İçinde ci olan 6 harfli 130 kelime var. İçerisinde Cİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ci olan kelimeler listesine ya da Sonu ci ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CİLBAN
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Çok küçük taneli fasulye
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Çok küçük taneli fasulye
                    
                    
- VECİZE
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Özdeyiş
                    
                    - "Daima birtakım vecizeler zikreden eniştemiz yemeğe dair de böyle şeyler söyler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Özdeyiş
                    
                    
- CİKCİK
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Beyaz kum midyesi
                    
                    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Acemi, bir işe yeni başlayan
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Beyaz kum midyesi
                    
                    
- CEBECİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yeniçeri ordusunda silah yapan, onaran ve bakımı ile görevli bulunan, savaşta ordunun silah ve cephanesini ulaştıran yaya kapıkulu ocaklarından bir sınıf asker
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yeniçeri ordusunda silah yapan, onaran ve bakımı ile görevli bulunan, savaşta ordunun silah ve cephanesini ulaştıran yaya kapıkulu ocaklarından bir sınıf asker
                    
                    
- TERECİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Tere yetiştiren veya satan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Tere yetiştiren veya satan kimse
                    
                    
- TEFECİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        El altından yüksek faizle ödünç para veren kimse, faizci, murabahacı
                    
                    - "Silah zoruyla elde edemediğini bir tefeci taktiğiyle pişmiş armut gibi gövdeye indirmeyi umuyordu." (Tarık Buğra)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        El altından yüksek faizle ödünç para veren kimse, faizci, murabahacı
                    
                    
- OTELCİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Otel sahibi kimse
                    
                    
- 
                    
                        Otel işleten kimse
                    
                    - "Otelci boş yere rahatsız edilen bir kimse tavrı ile omuzlarını silkti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Otel sahibi kimse
                    
                    
- MİNECİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Mine yapan sanatçı
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Mine yapan sanatçı
                    
                    
- PENCİK
- 
    Kelime Kökeni : Farsça - 
                        [isim]
                    
                        Asker yetiştirilmek için savaş tutsaklarından beşte bir oranında ayrılan acemi oğlanı adayı
                    
                    
- 
                    
                        Asker yetiştirilmek üzere verilen beşte bir askerden sonra esir sahibinde kalan beşte dört oranındaki esir için alınan vergi
                    
                    
- 
                    
                        Gümrük idaresi tarafından belirli bir vergi karşılığında köle sahibine verilen sahiplik hakkını gösteren senet
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Asker yetiştirilmek için savaş tutsaklarından beşte bir oranında ayrılan acemi oğlanı adayı
                    
                    
- BALİCİ
- ...
- BENCİL
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Yalnız kendini düşünen, kendi çıkarlarını herkesinkinden üstün tutan, hodbin, hodkâm, egoist
                    
                    - "Bencildir insanoğlu, bencil olduğu için de yalnız kendi dertlerini düşünür, yalnız onlara inanır." (Nurullah ataç)
 
- 
                    
                        Bencilik öğretisine inanan
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Yalnız kendini düşünen, kendi çıkarlarını herkesinkinden üstün tutan, hodbin, hodkâm, egoist
                    
                    
- MEZECİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Meze satan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Meze satan kimse
                    
                    
- CİLLOP
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Parlak, pırıl pırıl
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Parlak, pırıl pırıl
                    
                    
- CİNNET
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Delilik
                    
                    - "Ayol, duydunuz mu? Fahim Bey cinnet getirmiş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Delilik
                    
                    
- CİNSEL
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Cinsiyetle ilgili, cinsî, eşeysel, seksüel
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Cinsiyetle ilgili, cinsî, eşeysel, seksüel
                    
                    
- CİBUTİ
- ...
- ACİLEN
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [zarf]
                    
                        Çabucak
                    
                    
 
- 
                        [zarf]
                    
                        Çabucak
                    
                    
- DEVECİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Deve sahibi, deve kiralayan kimse
                    
                    
- 
                    
                        Deve kervanını güden kimse
                    
                    
- 
                    
                        Çok sert ve kaba oynayan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Deve sahibi, deve kiralayan kimse
                    
                    
- TEHCİR
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [isim]
                    
                        Göç ettirme, göç etmesine sebep olma, sürme
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Göç ettirme, göç etmesine sebep olma, sürme
                    
                    
- ESKİCİ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
                    
                    
- 
                    
                        Eskimiş ayakkabıları onaran kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse
                    
                    
