İçinde ca olan 6 harfli 115 kelime var. İçerisinde CA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ca olan kelimeler listesine ya da Sonu ca ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

İCAZET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İzin, onay, onaylama
    • "Bir çift ayakkabı almak için dahi ondan icazet almak zorunda kalıyorum." (Ayşe Kulin)
  2. Diploma

SLAVCA
...
ARAMCA
...
CANDAN

  1. [sıfat] İçten, yürekten, gönülden, samimi
  2. [zarf] İçtenlikle, istekle, ilgiyle
    • "Onlar da ilk defa candan alkışlamanın o güzel tadını tadıyorlardı." (Tarık Buğra)

CAMLIK

  1. [isim] Camlı çerçeve ile bölünmüş yer
  2. Çiçek, sebze vb. bitkileri dış etkenlerden korumak için yapılmış küçük limonluk, camekân

UZUNCA

  1. [sıfat] Biraz uzun
  2. [zarf] Uzun olarak, bol zamanlı
    • "Ben uzunca kalacağım için aylık olarak tutmuştum odamı." (Erhan Bener)

CAZSIZ

  1. [sıfat] Cazı olmayan

ALACAK

  1. [isim] Bir hesap gereğince daha alınmamış olan para, mal vb. şey, matlup, verecek karşıtı
    • "Bütün alacaklarımı topladım."
  2. Alınması gerekli şey
    • "Çarşıdan alacaklarım için bir liste yaptım."
    • "Alacağım olsun, bir daha geldiğimde kahvenizi içerim."

ŞECAAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yiğitlik
    • "Şecaat arz ederken merdikıpti sirkatin söyler." (Koca Ragıp Paşa)

AĞIRCA

  1. [sıfat] Oldukça ağır
    • "Biraz sonra aşağıda bir kapı açıldığı, sonra da ağırca bir şeyin devrildiği duyulur." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Kötüleşmiş (hasta)
  3. [zarf] Oldukça ağır biçimde

USULCA

  1. [zarf] Yavaşça
    • "Hadi çekici al da perdeleri sök. Usulca çıkar ki duvarlar bozulmasın." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Sessiz bir biçimde
    • "Ayfer, Nuran'ın düşürdüğü mendili usulca yerden aldı." (Mahmut Yesari)

UYMACA

  1. [sıfat] Uyuşma, uzlaşma

ORTACA
...
SIKICA

  1. [zarf] Sıkı bir biçimde, iyice
    • "İncecik belini alev renkli ipek bir kemerle sıkıca sardı." (Feridun Fazıl Tülbentçi)

CANLAR
...
KOCAMA

  1. [isim] Kocamak işi

FİNCAN

  1. [isim] Çay, kahve vb. sıcak şeyler içmekte kullanılan, genellikle kulplu, porselen veya camdan yapılmış küçük kap
    • "Bir fincan kahve ve kızarmış ekmek getirin." (Halide Edip Adıvar)
  2. Elektrik tellerinin eklem noktalarına konulan porselenden yapılmış yalıtkan araç

CAFERİ
...
CARİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yabancı ülkelerden kaçırılıp özgürlükten yoksun bırakılan, alınıp satılabilen, her konuda efendisinin isteklerine bağlı bulunan genç kadın, halayık
    • "Ben dedi, zevce ile cariye arasındaki farkı hâlâ anlamış değilim." (Peyami Safa)

OCAKÇI

  1. [isim] Ateşçi
  2. Ocak bacaları temizleyicisi
  3. Kahvelerde ocakbaşında kahve, çay vb. şeyleri hazırlayan kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü