İçinde ere olan 10 harfli 57 kelime var. İçerisinde ERE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ere olan kelimeler listesine ya da Sonu ere ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E E R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ER, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜŞTEREKEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Ortaklaşa, birlikte, el birliğiyle
- "Eğer o razı olmazsa masrafı müştereken veririz." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Ortaklaşa, birlikte, el birliğiyle
- SEREBİLMEK
- ...
- MÜTEREDDİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Tereddüt eden, çekingen, kararsız, ikircimli (kimse)
-
Tereddüt eden, çekingen, kararsız, ikircimli (kimse)
- VEREBİLMEK
- ...
- ÇEREZCİLİK
-
-
[isim]
Çerez satma işi
-
[isim]
Çerez satma işi
- KİREÇYEREN
-
-
[sıfat]
Kireçli topraktan hoşlanmayan, kireçli toprakta yetişmeyen, kireççil karşıtı
-
[sıfat]
Kireçli topraktan hoşlanmayan, kireçli toprakta yetişmeyen, kireççil karşıtı
- STEREOSKOP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Stereoskopik çiftlerin incelenmesinde kullanılan ve konuyu kabartma olarak gösteren optik alet
-
[isim]
Stereoskopik çiftlerin incelenmesinde kullanılan ve konuyu kabartma olarak gösteren optik alet
- İÇEREBİLME
- ...
- ÇEREZLENME
-
-
[isim]
Çerezlenmek işi
-
[isim]
Çerezlenmek işi
- GEREKTİRİM
-
-
[isim]
Belirlenim
-
[isim]
Belirlenim
- PENCERESİZ
-
-
[sıfat]
Penceresi olmayan
- "İçeride, penceresiz, dört köşe odanın içine otuz beş kişiyi yığıvermişler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Penceresi olmayan
- ŞEREFLENİŞ
- ...
- MUHABERECİ
-
-
[isim]
Muhabere sınıfından olan asker
-
[isim]
Muhabere sınıfından olan asker
- HİSTEREZİS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Doğa olaylarının gelişmesindeki gecikme
-
[isim]
Doğa olaylarının gelişmesindeki gecikme
- PENCERECİK
- ...
- TEREDDÜTLÜ
-
-
[sıfat]
Tereddüdü olan, tereddüde yol açan, duraksamalı
- "Bir av arıyormuş gibi tereddütlü adımlarla bodur böğürtlen dallarını hışırdatarak şoseye indi." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Tereddüdü olan, tereddüde yol açan, duraksamalı
- MÜNDERECAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçindekiler
-
[isim]
İçindekiler
- GEREKSEMEK
-
-
[-i]
Bir şeyi kendisi için gerek saymak, ihtiyaç duymak, muhtaç olmak
-
[-i]
Bir şeyi kendisi için gerek saymak, ihtiyaç duymak, muhtaç olmak
- GEREKSİNİM
-
-
[isim]
Eksikliği duyulan şey, ihtiyaç
-
[isim]
Eksikliği duyulan şey, ihtiyaç
- ATEŞPEREST
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ateşe tapan
-
[sıfat]
Ateşe tapan