İçinde da olan 11 harfli 280 kelime var. İçerisinde DA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında da olan kelimeler listesine ya da Sonu da ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DARALIVERME
-
-
[isim]
Daralıvermek işi
-
[isim]
Daralıvermek işi
- ŞAPIRDATMAK
-
-
[-i]
Öperken veya bir şey yerken "şap" diye ses çıkartmak
- "Birayı, sulu şeftali ısırır gibi şapırdatarak içiyor." (Burhan Felek)
-
[-i]
Öperken veya bir şey yerken "şap" diye ses çıkartmak
- FOKURDATMAK
-
-
[-i]
Fokurdamasını sağlamak
- "Çavlanın fokurdattığı sulara dalıp çıkarak yıkanmaya başladı." (Kemal Bilbaşar)
-
[-i]
Fokurdamasını sağlamak
- PERDAHLANMA
-
-
[isim]
Perdahlanmak işi
-
[isim]
Perdahlanmak işi
- MEYDANCILIK
-
-
[isim]
Meydancı olma durumu
-
[isim]
Meydancı olma durumu
- BUDALALAŞMA
-
-
[isim]
Budalalaşmak işi
-
[isim]
Budalalaşmak işi
- SANDALYELİK
-
-
[isim]
Sandalye yapmaya elverişli olan ağaç
-
Sandalyeden zedelenmemesi için duvara çakılan ince uzun tahta kaplama
-
[isim]
Sandalye yapmaya elverişli olan ağaç
- ZINGILDAMAK
-
-
[nsz]
Zangırdamak
-
[nsz]
Zangırdamak
- ŞEKİLDAŞLIK
-
-
[isim]
Biçimleri aynı olma durumu
-
[isim]
Biçimleri aynı olma durumu
- FISILDANMAK
-
-
[nsz]
Fısıltı hâlinde söylenmek
- "Kulaktan kulağa, gidecek olanların isimleri fısıldanıyordu." (Atilla İlhan)
-
[nsz]
Fısıltı hâlinde söylenmek
- PARILDAYICI
-
-
[isim]
Parıldama özelliği veya niteliği bulunan madde
-
[isim]
Parıldama özelliği veya niteliği bulunan madde
- ÇAKTIRMADAN
-
-
[zarf]
Belli etmeden, gizlice, sezdirmeden
- "O, kenar kenar yürüyerek ve çaktırmadan deminki cevizlerin altına göz attı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[zarf]
Belli etmeden, gizlice, sezdirmeden
- CAZIRDATMAK
-
-
[-i]
Cazırdamasına yol açmak
-
[-i]
Cazırdamasına yol açmak
- BANDAJLAMAK
-
-
[-i]
Sargı ile sarmak
-
[-i]
Sargı ile sarmak
- DAMARLANMAK
-
-
[nsz]
Damarlı duruma gelmek
-
[nsz]
Damarlı duruma gelmek
- BANDAJLATMA
-
-
[isim]
Bandajlatmak işi
-
[isim]
Bandajlatmak işi
- DARILABİLME
-
-
[isim]
Darılabilmek işi
-
[isim]
Darılabilmek işi
- KUNDAKLAMAK
-
-
[-i]
Bebeği kundağa sarmak
- "Dikmen Yıldızı yapma bebeğini büyük bir dikkat ve özenle tekrar kundakladı." (Aka Gündüz)
-
Bir yeri kundakla yakmak
-
Saçları yemeninin içine toplayarak bağlamak
-
Tüfek namlusunu kundağa bağlamak
-
Ara bozmak, aldatmak
- "Onu yalnız politika kurtları kundaklamıştır." (Salâh Birsel)
-
[-i]
Bebeği kundağa sarmak
- FOŞURDATMAK
-
-
[-i]
Suyun foşurdamasına yol açmak
-
[-i]
Suyun foşurdamasına yol açmak
- TINGILDAMAK
-
-
[nsz]
Tıngırdamak
-
[nsz]
Tıngırdamak