İçinde d olan 7 harfli 1186 kelime var. İçerisinde D harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında d harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu d harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ADANMAK
-
-
[nsz]
Adama işine konu olmak
-
[nsz]
Adama işine konu olmak
- DAİMLİK
- ...
- DEMİRCİ
-
-
[isim]
Demir satan, demir eşya yapan veya onaran kimse
-
[isim]
Demir satan, demir eşya yapan veya onaran kimse
- ELDESİZ
-
-
[isim]
Toplama veya çarpmalarda toplam ve çarpımın dokuzdan büyük olmaması
-
[isim]
Toplama veya çarpmalarda toplam ve çarpımın dokuzdan büyük olmaması
- İDDİALI
-
-
[sıfat]
Bir iddiası olan
- "İddialı bir söz."
-
Kendine çok güvenen
-
[sıfat]
Bir iddiası olan
- KONDUCU
- ...
- AZDAVAY
- ...
- CİDALCİ
-
-
[isim]
Savaşçı
-
[isim]
Savaşçı
- DADAİST
- ...
- DONATIŞ
-
-
[isim]
Donatma işi veya biçimi
-
[isim]
Donatma işi veya biçimi
- DÖRTTEK
-
-
[isim]
Kürek yarışlarında sancak ve iskelesinde ikişer tek küreği olan tekne
-
[isim]
Kürek yarışlarında sancak ve iskelesinde ikişer tek küreği olan tekne
- KADIRGA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Hem yelken hem kürekle yol alan, özellikle Akdeniz'de kullanılmış bir savaş gemisi
- "Çoban, Gümüşlük'e su almak için uğrayan bir kadırgaya tayfa yazıldı." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Hem yelken hem kürekle yol alan, özellikle Akdeniz'de kullanılmış bir savaş gemisi
- DİPDİRİ
-
-
[sıfat]
Çok diri, çok canlı
-
[sıfat]
Çok diri, çok canlı
- DOLAŞIK
-
-
[sıfat]
Karışık (saç, ip vb.)
- "Bir buğday benizli zülfü dolaşık / Gitme diye beni yolda eğler var." (Karacaoğlan)
-
Dolaşarak giden (yol)
- "Tozlu ve dolaşık yollar üzerinde saatlerce taban tepmiş." (Ahmet Haşim)
-
Kolay çözülmeyecek veya içinden çıkılmayacak derecede karışık
- "Birtakım dolaşık işleri yüzünden istifasını verip çekildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Amacını doğrudan doğruya değil de dolayısıyla sezdiren
- "Dolaşık ve tutuk bir dille, yarı anlaşılır yarı anlaşılmaz cümleler mırıldanmaya başladı." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Karışık (saç, ip vb.)
- DÖŞETME
-
-
[isim]
Döşetmek işi
-
[isim]
Döşetmek işi
- BİRADER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Erkek kardeş
-
Masonların birbirlerine verdikleri ad
-
[ünlem]
"Ey dost, arkadaş" anlamında bir seslenme sözü
- "Aman birader! Üç sene önce bu bende idi." (Ahmet Rasim)
-
[isim]
Erkek kardeş
- DELEPME
-
-
[isim]
Delepmek durumu
-
[isim]
Delepmek durumu
- DUYGULU
-
-
[sıfat]
Duygusu, duyarlığı çok olan, kolay duygulanan, içli, hassas
- "Bizi kapıda yumuşak, içli, duygulu bir kadın karşıladı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Duygusu, duyarlığı çok olan, kolay duygulanan, içli, hassas
- EDREMİT
- ...
- HURDACI
-
-
[isim]
Hurda alıp satan kimse
-
[isim]
Hurda alıp satan kimse