İçinde din olan 8 harfli 31 kelime var. İçerisinde DİN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında din olan kelimeler listesine ya da Sonu din ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
D N İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
DİN
2 Harfli Kelimeler
İD, İN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİNGİNCİ
- ...
- ŞEMDİNLİ
- ...
- DİNLETİŞ
- ...
- DİNELMEK
-
-
[nsz]
Ayakta durmak
-
Ayağa kalkmak, dik durmak
-
[-e]
Karşı koymak, kafa tutmak
-
[nsz]
Ayakta durmak
- KOORDİNE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Koordinasyonla ilgili
- "Evli adamın mutluluğu kabilesinin tek tek mutluluğunu koordine edebiliş yeteneğine bağlıdır." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Koordinasyonla ilgili
- DİNLENCE
-
-
[isim]
Tatil
-
[isim]
Tatil
- DİNGİLLİ
-
-
[sıfat]
Dingili olan
-
[sıfat]
Dingili olan
- DİDİNGEN
-
-
[sıfat]
Çok gayret eden
- "Bu üşenmez, bu didingen, bu uyanık ve çevik adam, mecmuasında yazılmış binlerce imzanın heyecan ve bilgi ağırlığına muadil bir iradeyi tek başına temsil etti." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Çok gayret eden
- GABARDİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sık dokunmuş bir tür ince yünlü veya pamuklu kumaş
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılmış
- "Yeşile çalan gabardin pardösüsünü kaptığı gibi fırladı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Sık dokunmuş bir tür ince yünlü veya pamuklu kumaş
- REDİNGOT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Arkası yırtmaçlı, etekleri uzun, çift sıra düğmeli, resmî erkek ceketi
- "Redingot giymemiş olanlar da kara ceket, yelek, çizgili pantolon giymişler." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Arkası yırtmaçlı, etekleri uzun, çift sıra düğmeli, resmî erkek ceketi
- DİNLİLİK
- ...
- DİNLEMEK
-
-
[-i]
İşitmek için kulak vermek
- "Konağın hesabını sen söylersin, ben de dinlerim." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Birinin sözünü, öğüdünü kabul edip gereğince davranmak
- "Beni dinlersen bu işten vazgeç."
-
Kulakla veya dinleme aletiyle hastayı muayene etmek
- "Doktor kalkar. Kulağını bu gösterilen yere dayar. Dinler." (Ömer Seyfettin)
-
Uymak, baş eğmek, itaat etmek
-
[-i]
İşitmek için kulak vermek
- NEZDİNDE
-
-
[zarf]
Yanında, huzurunda, gözetiminde
-
[zarf]
Yanında, huzurunda, gözetiminde
- DİNCİLİK
-
-
[isim]
Dincinin işi
-
[isim]
Dincinin işi
- DİNLETME
-
-
[isim]
Dinletmek işi
-
[isim]
Dinletmek işi
- DİNCELME
-
-
[isim]
Dincelmek işi
-
[isim]
Dincelmek işi
- MOLİBDİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Doğada ancak amorf durumunda bulunan, doğal molibden oksit
-
[isim]
Doğada ancak amorf durumunda bulunan, doğal molibden oksit
- MARDİNLİ
- ...
- DİNDİRME
-
-
[isim]
Dindirmek işi
-
[isim]
Dindirmek işi
- EDİNİLME
-
-
[isim]
Edinilmek işi
-
[isim]
Edinilmek işi