İçinde durmak olan 9 harfli 23 kelime var. İçerisinde DURMAK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında durmak olan kelimeler listesine ya da Sonu durmak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D K M R U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
6 Harfli Kelimeler
DURMAK
5 Harfli Kelimeler
DURAK, DURMA, KUMAR, KURAM, KURMA
4 Harfli Kelimeler
AKUR, DARU, DRAM, DUKA, DUMA, KAMU, KUMA, KURA, MARK, RUAM, UMAR
3 Harfli Kelimeler
ARK, DAM, DAR, DUA, DUR, KAM, KAR, KUM, KUR, RAM, RUA, RUM
2 Harfli Kelimeler
AD, AK, AM, AR, MA, RA, UR
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KOYDURMAK
-
-
[-i]
Birinin bir şeyi bir yere koymasını sağlamak
-
[-i]
Birinin bir şeyi bir yere koymasını sağlamak
- AÇADURMAK
-
-
[-i]
Açmayı sürdürmek
-
[-i]
Açmayı sürdürmek
- SOLDURMAK
-
-
[-i]
Solmasına sebep olmak
- "Güneş, boyaları soldurdu."
-
[-i]
Solmasına sebep olmak
- BULDURMAK
-
-
[-i]
Bulma işini yaptırmak
-
[-i]
Bulma işini yaptırmak
- DOLDURMAK
-
-
[-i]
Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek
- "Fazla eşyasını acele acele valize doldurdu." (Refik Halit Karay)
-
Araç deposunu akaryakıtla tamamen dolu duruma getirmek
-
[nsz]
Ateşli silahların içine mermi sürmek
- "İki tabanca getirdiler, takır takır doldurdular." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Bildirge, çizelge, fiş vb. basılı kâğıtların boş yerlerini tamamlamak
- "Osmanlı tabiiyetini haiz Müslim diye, yol tezkeresi doldururlardı." (Ömer Seyfettin)
-
Yaşını, yılını bitirmek
- "Yirmi yaşını dolduralı bir iki seneden fazla olmamıştı." (Orhan Veli Kanık)
-
Ses, koku yayılıp kaplamak
- "Odanın içini kızarmış bir ekmek kokusu doldurmuştu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Belirli bir süreyi kaplamak, almak
- "Balıkçılara yardım etmek bütün zamanını doldurmayınca kentin içerilerine, gecekondu mahallelerine gitti." (Ayla Kutlu)
-
[-le]
Canlılık kazandırmak
- "Evi sade sesiyle değil, vücudu ile de doldurdu." (Haldun Taner)
-
Birini, başkası için kötü düşünecek bir duruma getirmek
- "Ah, biliyorum, biliyorum seni o gece doldurdular." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[-i]
Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek
- KURDURMAK
-
-
[-i]
Kurma işini yaptırmak
-
[-i]
Kurma işini yaptırmak
- YOLDURMAK
-
-
[-i]
Yolma işini yaptırmak
-
[-i]
Yolma işini yaptırmak
- SORDURMAK
-
-
[-i]
Sorma işini yaptırmak
-
[-i]
Sorma işini yaptırmak
- BUYDURMAK
-
-
[-i]
Dondurmak, çok üşütmek
- "Diz boyu çamur, ince çadır, yüreği buyduran soğuk, keyfe yetmez." (Ayla Kutlu)
-
[-i]
Dondurmak, çok üşütmek
- BOĞDURMAK
-
-
[-i]
Boğma işini yaptırmak
-
[-i]
Boğma işini yaptırmak
- SOYDURMAK
-
-
[-i]
Soyma işini yaptırmak
- "Çadırda esvaplarını soydurdu, vücutlarına baktı, beğenmedi." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Soyma işini yaptırmak
- BOZDURMAK
-
-
[-i]
Bozma işini yaptırmak
-
[-i]
Bozma işini yaptırmak
- KONDURMAK
-
-
Konma işini yaptırmak
- "Koca dağın başına ne güzel bir yapı kondurmuşuz ama gel gör ki yolunu unutmuşuz." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Gelişigüzel takmak, iliştirmek
- "Başına çiçekler kondurmuş."
-
[-i]
Birden yapıvermek veya söyleyivermek
- "Öpücüğü kondurdu."
-
Yakıştırmak, haksız yere birtakım eksiklikler isnat etmek, üzerine yormak
- "Bu senetle bana kondurduğunuz eksikliklerden bir kısmını üstümden atmış olacaktım." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
Konma işini yaptırmak
- SUNDURMAK
-
-
[-i]
Sunma işini yaptırmak
-
Vermek
-
[-i]
Sunma işini yaptırmak
- YORDURMAK
-
-
[-i]
Yorumunu yaptırmak, yorumlanmasını sağlamak
-
[-i]
Yorumunu yaptırmak, yorumlanmasını sağlamak
- KOVDURMAK
-
-
[-i]
Kovma işini yaptırmak
-
[-i]
Kovma işini yaptırmak
- BURDURMAK
-
-
[-i]
Burma işini yaptırmak
-
[-i]
Burma işini yaptırmak
- OLADURMAK
- ...
- DONDURMAK
-
-
[-i]
Donmasını sağlamak
-
Beklemeye almak
-
Bir şeyi değiştirilemez durumda tutmak
- "Onun öyle bir cevap verişi vardır ki sizin bütün söyleyeceğinizi ağzınızda dondurur." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[-i]
Donmasını sağlamak
- DURDURMAK
-
-
[-i]
Durmasını sağlamak
- "Elini kaldırarak otobüsü durdurdu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Durmasını sağlamak