İçinde esk olan 6 harfli 11 kelime var. İçerisinde ESK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında esk olan kelimeler listesine ya da Sonu esk ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KES, SEK
2 Harfli Kelimeler
EK, ES, KE, SE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ESKİCE
-
-
Biraz eski, çok yeni olmayan
- "Biraz eskicelerinden seçilmiş olmakla beraber bana yakıştığını küçük kızı bile itiraf etti." (Memduh Şevket Esendal)
-
Biraz eski, çok yeni olmayan
- MESKUN
- ...
- ESKRİM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dürtücü kılıç, kesici kılıç ve delici kılıç adı verilen silahlarla yapılan spor, kılıç oyunu
-
[isim]
Dürtücü kılıç, kesici kılıç ve delici kılıç adı verilen silahlarla yapılan spor, kılıç oyunu
- ESKİMO
- ...
- MESKEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Konut, ikametgâh
- "Bu acayip meskeninde yaz kış kalın kepeneğe sarılmış otururdu." (Memduh Şevket Esendal)
- "Yârim İstanbul'u mesken mi tuttun / Gördün güzelleri beni unuttun." (Halk türküsü)
-
[isim]
Konut, ikametgâh
- ESKİME
-
-
[isim]
Eskimek işi
-
[isim]
Eskimek işi
- ESKİCİ
-
-
[isim]
Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
-
Eskimiş ayakkabıları onaran kimse
-
[isim]
Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
- ESKORT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Koruma aracı
-
[isim]
Koruma aracı
- TESKİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırma, dindirmeye çalışma
- "Ev sahibi erkek beni, kadın da onu teskine uğraşıyordu." (Burhan Felek)
- "Gönlüme teselli kendimde buldum / Sabır ile teskin ettim özümü." (Âşık Veysel)
-
[isim]
Acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırma, dindirmeye çalışma
- MESKUT
- ...
- KESKİN
-
-
[sıfat]
Çok kesici, iyi kesen
- "Sonunda keskin bir taşı testere gibi kullanarak ipi incelte incelte kopardı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Tiz (ses)
- "Bir kadın sesiydi bu. İnce ve keskin, dikkati hemen kapan ve bırakmayan bir ses." (Peyami Safa)
-
Kırıcı, incitici
- "En yakın dostlarının bile kusurlarını keskin bir dille yüzlerine vururmuş." (Haldun Taner)
-
Etkili, sert
- "Nihayet güneş doğdu, sis ve duman içinde çölün sabahlarında esen serin ve keskin rüzgârla üşüdük." (Falih Rıfkı Atay)
-
Acı, üzüntü veren
- "Öyle de keskinmiş ki bu kadın, yaptığı tüm kocakarı ilaçları her hastalığı şıp diye kesiyormuş." (Muammer İzgü)
-
Zampara
-
[sıfat]
Çok kesici, iyi kesen