İçinde erv olan 6 harfli 11 kelime var. İçerisinde ERV bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında erv olan kelimeler listesine ya da Sonu erv ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E R V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ER, EV, RE, VE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SERVER
- ...
- ÇERVİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kasaplık hayvanlardan elde edilen çeşitli yağların eritilmişi
-
Yemeğin sulu kısmı
-
[isim]
Kasaplık hayvanlardan elde edilen çeşitli yağların eritilmişi
- SERVİS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sofrada hizmet etmekle görevli kimsenin yaptığı iş ve bu işin yapılma biçimi, sofra hizmeti
- "Özel olarak iki aşçıyla iki de ayrıca servis yapacak garson çağrıldı." (Çetin Altan)
-
Yemekte gerekli olan tabak, çatal, bıçak, kaşık, peçete vb. şeylerin tümü
-
Bir yönetimde, bir kurum veya kuruluşta, bütünün bir parçasını oluşturan iş, hizmet; bu işin yapıldığı yer
-
Burada görevli kimselerin tümü
-
Herhangi bir kuruluşun ulaşım işlerinde kullanılan taşıma aracı
-
Otomobil, beyaz eşya vb. ürünlerin bakım ve onarımlarının yapıldığı yer
-
Voleybol, masa tenisi, tenis vb. oyunlarda oyuna başlama vuruşu
-
[isim]
Sofrada hizmet etmekle görevli kimsenin yaptığı iş ve bu işin yapılma biçimi, sofra hizmeti
- TERVİÇ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir düşünceyi tutma, destekleme
- "Fikir hürriyetini terviç eden teşekküller İslam memleketlerinde kökleşmiş bulunuyordu." (Asaf Halet Çelebi)
-
[isim]
Bir düşünceyi tutma, destekleme
- KERVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Uzak yerlere yolcu ve ticaret eşyası taşıyan yük hayvanı katarı
- "Aşağı doğru inen kervan yavaş yavaş söğütlüğe kadar geldi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Toplu olarak birbiri ardınca gelen şeyler
- "Kervana karışmalı, ne gerisinde kalmalı ne başında durmalı." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Uzak yerlere yolcu ve ticaret eşyası taşıyan yük hayvanı katarı
- PERVAZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kapı, pencere vb. yerlerin kenarlarına geçirilen ensiz parça
- "Pencerenin pervazına oturup tekrar gökyüzüne baktım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Giysilerin yaka, kol, etek vb. yerlerine veya kumaştan yapılmış diğer eşyaların kenarlarına geçirilmiş, dar, uzun parça
-
Cilt kapağının iç tarafına konulan deri parçası
-
Uçuş
-
[isim]
Kapı, pencere vb. yerlerin kenarlarına geçirilen ensiz parça
- DERVİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse, alperen
-
Yoksulluğu, çilekeşliği benimsemiş kimse
-
Alçak gönüllü ve her şeyi hoş gören kimse
-
Kırlangıç balığının pek küçüğü
-
[isim]
Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse, alperen
- REZERV
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Saklanmış, biriktirilmiş şey
-
Yedek, ihtiyat
- "Döviz rezervi."
-
Yatağında veya havzasında bulunduğu hesaplanan, henüz işletilmemiş kömür, demir, petrol vb
-
Çekince
-
[isim]
Saklanmış, biriktirilmiş şey
- SERVET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Varlık, zenginlik, mal mülk
- "Servet denen şey çok defa paradan ibarettir." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Varlık, zenginlik, mal mülk
- NERVÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir veya iki milimlik pili
-
Direnci artıran çıkıntı
- "Bazı demirlerin üzerinde nervür vardır."
-
[isim]
Bir veya iki milimlik pili
- PERVİN
- ...