İçinde c olan 4 harfli 119 kelime var. İçerisinde C harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında c harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu c harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

CENK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kahramanca mücadele, çarpışma, savaş
    • "Kale burçlarında cenge çağrı davulları vuruldu." (Nezihe Araz)
    • "İçimdeki bu ifriti öldürmek, sükûnumu bulmak için kendimle cenk ettim." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Büyük çaba, uğraş, kavga, çekişme
    • "Her dakikam bir ayrı cenk ile geçiyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

NECE

  1. [zarf] Hangi dilde, hangi dilden?
    • "Bu adam nece konuşuyor? Bu yazı necedir?"

FECİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Acıklı, çok acıklı, yürekler acısı, trajik
    • "İkimiz de feci bir akıbete doğru yuvarlanıyoruz." (Aka Gündüz)

ACUR

  1. [isim] Kabakgillerden, kabuğu çizgili ve tüylü, yeşil veya sarımtırak, üzeri yeşil lekeli, irice bir meyve (Cucumis flexuosus)

CURA

  1. [isim] Mızrap ile çalınan iki veya üç teli olan halk sazı
  2. Bir çeşit küçük atmaca
  3. [sıfat] Ufak tefek, gelişmemiş

OMCA

  1. [isim] Kalça kemiğinin bir bölümü
  2. Kesilmiş ağaç kökü, bağ kütüğü

RACİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Geri dönen
    • "Bu sözün ona raci olmadığını temin ederim."
  2. Dokunan, ilgilendiren, dayanan

ACİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Hemen yapılması gereken, ivedi, ivedili, evgin, müstacel
    • "Acil işleri varmış."

BICI
...
UNCU

  1. [isim] Un satan kimse

CABA

  1. [isim] Bir şey ödemeden, para vermeden alınan şey, bedava
    • "Bu mâni benden sana caba olsun." (Salâh Birsel)
  2. [zarf] Fazla olarak, fazladan, üstelik
    • "Kilometre başına bilmem ne kadar litre benzin dağıtılmış, yağ da caba!" (Sait Faik Abasıyanık)

ADCI

  1. [isim] Adcılık öğretisine bağlı kimse

CARİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Geçerli olan, yürürlükte olan
    • "Memlekette bu konunun hükmü hâlâ caridir."
  2. Akan

ERCE

  1. [zarf] Er gibi, ere yakışır biçimde
    • "Şu değişik hâllerin hepsinden erce, erkekçe istifade etmelidir." (Ahmet Mithat)

İNCİ

  1. [isim] İstiridye gibi bazı kavkılı deniz hayvanlarının içerisinde oluşan, değerli, küçük, sert, sedef renginde süs tanesi
    • "Pek âlâ elinde inci gibi yazısı var, daha ziyade okuyup da ne olacak?" (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bu tanelerden oluşan takı
    • "Yalıdaki ev, Dürnev Hanım'ın halılarını, incilerini gözden çıkarmasıyla kurtuldu." (Necati Cumalı)
  3. Yanlışlığı sebebiyle gülünç olan söz veya cümle

GACI

  1. [isim] Kadın, dost, sevgili, metres
  2. Torik yavrusu

BÖCE

  1. [isim] Böcü

İNCE

  1. [sıfat] Kendi cinsinden olanlara göre, dar ve kalınlığı az olan, kalın karşıtı
    • "İnce minare. İnce değnek. İnce kitap."
    • "Annesinin bu meseleyi nasıl ince eleyip sık dokuyacağını biliyordu." (Orhan Kemal)
  2. Zayıf
    • "Sarışın, kuru, ince bir kadındı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Taneleri ufak, iri karşıtı
    • "İnce un. İnce kum."
  4. Aşırı özen gerektiren, kaba karşıtı
    • "İnce nakış."
  5. Ayrıntılı
    • "Bugün temizlikçi geliyor. Şöyle ince bir temizliğe..." (Tomris Uyar)
  6. Akışkanlığı çok olan, yoğun ve koyu olmayan (sıvılar)
  7. Tiz (ses), pes karşıtı
    • "İnce bir çocuk sesinin hırçınlaştığı, ağladığı işitildi." (Reşat Nuri Güntekin)
  8. Hafif, gücü az
    • "Hiçbir hareket bu gülüş kadar belirsiz ve ince değildir." (Sait Faik Abasıyanık)
  9. İyiden iyiye, enikonu, ayrıntılı
    • "Benim hasta olduğum günlerde her şey uzun uzun düşünülmüş, ince hesaplarla hazırlanmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
  10. Düşünce, duygu veya davranış bakımından insanın sevgi ve saygısını kazanan, zarif, kaba karşıtı
    • "Dostum şair, yazar Sabahattin Teoman, yazdığı ince bir mektupla durumu düzeltiyor."

CUMA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Haftanın altıncı günü, perşembe ile cumartesi arasındaki gün
  2. Cuma namazı

CERH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yaralama
  2. Bir düşünce, inanç veya iddiayı çürütme

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü