İçinde dağ olan 7 harfli 22 kelime var. İçerisinde DAĞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dağ olan kelimeler listesine ya da Sonu dağ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
DAĞ
2 Harfli Kelimeler
AD, AĞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DAĞLAĞI
-
-
[isim]
Dağlama aracı
-
[isim]
Dağlama aracı
- DAĞINTI
-
-
[isim]
Karışık, gelişigüzel atılmış öteberi
-
[isim]
Karışık, gelişigüzel atılmış öteberi
- DAĞITIK
-
-
Kendinden geçmiş, sarhoş
- "Polis, dağıtık gazino müşterisini derdest edip götürdü."
-
Kendinden geçmiş, sarhoş
- NURDAĞI
- ...
- DAĞDAĞA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gürültü, patırtı, telaş, karmakarışık durum, sıkıntı
- "Hayat mütemadi ihtiyaçları yerine getirmeye uğraşmaktan ibaret çetin bir dağdağa." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Gürültü, patırtı, telaş, karmakarışık durum, sıkıntı
- DAĞILMA
-
-
[isim]
Dağılmak işi
- "Fatoş'un içeri girmesiyle sabahtan beri esen kederli havanın dağılması bir oldu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Sınırlı bölgelere toplanmış birlik, gereç ve kuruluşların düşman saldırısına karşı daha iyi korunmalarını sağlamak amacıyla birbirlerinden uzaklaştırılmaları
-
Bir hedefe aynı silahla atılan mermilerin, barut haklarının ve başka şartların değişmesi yüzünden ayrı ayrı noktalara vurması
-
[isim]
Dağılmak işi
- SIRADAĞ
-
-
[isim]
Ortak özellikler gösteren, aralarında uzunlamasına vadilerin bulunduğu dağlar dizisi
-
[isim]
Ortak özellikler gösteren, aralarında uzunlamasına vadilerin bulunduğu dağlar dizisi
- KARADAĞ
- ...
- DAĞILIŞ
-
-
[isim]
Dağılma işi veya biçimi, çözülme
- "Düşman ordusunun dağılışı."
-
Yıkılış, çöküş
- "Hun İmparatorluğu'nun dağılışı."
-
[isim]
Dağılma işi veya biçimi, çözülme
- GÖZDAĞI
-
-
[isim]
Sonradan verilecek bir ceza ile korkutma, yıldırma, tehdit
- "Ona korku ve gözdağı aracı ile birtakım emirler verilir, yasaklar konur." (Haldun Taner)
- "Sarhoş ağabeyi, parası pulu ile gözdağı vermeye kalktı onlara." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Sonradan verilecek bir ceza ile korkutma, yıldırma, tehdit
- DAĞITIM
-
-
[isim]
Dağıtma işi, tevzi
- "Kitap dağıtımı."
-
Bir merkezden çeşitli yerlere gönderme işi
- "Gaz dağıtımı."
-
[isim]
Dağıtma işi, tevzi
- DAĞITIŞ
-
-
[isim]
Dağıtma işi veya biçimi
-
[isim]
Dağıtma işi veya biçimi
- DAĞLAMA
-
-
[isim]
Dağlamak işi
-
[isim]
Dağlamak işi
- DAĞBAŞI
-
-
[isim]
Issız yer
- "Dağ başında gece yarısı beni kim görmek isteyebilir?" (Memduh Şevket Esendal)
-
Devletin koyduğu yasaların işletilmediği yer
-
[isim]
Issız yer
- BABADAĞ
- ...
- ELMADAĞ
- ...
- AKÇADAĞ
- ...
- EMİRDAĞ
- ...
- KAFDAĞI
- ...
- DAĞINIK
-
-
[sıfat]
Geniş bir alana yayılmış olan
-
Bir arada olmayan, birbiriyle bağlantısız
-
Düzeni bozuk, düzensiz, karışık
- "Kadın yatağın içinde saçları dağınık, dimdik oturuyordu." (Peyami Safa)
-
Hoş görünmeyen, uyumsuz
- "Bağırarak konuşmaktan hoşlanmaz, dağınık kıyafetle, kocasına bile görünmez bir kadın." (Memduh Şevket Esendal)
-
Düşüncelerini toparlayamayan
- "Şu anda kafam çok dağınık."
-
[sıfat]
Geniş bir alana yayılmış olan