İçinde dir olan 9 harfli 64 kelime var. İçerisinde DİR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dir olan kelimeler listesine ya da Sonu dir ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
D R İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİRİLEŞME
-
-
[isim]
Dirileşmek işi
-
[isim]
Dirileşmek işi
- SERDİRMEK
-
-
[-i]
Serme işini yaptırmak
-
[-i]
Serme işini yaptırmak
- GEZDİRMEK
-
-
[-i]
Birinin gezmesini sağlamak, dolaştırmak
- "Kendisini seven, gezdiren büyük kızlar, ona abla kokusunu vermişlerdi." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Tanıtmak amacıyla dolaştırmak
- "Konuklara Ankara'yı gezdirdi."
-
[-e]
Bir şeyi başka bir şeyin üzerinde dolaştırarak dökmek
- "Salataya yağ gezdirmek."
-
[-i]
Sürterek, değdirerek hareket ettirmek
- "Elini iki üç kere ıslak yüzünün üstünde gezdirdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bir şeyi herkesin alması için dolaştırmak, sunmak
-
[-i]
Herhangi bir biçimde giydirmek
- "Beni eski kıyafetle gezdiriyor." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[-i]
Birinin gezmesini sağlamak, dolaştırmak
- VERDİRMEK
-
-
[-i]
Verme işini yaptırmak, vermesini sağlamak
-
[-i]
Verme işini yaptırmak, vermesini sağlamak
- DİRENİŞÇİ
-
-
[isim]
Karşı koyan, dayanan kimse
-
[isim]
Karşı koyan, dayanan kimse
- DEĞDİRMEK
-
-
[-i]
Değmesini sağlamak, değmesine yol açmak
-
[-i]
Değmesini sağlamak, değmesine yol açmak
- YENDİRMEK
- ...
- EDİNDİRME
- ...
- BEZDİRMEK
-
-
[-i]
Bıktırmak, usandırmak, bıkkınlık vermek
- "O günden sonra bu neşeli İstanbul yolcusunun hatta beni bezdirmek için bile bir kerecik dışarıya çıktığını hatırlamıyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[-i]
Bıktırmak, usandırmak, bıkkınlık vermek
- İNDİRTMEK
-
-
[-i]
İndirme işini yaptırmak
-
[-i]
İndirme işini yaptırmak
- YEDİRTMEK
- ...
- DİRENLEME
-
-
[isim]
Direnlemek işi
-
[isim]
Direnlemek işi
- YELDİRMEK
-
-
[-e]
Aceleyle koşturmak, koşuşturmak
-
[-e]
Aceleyle koşturmak, koşuşturmak
- DİRİLTMEK
-
-
[-i]
Dirilmesini sağlamak
- "Bu hülyayı sokakta, evde, gece gündüz dirilttiler." (Peyami Safa)
-
[-i]
Dirilmesini sağlamak
- İNDİRİMLİ
-
-
[sıfat]
Fiyatında değer düşürümü yapılmış, tenzilatlı, iskontolu
-
[sıfat]
Fiyatında değer düşürümü yapılmış, tenzilatlı, iskontolu
- SEZDİRMEK
-
-
[-i]
Sezmesine yol açmak, belli etmek, hissettirmek
- "Doktorlar ona bir şey sezdirmediler. O da çektiği acılardan, karısına, kızına hiçbir şey belli etmedi." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[-i]
Sezmesine yol açmak, belli etmek, hissettirmek
- BİNDİRMEK
-
-
[-i]
Bir kimseyi bir şeyin üzerine çıkartmak, oturtmak veya içine yerleştirmek, binmesini sağlamak
- "Kadınlar çocuklarını bayram yerinde bir salıncağa, bir atlıkarıncaya bindirmişlerdi." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-e]
Taşıt, ön tarafından başka bir taşıta çarpmak veya bir yere vurmak
- "Gemi rıhtıma bindirdi."
-
[-i]
Eklemek, katmak
- "Vergi üstüne vergi bindirmek."
-
[-i]
Bir kimseyi bir şeyin üzerine çıkartmak, oturtmak veya içine yerleştirmek, binmesini sağlamak
- DİZDİRMEK
-
-
[-i]
Dizme işini yaptırmak
-
[-i]
Dizme işini yaptırmak
- DEDİRTMEK
-
-
[-i]
Demek zorunda bıraktırmak
- "Kendime deli dedirtinceye kadar neler çektiğimi ben bilirim." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[-i]
Demek zorunda bıraktırmak
- DİRSİZLİK
-
-
[isim]
Dirlik düzenlikten uzak durum
- "Nihayet anladı ki bu kahveler işsizlikten ve aile dirsizliğinden doğan ıstıraplara karşı sığınılacak yegâne mabetlerdir." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Dirlik düzenlikten uzak durum