İçinde dd olan 8 harfli 35 kelime var. İçerisinde DD bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dd olan kelimeler listesine ya da Sonu dd ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TEMEDDÜN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uygarlaşma, medenileşme

HİDDETLİ

  1. [sıfat] Kızgın, öfkeli
    • "Nihayet kocası onun hiddetli olduğunu hissetti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

İDDİASIZ

  1. [sıfat] Bir iddiası olmayan
  2. Alçak gönüllü, mütevazı
    • "... sessiz, iddiasız, dört duvar arasında bir memur hayatı sürüyordu." (Yusuf Ziya Ortaç)

MÜSVEDDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yazı taslağı, karalama
  2. Bir şeyin kötü benzeri
    • "Anne değil ki anne müsveddesi."

MUKADDES

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kutsal
    • "Bizim vazifemiz her şeyden mukaddestir." (Ömer Seyfettin)

TEMEDDÜH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kendini övme, övünme

MUKADDER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yazgıda var olan, yazgı ile ilgili olan, alında yazılı olan
    • "Cennet denilen şeyin bir gün gelip insanlara mukadder olabileceğini düşündüm." (Halide Edip Adıvar)

GADDARCA

  1. [sıfat] Gaddara yakışır, gaddara uygun
  2. Gaddara yakışır biçimde, insafsızca
    • "Bunu nasıl gaddarca kullandığımı adamlarımdan bile iyi biliyorsun." (Tarık Buğra)

MADDİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Maddilik
    • "Gittikçe artan sessizlik içinde bu iki adamın maddiyetleri birer gürültü çıkarıyor gibi geliyor." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

MÜTEADDİ
...
TAKADDÜM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Öncelik
    • "İşgale takaddüm eden günlerde çevirdikleri fırıldakları..." (Atilla İlhan)

TEREDDÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kararsızlık, duraksama
    • "Şaşırdı. Hafif bir tereddütten sonra önümde durdu." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Hiç tereddüt etmeden maksadımı kendisine anlattım." (Falih Rıfkı Atay)

REDDEDİŞ

  1. [isim] Reddetme işi veya biçimi
    • "Çehov'un kendisine verilen bir şeref üyeliğini Gorki'ye verilmedi diye reddedişi herkesin malumudur." (Haldun Taner)

MUKADDEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Önce gelen, önceki
  2. [isim] Öncül

REDDETME

  1. [isim] Reddetmek işi

ŞİDDETLİ

  1. [sıfat] Etkisi çok olan, zorlu
    • "Bir aralık rahmetli babam şiddetli bir romatizmaya tutulmuştu." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Hızlı
    • "Şiddetli yağmurun damlaları camı dövüyordu." (Reşat Enis)
  3. Aşırı
    • "Şiddetli geçimsizlik."

ŞİDDETLE

  1. [zarf] Güçlü bir biçimde

CİDDİLİK

  1. [isim] Ciddi davranış
    • "Şaşırtmak için bu acayip vurgulamaya aşırı bir ciddilikle devam ediyor." (Haldun Taner)
  2. Ciddi durum
  3. Ağırbaşlılık

ADDETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Saymak
    • "Üftade artık meseleyi kapanmış addediyor." (Atilla İlhan)

MÜKEDDER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Üzgün

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü