İçinde eriş olan 7 harfli 11 kelime var. İçerisinde ERİŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında eriş olan kelimeler listesine ya da Sonu eriş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E R İ Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ERİŞ, ŞERİ, ŞİRE
3 Harfli Kelimeler
ŞER
2 Harfli Kelimeler
ER, EŞ, İŞ, RE, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BECERİŞ
- ...
- DERİŞME
-
-
[isim]
Derişmek işi
-
Yoğunlaşma
-
[isim]
Derişmek işi
- GÖVERİŞ
-
-
[isim]
Göverme işi veya biçimi
-
[isim]
Göverme işi veya biçimi
- DERİŞİK
-
-
[sıfat]
Derişmiş olan, mütemerkiz, mütekâsif, konsantre, seyreltik karşıtı
-
[sıfat]
Derişmiş olan, mütemerkiz, mütekâsif, konsantre, seyreltik karşıtı
- ERİŞKİN
-
-
[sıfat]
Beden gelişimi tamamlanmış olan, kâhil
-
[sıfat]
Beden gelişimi tamamlanmış olan, kâhil
- ERİŞMEK
-
-
[-e]
Varılması zamana, emeğe bağlı olan veya uzakta bulunan bir amaca varmak, ulaşmak
- "Genç yaşında üne erişmiş, yönettiği oyunlar afişlerden inmemiş." (Necati Cumalı)
-
Bir yere ulaşmak, varmak
- "Boyu bir elli beş olduğu için eli ancak on beşinci düğmeye erişebilmektedir." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Bitkiler veya bunların ürünleri olgunlaşmak
- "Yemişler bu yıl çabuk erişti."
-
[nsz]
Zaman gelip çatmak
- "Vakit erişti. Bahar erişti."
-
[-e]
Varılması zamana, emeğe bağlı olan veya uzakta bulunan bir amaca varmak, ulaşmak
- FERİŞTE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Melek
-
[isim]
Melek
- PERİŞAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Dağınık, düzensiz, karmakarışık
- "Ne kadar toplasan perişandır / Toplanır saçlarım dağılmak için." (Cenap Şehabettin)
- "Bir sürü laf edildikten sonra facia başlayacak, tabii aile perişan olacak." (Halide Edip Adıvar)
-
Acınacak durumda olan, zavallı
- "Omuzlarındaki çamurlu tüfeklerin altında iki büklüm olmuş, yorgun ve perişan ağır ağır yürüyorlardı." (Ömer Seyfettin)
- "Sonra, fena ruhlu güzel yüzün de insanı perişan eden sihrini de inkâr etmeyeceğim." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Vallahi meydan dayağı yesem bu kadar perişan olmazdım." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Dağınık, düzensiz, karmakarışık
- ÜRPERİŞ
-
-
[isim]
Ürperme işi veya biçimi
- "Bu çamlığın bütün kokularını, seslerini ve ürperişlerini duydum." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Ürperme işi veya biçimi
- GİDERİŞ
- ...
- DERİŞİM
- ...