen, hafif, küçük çocuk arabası

KETON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Karbonil grubuna iki alkil kökünün bağlanmasıyla türeyen birleşik

METRE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, temel uzunluk ölçüsü birimi
    • "İskenderun körfezine sekiz yüz metre yukarıdan bakıyordum." (Refik Halit Karay)
  2. Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş ölçü aracı

ŞETİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sövme, sövgü

MERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sıkıntı veren, hoşlanılmayan şeyler veya kimseler için kullanılan sövgü sözü
    • "... istediği kahveyi zamanında getirmedi diye kızıp -Ulan ne fasarya oğlan şu Kâzım be, meredin çaylak çaylak bakınmaktan başka işe yaradığı yok diye bağırmış." (Haldun Taner)
  2. [sıfat] Uğursuz

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü