İçinde cü olan 7 harfli 45 kelime var. İçerisinde CÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında cü olan kelimeler listesine ya da Sonu cü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖRGÜCÜ
- ...
- KÖTÜCÜL
-
-
[sıfat]
Kötülük isteyen (kimse)
-
Kötülük eden, zarar veren
- "Geçkin kızla yakışıklı, kötücül genç adamın dansları, hemen herkesin dile getirebileceği bir an..." (Selim İleri)
-
Tehlikesi olan, kötü huylu, habis (hastalık)
-
[sıfat]
Kötülük isteyen (kimse)
- GÜRCÜCE
- ...
- MÜHÜRCÜ
-
-
[isim]
Mühür kazıyan kimse
-
[isim]
Mühür kazıyan kimse
- TÜTSÜCÜ
- ...
- TÜRÜMCÜ
- ...
- CÜCÜKLÜ
-
-
[sıfat]
Cücüğü olan
-
[sıfat]
Cücüğü olan
- TERÖRCÜ
-
-
[isim]
Terör yanlısı veya teşvikçisi, terörist
-
[isim]
Terör yanlısı veya teşvikçisi, terörist
- ENCÜMEN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Alt kurul
- "Nadir eserleri kopya etmek üzere encümenin kararı ile Fransa'ya gönderildim." (Haldun Taner)
-
[isim]
Alt kurul
- CÜBBECİ
-
-
[isim]
Cübbe yapan ve satan kimse
-
[isim]
Cübbe yapan ve satan kimse
- ÖNCÜLÜK
-
-
[isim]
Öncü olma durumu
-
Önderlik
- "Bu millet Batı tipi tiyatroyu Muhsin Ertuğrul'un öncülüğüne borçlu..." (Haldun Taner)
-
[isim]
Öncü olma durumu
- GÜLÜCÜK
-
-
[isim]
Çocuk gülümsemesi
-
Gülümseme, tebessüm
- "... dudaklarında bir gülücükle, elinde beş altı zarf, gelirdi karşıma." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Çocuk gülümsemesi
- KÜÇÜCÜK
-
-
[sıfat]
Çok küçük
- "İçeride küçücük tezgâhların önünde iki müşteri onu süzüyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Çok küçük
- KÖMÜRCÜ
-
-
[isim]
Kömür alıp satan veya odun kömürü yapan kimse
- "Yoksul kömürcü olduğundan Amanos ormanlarının kurdu idi." (Refik Halit Karay)
-
Vapurda, fabrikada, kalorifer dairesinde ocağa kömür atan işçi
-
[isim]
Kömür alıp satan veya odun kömürü yapan kimse
- GÜDÜMCÜ
-
-
[isim]
Güdümcülükten yana olan kimse
-
[isim]
Güdümcülükten yana olan kimse
- DÜĞÜNCÜ
-
-
[isim]
Düğün sahibi, toycu
-
Düğün çağrıcısı
-
Düğüne katılan kimse
- "Düğüncüler akşama kadar güneş altında pişmiş, bıkmış, yanmış oldukları için rakı sofrasına pekçe sokuldular." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Düğün sahibi, toycu
- YÜZÜNCÜ
-
-
[sıfat]
Yüz sayısının sıra sıfatı, sırada doksan dokuzuncudan sonra gelen
-
[sıfat]
Yüz sayısının sıra sıfatı, sırada doksan dokuzuncudan sonra gelen
- TEHACÜM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birlikte ve birden hücum etme, saldırma
-
Üşüşme, bir yere toplaşma
-
[isim]
Birlikte ve birden hücum etme, saldırma
- CÜMLESİ
-
-
[zamir]
Hepsi
- "Cümlesi masanın başında koltuklara yerleştiler." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[zamir]
Hepsi
- ÖLÜMCÜL
-
-
[sıfat]
Ölümle sona erme ihtimali olan veya ölümle sona eren
- "Uslu yurttaşlar bu ölümcül sorumluluk karşısında her türlü direnişten vazgeçerler." (Tomris Uyar)
-
Can çekişen
-
[sıfat]
Ölümle sona erme ihtimali olan veya ölümle sona eren