İçinde ers olan 7 harfli 18 kelime var. İçerisinde ERS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ers olan kelimeler listesine ya da Sonu ers ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E R S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SER
2 Harfli Kelimeler
ER, ES, RE, SE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SERSERİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Belli bir işi ve yeri olmayan başıboş kimse, kabadayı, hayta, holigan (kimse)
- "Hayran Baba'yı bir serseri ile birlikte temizlemişlerdi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Tutarsız, beğenilmeyen davranışları olan kimse
-
Belli bir hedefi olmayan, belli bir hedefe atılmamış olan, rastlantıyla gelen (kurşun, mayın vb.)
- "Köpüklü denizin üstünde serseri martılar uçuşuyor, yanımızdan yelkenli bir mavna geçiyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Belli bir işi ve yeri olmayan başıboş kimse, kabadayı, hayta, holigan (kimse)
- TERSLİK
-
-
[isim]
Ters olma durumu veya tersçe davranış, aksilik
- "Tersliğe bakın ki o sıralar piyasada bir metre tel bile yoktur." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Ters olma durumu veya tersçe davranış, aksilik
- BİBERSİ
-
-
[sıfat]
Biberi andıran, bibere benzeyen, biber gibi, biberimsi
-
[sıfat]
Biberi andıran, bibere benzeyen, biber gibi, biberimsi
- EYERSİZ
-
-
[sıfat]
Eyer vurulmamış, sırtına eyer konulmamış (hayvan)
- "Hüseyin, yarı beline kadar çıplak, yanında duran eyersiz bir atı yelesinden tutmuş, duruyor." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Eyer vurulmamış, sırtına eyer konulmamış (hayvan)
- DERSİAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Osmanlılar döneminde müderrislerin camilerde verdikleri ders
-
Bu dersi veren müderrislerin unvanı
-
[isim]
Osmanlılar döneminde müderrislerin camilerde verdikleri ders
- TRAVERS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üzerine rayların yerleştirildiği, yere enine konulmuş demir veya ağaç parçaların her biri
-
[isim]
Üzerine rayların yerleştirildiği, yere enine konulmuş demir veya ağaç parçaların her biri
- ESERSİZ
- ...
- ŞEKERSİ
- ...
- DERSLİK
-
-
[isim]
Sınıf, dershane
-
[sıfat]
Ders saati süresine uygun
- "Anlatılacak bir derslik konu kaldı."
-
[isim]
Sınıf, dershane
- TERSANE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemi yapılan yer, gemilik, tezgâh
-
[isim]
Gemi yapılan yer, gemilik, tezgâh
- TERSİNE
-
-
[zarf]
Beklenilenin, umulanın aksine, karşıt olarak, bilakis, aksine
- "Tersine ... Hasan araya girer de olmaz diye korkuyorum." (Halide Edip Adıvar)
- "Ya hesapları tersine dönüverirse, o vakit başımıza gelecek belada ortağız kardeşim!." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Beklenilenin, umulanın aksine, karşıt olarak, bilakis, aksine
- FERSUDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Eskimiş, yıpranmış, aşınmış
-
[sıfat]
Eskimiş, yıpranmış, aşınmış
- MERSİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağıt
-
[isim]
Ağıt
- ERSEMEK
-
-
[nsz]
Erkek istemek
-
[nsz]
Erkek istemek
- PERSENK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Pelesenk
-
[isim]
Pelesenk
- OERSTİT
- ...
- MEĞERSE
-
-
[bağlaç]
Meğer
- "Meğerse bana öğretilen o kısa ve sade cümlenin ne sihirli bir tesiri varmış." (Refik Halit Karay)
-
[bağlaç]
Meğer
- ERSELİK
-
-
[sıfat]
Er dişi
-
[sıfat]
Er dişi