İçinde de olan 8 harfli 400 kelime var. İçerisinde DE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında de olan kelimeler listesine ya da Sonu de ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEVAMSIZ
-
-
[sıfat]
Devam etmeyen, süreksiz
-
Okuluna düzenli bir biçimde devam etmeyen
-
Uygunsuz davranışlarda bulunan
-
[sıfat]
Devam etmeyen, süreksiz
- TECRİDEN
- ...
- GÖKDELEN
-
-
[isim]
Yirmi, otuz veya daha çok katlı yapı, göktırmalayan, gök tırmalayıcı
- "Dev gökdelenlerin arasından süzülen güneş ışığı caddeyi aydınlatıyordu." (Nazlı Eray)
-
[isim]
Yirmi, otuz veya daha çok katlı yapı, göktırmalayan, gök tırmalayıcı
- GÜLDESTE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Seçki
-
[isim]
Seçki
- DEKADANS
- ...
- DESTANLI
-
-
[sıfat]
Destanı olan, içinde destan bulunan
- "Destanlı hikâye."
-
[sıfat]
Destanı olan, içinde destan bulunan
- DEPREŞME
-
-
[isim]
Depreşmek durumu
-
[isim]
Depreşmek durumu
- DELİRMEK
-
-
[nsz]
Deli olmak, aklını yitirmek, çıldırmak
- "İkramiye kazananların delirdiklerini işitirdi." (Peyami Safa)
-
[nsz]
Deli olmak, aklını yitirmek, çıldırmak
- DEVŞİRME
-
-
[isim]
Devşirmek işi
-
Asker yetiştirilmek üzere Yeniçeri Ocağına alınacak çocukları seçip toplama işi
-
Yeniçeri Ocağına bu yolla alınan çocuk
-
[sıfat]
Toplanmış, bir araya getirilmiş
- "Biz, bürokratlardan devşirme bir kalabalıkla bir inkılap hareketinin yürütülemeyeceğini, iddia ediyorduk." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Devşirmek işi
- DEDİKODU
-
-
[isim]
Başkalarını çekiştirmek ve kınamak üzere yapılan konuşma, kılükal
- "Kız aleyhine hiçbir aykırı dedikodu çıkmadı." (Aka Gündüz)
- "Ayaküstü bir şeyler atıştırır, kulis dedikoduları yaparlar." (Salâh Birsel)
- "Munise'nin süsü günlerce Zeyniler köyüne dedikodu sermayesi olmuş." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Başkalarını çekiştirmek ve kınamak üzere yapılan konuşma, kılükal
- DEMLİLİK
- ...
- GÖNDERİM
-
-
[isim]
Birtakım bilgileri içeren, kişiden kişiye veya kurumlar arası bilginin geçişini sağlayan belge
-
[isim]
Birtakım bilgileri içeren, kişiden kişiye veya kurumlar arası bilginin geçişini sağlayan belge
- SAFDERUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kolayca aldatılan, saf
- "Tabanlarına indirilecek sopaların canını daha ziyade acıtacağını anlamayacak kadar da safderun değildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Kolayca aldatılan, saf
- SERDETME
-
-
[isim]
Serdetmek işi
-
[isim]
Serdetmek işi
- MANDEPSİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Tuzak, oyun
- "Karı kocaya benzemiyordu ya neyse beni adamakıllı mandepsiye bastırdılar." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Tuzak, oyun
- İRDELEME
-
-
[isim]
İrdelemek işi
-
[isim]
İrdelemek işi
- BADEMLİK
-
-
[isim]
Badem ağaçları çok olan yer, badem bahçesi
-
[isim]
Badem ağaçları çok olan yer, badem bahçesi
- DENLİLİK
-
-
[isim]
Denli olma durumu
-
[isim]
Denli olma durumu
- DEPOLAMA
-
-
[isim]
Depolamak işi
-
Bellek cihazına verinin yerleştirilmesi veya saklanması
-
[isim]
Depolamak işi
- ERDENLİK
-
-
[isim]
Kızlık
- "Tolstoy'un caydığı, toplumsal hayatın erdenliği gitgide kırsal törenin dışında var etmek zorunda olduğudur." (Selim İleri)
-
[isim]
Kızlık