İçinde de olan 8 harfli 400 kelime var. İçerisinde DE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında de olan kelimeler listesine ya da Sonu de ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DELDİRME
-
-
[isim]
Deldirmek işi
-
[isim]
Deldirmek işi
- DEMOKLES
- ...
- DEVİMSEL
-
-
[sıfat]
Devinim durumunda olan, hareki
-
Devinimi yalnızca fizik kanunlarına bağlı olmayan, aynı zamanda etkin bir gücü, bir amacı da içeren, dinamik
-
[sıfat]
Devinim durumunda olan, hareki
- PAŞAZADE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Paşanın çocuğu
-
Rahatına düşkün, gösterişi seven kimse
-
[isim]
Paşanın çocuğu
- İPİLDEME
-
-
[isim]
İpildemek işi
-
[isim]
İpildemek işi
- DEKANLIK
-
-
[isim]
Dekan olma durumu
-
Dekanın görevi
-
Dekanın makamı
-
[isim]
Dekan olma durumu
- DEVLETÇE
- ...
- HİPODERM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Alt deri
-
[isim]
Alt deri
- EZBERDEN
-
-
[zarf]
Ezberlenmiş biçimde, ezbere
- "Sen konuşurken niçin iki yana da sallanıyorsun? Söyleyeceğim sözleri ezberden mi okuyorsun?" (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Ezberlenmiş biçimde, ezbere
- DEĞİŞMEZ
-
-
[sıfat]
Aynen kalan, değişikliğe uğramayan
- "İşte dünyanın peşin ve değişmez hükmü buydu." (Samiha Ayverdi)
-
[sıfat]
Aynen kalan, değişikliğe uğramayan
- DERLEMCİ
-
-
[isim]
Koleksiyoncu
-
[isim]
Koleksiyoncu
- DEVRALMA
-
-
[isim]
Devralmak işi
-
[isim]
Devralmak işi
- KEDERSİZ
-
-
[sıfat]
Acısız, üzüntüsüz
-
[sıfat]
Acısız, üzüntüsüz
- MEDENİCİ
-
-
[isim]
Medeni hukuk dersini veren öğretim üyesi
-
[isim]
Medeni hukuk dersini veren öğretim üyesi
- DEMLENİŞ
-
-
[isim]
Demlenme işi veya biçimi
-
[isim]
Demlenme işi veya biçimi
- DENGESİZ
-
-
[sıfat]
Dengesi olmayan, muvazenesiz
-
Tutum ve davranışlarında uyum olmayan (kimse), istikrarsız
-
[sıfat]
Dengesi olmayan, muvazenesiz
- MÜŞAHEDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görme
- "Burada, bir hakikati beraber müşahede etmeliyiz." (Atatürk)
-
Gözlem
-
[isim]
Görme
- DEDİKODU
-
-
[isim]
Başkalarını çekiştirmek ve kınamak üzere yapılan konuşma, kılükal
- "Kız aleyhine hiçbir aykırı dedikodu çıkmadı." (Aka Gündüz)
- "Ayaküstü bir şeyler atıştırır, kulis dedikoduları yaparlar." (Salâh Birsel)
- "Munise'nin süsü günlerce Zeyniler köyüne dedikodu sermayesi olmuş." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Başkalarını çekiştirmek ve kınamak üzere yapılan konuşma, kılükal
- DEPREŞME
-
-
[isim]
Depreşmek durumu
-
[isim]
Depreşmek durumu
- ERKENDEN
-
-
[zarf]
Erken olarak, çok erken
- "Kısmet olursa erkenden yola düzüleceğiz." (Ömer Seyfettin)
-
[zarf]
Erken olarak, çok erken