İçinde du olan 7 harfli 70 kelime var. İçerisinde DU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında du olan kelimeler listesine ya da Sonu du ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- OVDURMA
-
-
[isim]
Ovdurmak işi
-
[isim]
Ovdurmak işi
- DUYULUŞ
- ...
- KUNDURA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kaba işlenmiş, bağsız, konçsuz ayakkabı
- "Kundurasının tahta ökçeleri, ıssız Babıali kaldırımlarına vurdukça bir çekiç sesiyle ötüyordu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Kaba işlenmiş, bağsız, konçsuz ayakkabı
- GUDUBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yüzüne bakılmayacak kadar sevimsiz ve çirkin
-
[sıfat]
Yüzüne bakılmayacak kadar sevimsiz ve çirkin
- DODURGA
- ...
- DUYURUŞ
- ...
- KONDUCU
- ...
- DURUŞMA
-
-
[isim]
Davacı ile davalının yargıç karşısında hazır bulundukları yargılama evresi, mahkeme, murafaa
- "Ortada zaptiyesiyle, hapishanesiyle, hâkimleri, duruşmaları ile devlet kuvveti vardı, karşı durulamazdı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Davacı ile davalının yargıç karşısında hazır bulundukları yargılama evresi, mahkeme, murafaa
- UMDURMA
-
-
[isim]
Umdurmak işi veya durumu
-
[isim]
Umdurmak işi veya durumu
- ODUNCUL
-
-
[isim]
Odunla beslenen böcek
-
[isim]
Odunla beslenen böcek
- DUVAKLI
-
-
[sıfat]
Başı ve yüzü duvakla örtülü
-
Doğduğunda başında zar olan (bebek), perdeli
-
[sıfat]
Başı ve yüzü duvakla örtülü
- UYDURMA
-
-
[isim]
Uydurmak işi
-
Gerçek olmayan, gerçekmiş gibi gösterilen haber, asparagas
-
[sıfat]
Gerçek dışı, uydurulmuş olan, yalan, sahte, asılsız, düzme, palavra
- "Atatürk'ün Osmanlıcayı Türkçeleştirmek hususundaki güzel arzusunu bugünkü 'uydurma dilcilik' gayretine alet etmişiz." (Burhan Felek)
-
[isim]
Uydurmak işi
- OLDURMA
-
-
[isim]
Oldurmak işi veya durumu
-
[isim]
Oldurmak işi veya durumu
- DUYULMA
-
-
[isim]
Duyulmak durumu
-
[isim]
Duyulmak durumu
- DUYURUM
-
-
[isim]
Duyurma işi
-
[isim]
Duyurma işi
- ARDUVAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kayağan taş
-
[isim]
Kayağan taş
- DUMANLI
-
-
[sıfat]
Dumanı olan, duman çıkaran
- "Dumanlı barut."
-
Sisli, sisle örtülü
-
Sıkıntılı, bulanık
- "Karışık rüyalarda görülen manzaralar gibi dumanlı bir sahne." (Aka Gündüz)
-
Esrik, sarhoş
-
[sıfat]
Dumanı olan, duman çıkaran
- KUDURUŞ
-
-
[isim]
Kudurma işi veya biçimi
- "Bu sebepsiz kuduruş beni şaşalattı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Kudurma işi veya biçimi
- DUYARGA
-
-
[isim]
Eklem bacaklılardan başın ön bölümünde bulunan, eklemlerden oluşmuş hareketli duyu alma organı, lamise, anten
- "Balık pazarında duyargaları henüz oynar karidesler mi istersiniz, midye dolmaları mı?" (Atilla İlhan)
-
[isim]
Eklem bacaklılardan başın ön bölümünde bulunan, eklemlerden oluşmuş hareketli duyu alma organı, lamise, anten
- KARADUL
-
-
[isim]
Sokması büyük acı veren, iri, esmer, zehirli örümcek (Latrodectus mactans)
-
[isim]
Sokması büyük acı veren, iri, esmer, zehirli örümcek (Latrodectus mactans)