İçinde ere olan 6 harfli 29 kelime var. İçerisinde ERE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ere olan kelimeler listesine ya da Sonu ere ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E E R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ER, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FEDERE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Bir federasyona bağlı olan
-
[isim]
Bir konfederasyonun üyesi
-
[sıfat]
Bir federasyona bağlı olan
- KEMERE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri
-
[isim]
Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri
- NERESİ
-
-
[zamir]
Hangi yönü
- "Bunun neresi güzel?"
-
[zarf]
Nerede, hangi yerde
- "İlkokul neresi?"
-
[zamir]
Hangi yönü
- KEBERE
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Gebre otu
-
[isim]
Gebre otu
- NEREDE
-
-
[zarf]
Hangi yerde?
- "Bu kadın nerede imiş, babası onu nerede görmüş?" (Memduh Şevket Esendal)
- "Senin filozofluğun nerede kaldı?" (Ömer Seyfettin)
- "O kendisi bilmez, nerede kaldı ki başkasına öğretsin."
- "Ben nerede sen orada."
-
[ünlem]
"İmkânsız" anlamında bir söz
- "Sözde hislerimi, hatıralarımı günü gününe yazacaktım. Nerede!" (Ömer Seyfettin)
-
[zarf]
Hangi yerde?
- TOLERE
- ...
- ŞEREFE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Minarenin gövdesini çepeçevre dolaşan, korkuluklu, ezan okunan yer
- "İstanbul'un kandilleri bile yanmayan şerefelerinde eski ışıkları arar." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Minarenin gövdesini çepeçevre dolaşan, korkuluklu, ezan okunan yer
- VERESE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mirasçılar
-
[isim]
Mirasçılar
- HAŞERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Böcek
-
[isim]
Böcek
- TERECİ
-
-
[isim]
Tere yetiştiren veya satan kimse
-
[isim]
Tere yetiştiren veya satan kimse
- BERELİ
-
-
[sıfat]
Beresi olan
- "Zaten siyah bereli kadın da hep aynı yerde idi." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Beresi olan
- GEREDE
- ...
- TEREKE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Miras
- "Hâlâ eski zenginliğinin hasedini üstüne çeker ve eski terekelerinin veraset vergilerini öder." (Burhan Felek)
-
[isim]
Miras
- PEREME
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gondola benzeyen bir kayık
-
[isim]
Gondola benzeyen bir kayık
- NEREYE
-
-
[zarf]
Hangi yere?
- "Kitabı nereye koydun?"
-
[zarf]
Hangi yere?
- NERELİ
-
-
[sıfat]
Birinin memleketini sormak için kullanılan bir söz
- "Siz nerelisiniz?"
-
[sıfat]
Birinin memleketini sormak için kullanılan bir söz
- KEFERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Müslüman olmayanlar, kâfirler
- "Kefereye aldırmayın, hâlden anlar heriflerdir." (Peyami Safa)
-
[isim]
Müslüman olmayanlar, kâfirler
- EREĞLİ
- ...
- SEMERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yemiş, meyve, ürün
- "Nitekim bu hummalı faaliyet, semeresini vermekte gecikmedi." (Haldun Taner)
-
İstenilen sonuç, verim
-
[isim]
Yemiş, meyve, ürün
- PERESE
-
-
[isim]
Duvarcıların doğrultu bulmakta kullandıkları şakul ipi
-
Durum, derece, kerte
- "İş bu pereseye geldikten sonra..."
-
[isim]
Duvarcıların doğrultu bulmakta kullandıkları şakul ipi