İçinde EMB geçen 8 harfli kelimeler

İçinde emb olan 8 harfli 17 kelime var. İçerisinde EMB bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında emb olan kelimeler listesine ya da Sonu emb ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

B E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

BE, EM, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

PESPEMBE

1. [isim] Çok pembe
2. [sıfat] Bu renkte olan

DEMBEDEM

Kelime Kökeni : Farsça

1. [zarf] Zaman zaman

SEMBOLİK

Kelime Kökeni : Fransızca

1. [sıfat] Sembolle ilgili, sembol niteliğinde olan, simgesel

KALEMBEK

1. [isim] Bir cins kokulu sandal ağacı, yalancı öd ağacı
2. Bir cins mısır

TEMBİHLİ

1. [sıfat] Uyarılmış, hatırlatılmış, tembih edilmiş
   • "Güzide'nin evinde de her ihtiyat tertibi alınmış. Hizmetçiler tembihli." (Memduh Şevket Esendal)

TEMBİHAT

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Tembihler, uyarılar
   • "Her türlü istirahatiniz temin edilsin diye de bu ağalara tembihatta bulundu." (Tarık Buğra)

BEMBEYAZ

1. [sıfat] Çok beyaz veya apak
   • "Yanında kapkara yüzlü, bembeyaz dişli bir de zenci vardı." (Refik Halit Karay)
2. [zarf] Pırıl pırıl, apaçık bir biçimde
   • "Bütün İzmit bir leylak demeti gibi bembeyaz, gözlerinin önüne açıldı." (Atilla İlhan)

ÇEMBERSİ

...

PEMBEMSİ

1. [sıfat] Rengi pembeyi andıran, pembeye benzeyen, pembemtırak

PERŞEMBE

Kelime Kökeni : Farsça

1. [isim] Haftanın beşinci günü, çarşamba ile cuma arasındaki gün

TEMBELCE

1. Tembel bir biçimde

PEMBELİK

1. [isim] Pembe olma durumu
   • "Hatice'nin yüzü o leylak rengine çalan pembeliği ile dalgalanıverdi." (Tarık Buğra)

TOZPEMBE

1. [isim] Açık pembe renk
   • "Fakat aynı adamın bütün sıkıntılarına rağmen, kara ufukları tozpembe gördüğü ... anlar da vardır." (Şevket Rado)
2. [sıfat] Bu renkte olan

ÇEMBERLİ

1. [sıfat] Çemberi olan
2. Çember geçirilmiş olan
   • "Köşelerde ağır, ceviz ağacından yapılmış, demir çemberli mezarlar duruyor." (Ömer Seyfettin)

ADEMBABA

...

ZEMBEREK

Kelime Kökeni : Farsça

1. [isim] Saatlerin çeşitli parçalarını harekete geçiren bölüm, yay
   • "Halim zemberek gibi boşanıyor, sağa bir omuz, sola bir omuz, kalabalığı yarıp Korkut'un karşısına dikiliyor." (Atilla İlhan)
   • "Gayri zemberek kuruldu. Söz kâr etmez bunlara..." (Haldun Taner)
2. Kapılara takılan yaylı kapama düzeneği
3. Hayvan sırtında taşınabilen küçük top
4. Çelik veya pirinçten yapılmış ok

PEMBEZAR

Kelime Kökeni : Farsça

1. [isim] Genellikle gömlek yapımında kullanılan bir tür ince ve yumuşak bez
2. [sıfat] Bu bezden yapılan
   • "Ya şu pembezar gömlek?" (Orhan Veli Kanık)