İçinde d olan 5 harfli 649 kelime var. İçerisinde D harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında d harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu d harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DALGI

  1. [isim] Gaflet, aymazlık

DİBEK

  1. [isim] Taştan veya ağaçtan yapılmış büyük havan
    • "Kahve dibeği."

DİKİŞ

  1. [isim] Dikme işi
    • "Dikişe, oyaya başladı, hanım hanımcık yaşıyordu, memnundu." (Refik Halit Karay)
    • "Kafasına iki dikiş attılar."
  2. Dikme biçimi
    • "Aralarında görüşmeye başlar başlamaz da hemen kumaş, terzi, dikiş, moda kelimeleri geçerdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  3. Dikilen yer
    • "Astarın dikişi sökülmüş."
  4. Giysi üzerinde gözle görülen dikilmiş iplik yolu
    • "Ceketin yakasına dikiş yapılacak."
  5. Dikilecek şey
    • "Yanında demir bir bahçe iskemlesi, üstünde bir dikiş." (Memduh Şevket Esendal)
  6. Giysi dikme işi, terzilik
    • "Başkalarının dikişi görünüşte bizimkinden ayırt edilmez gibidir." (Reşat Nuri Güntekin)

GAYDA

  1. [isim] Kamıştan yapılmış çift düdük ve tulumdan oluşan, tiz sesli, nefesli, İskoçların millî çalgısı
    • "Her taraftan gayda sesleri kopar, yollar köylülerle dolardı." (Yahya Kemal Beyatlı)

ONDAN

  1. o sebeple
    • "O kış, önceki kışlardan daha az üşüdüm." (Necati Cumalı)
    • "O duvar senin, bu duvar benim, sağdan sola, soldan sağa yalpa vurarak halkın önüne çıkıvermiş." (Halit Fahri Ozansoy)
    • "... o gün bugün bir kere bile hastalanıp yatmamıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Oyunları o kadar güzel olurmuş ki bunlar millî bir edebiyat eseri sayılırmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. onun tarafında olan (kimse)
    • "Ben uyandığım zaman o gitmişti." (Refik Halit Karay)

DATİF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yönelme durumu

GUARD
...
HADIM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kısırlaştırılmış erkek

DAİMİ
...
DURUK

  1. [sıfat] Hareketi olmayan, belirli bir süre değişmeyen, statik, dinamik karşıtı
  2. Kuvvetlerin dengelenmesiyle ilgili olan
  3. [isim] Hareket etmeyen nesnelerin üzerindeki kuvvet dengeleri ile uğraşan bilim dalı, statik
  4. [isim] Dalgalı akımlı elektrik motor veya üreteçlerinde hareketsiz bölüm, stator

MEDYA

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] İletişim ortamı, iletişim araçları
    • "Medya dedikleri bu bin başlı ejderhayla baş edemedim." (Nezihe Meriç)

DİZEL

Kelime Kökeni : Almanca

  1. [isim] Sıkıştırılmış hava içine püskürtülen mazotla çalışan motor

ODACI

  1. [isim] Resmî kuruluşlarda, iş yerlerinde, temizlik ve getir götür işlerine bakan görevli, hizmetli, hademe, müstahdem
    • "Şişman odacı sahanlıkta bir daha gözüktü." (Ercüment Ekrem Talu)

DOMUZ

  1. [isim] Çift parmaklılardan, eti ve yağı için beslenen evcil hayvan (Susacrofa domestica)
    • "Şişmanlıyorum, neden yine bir domuz gibi tıkındım?" (Atilla İlhan)
  2. Hain, aksi, ters, inatçı kimse
    • "Domuzun malı için can tüketmeye mi geldik dünyaya?" (Refik Halit Karay)
    • "Domuz gibi bilir ama söylemez!"

KADEH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İçki içmeye yarayan ayaklı bardak
    • "Şimdi kadehleri masaya diziyordu." (Refik Halit Karay)
    • "Localarda kadınlar erkekler, kadeh kaldırıyorlar, gülüşüyorlardı." (Necati Cumalı)
    • "Limonata bardaklarını içki kadehi gibi tokuşturarak neşeleniyor görünür." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [sıfat] Bu bardağın alabileceği miktarda olan

DÜŞÜK

  1. [sıfat] Aşağı doğru düşmüş, aşağı sarkmış
    • "Düşük mide. Düşük omuz."
  2. Az
    • "Düşük faiz. Düşük fiyat."
  3. İktidardan düşmüş veya düşürülmüş
  4. Dil bilgisi kurallarına uymayan
    • "Düşük cümle."
  5. [isim] Yaşayabilecek duruma gelmeden doğan yavru, ceninisakıt, sakıt, sıkıt (II)
  6. Eski değer ve onurunu yitirmiş olan
    • "Dolmuşa bindiğine göre orta hâlli belki de daha düşük olacak." (Refik Halit Karay)

GÖZDE

  1. [sıfat] Benzerleri arasında nitelikleri sebebiyle üstün tutulan, beğenilen, önem verilen (kimse veya şey)
    • "Türkü tabii o zamanlar en gözde bir meslek olan ve kızının kabul ettiği 'Kâtibim' türküsü ile biterdi." (Halide Edip Adıvar)
  2. [isim] Önemli bir kimsenin beğendiği kadın

ADAMA

  1. [isim] Adamak işi

DANCA
...
KUDÜM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mehter takımlarında ve tekkelerde kullanılmış olan, metal kâseli, küçük iki davuldan oluşmuş usul vurma aracı

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü