İçinde efa olan 7 harfli 23 kelime var. İçerisinde EFA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında efa olan kelimeler listesine ya da Sonu efa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A E F Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AF, FA, FE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KEFALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik
    • "O zamanlarda her sene kefaletleri yüzünden bin lira, iki bin lira ödemek mecburiyetinde kalınmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)

VEFAKAR
...
ENSEFAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kafatası içindeki beyin ve yardımcı organların oluşturduğu yapı

NEFASET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Nefis olma durumu
    • "Yemekler her günküne üstün bir nefasete ermiş." (Abdülhak Şinasi Hisar)

DEFATEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Ansızın
  2. Birden, aniden
    • "Sönük bakan gözleri defaten parladı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

KEFARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir günahı Tanrı'ya bağışlatmak umuduyla verilen sadaka veya tutulan oruç
    • "Bunu yapan günün birinde er geç bu günahın kefaretini ödeyecektir." (Haldun Taner)
  2. Diyet
    • "Onu sevmek bile hayatımın kefareti oluyor." (Aka Gündüz)

VEFASIZ

  1. [sıfat] Vefası olmayan, sevgisi çabuk geçen, hakikatsiz
    • "Yıllar yârlerden, yârler yıllardan vefasız." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

SEFASIZ

  1. [sıfat] Şenliği, eğlencesi olmayan

TEFARİK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Genellikle kırmızı, beyaz ve mor kumaştan dikilen, gömlek ve şalvardan oluşan, kol ağızları, paça kenarları ile şalvarın yanları işlenmiş kadın giysisi
  2. 60-100 cm yüksekliğinde, büyük yapraklı ve beyaz çiçekli bir bitki (Pogostemon patchouly)

DEFAKTO
...
CEFAKAR
...
CEFASIZ
...
MEFAHİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Övünülecek şeyler, övünceler

SEFAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zevk ve eğlenceye düşkünlük, uçarılık
    • "Bir memlekette zenginlik başlar da bir parça eğlence ve sefahat da başlamaz olur mu?" (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Eğlence
    • "Geliri, istese veyahut karakteri uygun olsa, değil rahat yaşamaya, sefahat hayatı sürmeye müsaitti." (Halide Edip Adıvar)

AKKEFAL

  1. [isim] Sazangillerden bir cins tatlı su balığı (Alburnus)

SEFARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Elçilik, sefarethane
    • "Bu ismi bana İranlı bir sefaret kâtibi buldu." (Refik Halit Karay)

TELEFAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Savaş, kaza vb. sebeplerle uğranılan can kaybı

SEFALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yoksulluk, yoksulluk sıkıntısı
    • "İnsan onu bir gördü mü evlerin, sokakların sefaletini unutur giderdi." (Tarık Buğra)

TEFAVÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ayırıcı özellik, farklılık

CEFAKEŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Cefa çeken, sıkıntıya katlanan
    • "Bu, cefakeş bir işçi kadının hikâyesiydi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü