İçinde bii olan 19 kelime var. İçerisinde Bİİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bii olan kelimeler listesine ya da Sonu bii ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
TABİİLEŞTİRMEK, TABİİYETSİZLİK
GAYRİTABİİLİK, TABİİLEŞTİRME, TABİİYETLİLİK
TABİİLEŞMEK, TABİİYETSİZ
GAYRİTABİİ, SEVKİTABİİ, TABİİLEŞME, TABİİYETLİ
TABİİYECİ
TABİİLİK, TABİİYET, TABİİYUN
TABİİYE
BİİLAÇ, TABİİN
TABİİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TABİİYETSİZLİK
-
-
[isim]
Tabiiyetsiz olma durumu, uyruksuzluk
-
[isim]
Tabiiyetsiz olma durumu, uyruksuzluk
- TABİİLEŞTİRMEK
-
-
[-i]
Doğal duruma getirmek
-
[-i]
Doğal duruma getirmek
- TABİİLEŞTİRME
-
-
[isim]
Tabiileştirmek işi
-
[isim]
Tabiileştirmek işi
- GAYRİTABİİLİK
- ...
- TABİİYETLİLİK
- ...
- TABİİYETSİZ
-
-
[sıfat]
Herhangi bir ülkenin uyruğu olmayan, uyruksuz
-
[sıfat]
Herhangi bir ülkenin uyruğu olmayan, uyruksuz
- TABİİLEŞMEK
-
-
[nsz]
Tabii duruma gelmek
- "Daha sonra benzine kan geldi ve bakışları tabiileşti." (Peyami Safa)
-
[nsz]
Tabii duruma gelmek
- GAYRİTABİİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğa dışı, doğaya aykırı
- "Ne gayritabii, garip, manalı, müstehzi gülüyordu?" (Peyami Safa)
-
Sıra dışı
-
Acayip
-
[sıfat]
Doğa dışı, doğaya aykırı
- TABİİLEŞME
-
-
[isim]
Tabiileşmek işi
-
[isim]
Tabiileşmek işi
- TABİİYETLİ
-
-
[sıfat]
Herhangi bir ülkenin uyruğunda olan, uyruklu
-
[sıfat]
Herhangi bir ülkenin uyruğunda olan, uyruklu
- SEVKİTABİİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçgüdü
-
[isim]
İçgüdü
- TABİİYECİ
- ...
- TABİİLİK
-
-
[isim]
Doğal olma durumu
- "İnsan sözünde ve davranışında tabiilikten ayrılmamalı. Bu yapı, manzaranın tabiiliğini bozuyor."
-
[isim]
Doğal olma durumu
- TABİİYUN
- ...
- TABİİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeye veya bir kimseye bağlı olma, bağımlılık, bağlılık
-
Uyruk
- "Fransız tabiiyetine girivermişler o zaman." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bir şeye veya bir kimseye bağlı olma, bağımlılık, bağlılık
- TABİİYE
- ...
- TABİİN
- ...
- BİİLAÇ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
İlaçsız, çaresiz
-
Umutsuz olarak
- "Kim bilir saat kaçlara kadar aç ve biilaç duracağız." (Sermet Muhtar Alus)
-
[sıfat]
İlaçsız, çaresiz
- TABİİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğada olan, doğada bulunan
-
Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi
- "Sıcaklar arttıkça serin yerler aramak, âdeta tabii bir ihtiyaç hâline geliyor." (Ahmet Rasim)
-
Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan
- "Beklenen cevap gelince derhâl yazılacağı tabiidir." (Atatürk)
-
Yapmacık olmayan, doğal
- "Eğer sürmenin üstüne bunu sürmezsen renk tabii olmaz." (Peyami Safa)
-
Katıksız, saf, doğal
- "Tabii meyve suları."
-
[zarf]
Elbette, doğallıkla, doğal olarak, işin gereği olarak
- "Tabii siz de geleceksiniz."
-
[sıfat]
Doğada olan, doğada bulunan