İçinde ca olan 8 harfli 184 kelime var. İçerisinde CA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ca olan kelimeler listesine ya da Sonu ca ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BULANCAK
-
-
[isim]
Genellikle bulanık akan su
-
[isim]
Genellikle bulanık akan su
- CANBERRA
- ...
- HARCAMAK
-
-
[-i]
Bir iş görmek veya bir şey satın almak için parayı elden çıkarmak, sarf etmek
- "İki maaşımı hastalığına harcadığım talebe, sonbaharla beraber ölmüştü." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir şey yapmak için kullanmak, tüketmek
- "Bu beş ton demiri bu yapıya harcadık."
- "Bu yemek için bir saatimi harcadım."
-
Birinin değer ve onurunu kırıcı bir durum yaratmak
- "Bir delilik yaptı ve otobüsteki kız uğruna Arzu'yu harcadı." (Muzaffer Uyguner)
-
Manevi yönden kötü duruma düşürmek, feda etmek
- "Çoluk çocuğu uğruna kendini harcadı."
-
Yok olmasına, ölmesine sebep olmak
-
[-i]
Bir iş görmek veya bir şey satın almak için parayı elden çıkarmak, sarf etmek
- CATERİNG
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bakınız yemek hizmeti
-
[isim]
Bakınız yemek hizmeti
- MÜRECCAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yeğ
-
[sıfat]
Yeğ
- TUNGUZCA
- ...
- MÜCAHEDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çalışma, gayret
-
Allah yolunda savaşma
-
[isim]
Çalışma, gayret
- FLAMANCA
- ...
- PARMICAN
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir çeşit İtalyan peyniri
-
[isim]
Bir çeşit İtalyan peyniri
- DOĞULUCA
- ...
- KOCALMAK
-
-
[nsz]
Yaşlanmak, kocamak
-
[nsz]
Yaşlanmak, kocamak
- CAVLAMAK
-
-
[nsz]
Kavlamak, tüyünü dökmek, çıplak kalmak
-
[nsz]
Kavlamak, tüyünü dökmek, çıplak kalmak
- ALABACAK
-
-
[sıfat]
Ayağı sekili (at)
-
Ara bozucu, dönek, uğursuz (kimse)
-
[sıfat]
Ayağı sekili (at)
- CANANLIK
-
-
[isim]
Canan olma durumu
-
[isim]
Canan olma durumu
- MECALSİZ
-
-
[sıfat]
Güçsüz, kuvvetsiz, dermansız, takatsiz
- "Kendimi öyle yalnız, öyle mecalsiz, öyle bitkin hissediyorum ki..." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Bir aralık kadının mecalsiz düştüğünü fark ettiler." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Güçsüz, kuvvetsiz, dermansız, takatsiz
- MERCANCI
-
-
[isim]
Mercan avlayan kimse
-
Mercan işleyen kimse
-
[isim]
Mercan avlayan kimse
- MALKARCA
- ...
- CANCİĞER
-
-
[sıfat]
Çok yakın, sıkı fıkı, pek içten (arkadaş)
- "Aynı işi ortaklaşa yaparlardı, canciğer dosttular." (Orhan Kemal)
- "Bir gün evvel canciğer kuzu sarması, ferdası günü sen kimsin efendi ben seni tanımıyorum." (Haldun Taner)
- "Birbirinizin yüzüne karşı canciğer olursunuz fakat sekiz on adım ayrıldığınız gibi başka birine mükemmel çekiştirirsiniz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Çok yakın, sıkı fıkı, pek içten (arkadaş)
- HUNHARCA
-
-
[zarf]
Hunhara yakışır bir biçimde
-
[zarf]
Hunhara yakışır bir biçimde
- FRANCALA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
İyi nitelikli undan yapılan ince uzun ekmek
- "Ayşe çayı demlemiş, düzgün dilimlerle francala kesiyordu." (Cahit Uçuk)
-
[isim]
İyi nitelikli undan yapılan ince uzun ekmek