İçinde ek olan 8 harfli 749 kelime var. İçerisinde EK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ek olan kelimeler listesine ya da Sonu ek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EK, KE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SEĞİRMEK
-
-
[nsz]
Hafif kımıldamak, genellikle vücudun bir yerinde deri ile birlikte derinin hemen altındaki kaslar hafifçe oynamak
- "Üç dört gün oluyor, sol gözümün alt kapağı seğiriyordu." (Burhan Felek)
-
[nsz]
Hafif kımıldamak, genellikle vücudun bir yerinde deri ile birlikte derinin hemen altındaki kaslar hafifçe oynamak
- BELENMEK
-
-
[-e]
Kundaklanmak
- "Çocuk olsam beleklere belensem." (Âşık Veysel)
-
Bulanmak, bulaşmak, örtülmek
- "Ben yere yığılıp kafam kanlara belenince..." (Refik Erduran)
-
[-e]
Kundaklanmak
- BİNİŞMEK
-
-
[nsz]
İki parçadan biri, öbürünün üstünde olmak
-
Kas kirişleri birbiri üstüne binmek
-
Kırık bir kemiğin iki parçası birbiri üstüne gelmek
-
[nsz]
İki parçadan biri, öbürünün üstünde olmak
- SEKSTANT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güneşin, yıldızların açısal yüksekliğini ölçmeye yarayan bir alet
-
[isim]
Güneşin, yıldızların açısal yüksekliğini ölçmeye yarayan bir alet
- İLMEKSİZ
- ...
- ÖTTÜRMEK
-
-
[-i]
Ötmesini sağlamak veya ses çıkarttırmak
- "Uyuma be Şahin Ağa, öttür şu zurnayı!" (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-i]
Ötmesini sağlamak veya ses çıkarttırmak
- DEĞİRMEK
-
-
[-e]
Duyurmak, bildirmek, ulaştırmak
-
Değdirmek, dokundurmak
-
[-e]
Duyurmak, bildirmek, ulaştırmak
- ÖRTÜŞMEK
-
-
[-le]
Aynı noktalarda ve düzlemlerde kesişmek
-
İki görüş, düşünce, sözcük, cümle birbiriyle tam olarak uyuşmak
-
[-le]
Aynı noktalarda ve düzlemlerde kesişmek
- BİTEKLİK
- ...
- EMZİRMEK
-
-
[-i]
Kadın veya dişi hayvan, memesindeki sütü yavruya vermek
- "Tam karşımdaki sıranın köşesinde genç irisi bir taze sol memesini çıkarmış, yavrusunu emziriyor." (Haldun Taner)
-
[-i]
Kadın veya dişi hayvan, memesindeki sütü yavruya vermek
- İPOTEKLİ
-
-
[sıfat]
Tutulu
-
[sıfat]
Tutulu
- SEKSOLOG
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Seksoloji uzmanı, cinsellik bilimci
-
[isim]
Seksoloji uzmanı, cinsellik bilimci
- TEKGÖVDE
-
-
[sıfat]
Parçalara ayrılmayan, bütün olarak bulunan, monoblok
-
[sıfat]
Parçalara ayrılmayan, bütün olarak bulunan, monoblok
- GEDİLMEK
-
-
[nsz]
Gedik olmak, gedik açılmak
-
Bıçak, keser vb.nin ağızları aşınmak
-
[nsz]
Gedik olmak, gedik açılmak
- KATBEKAT
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[zarf]
Kat kat
-
[zarf]
Kat kat
- KONTEKST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bağlam
-
Olaylar, durumlar, ilişkiler örgüsü, bütünlük, bağlam
- "Her yapının hem görüntüsel hem manevi bir bütünlüğü vardır. Kişiliği ancak bu kontekst içinde vurgulanır." (Haldun Taner)
-
Çevre
-
[isim]
Bağlam
- ÇEKİMSER
-
-
[sıfat]
Oy vermekten, eğilim göstermekten veya bir şey yapmaktan kaçınan, kararsız, taraf olmayan (kimse), müstenkif
-
[sıfat]
Oy vermekten, eğilim göstermekten veya bir şey yapmaktan kaçınan, kararsız, taraf olmayan (kimse), müstenkif
- DEFLEMEK
-
-
[-i]
Defetmek
-
[-i]
Defetmek
- DİZLEMEK
-
-
[-i]
Dize kadar batmak
-
Dizini kullanarak bastırmak
-
[-i]
Dize kadar batmak
- GEREKSİZ
-
-
[sıfat]
Gereği olmayan, yararsız, lüzumsuz
-
Yararsız, lüzumsuz bir biçimde
- "Ona danışmayı gereksiz görerek Sevim'e yöneldi." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Gereği olmayan, yararsız, lüzumsuz