İçinde bi olan 8 harfli 194 kelime var. İçerisinde Bİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bi olan kelimeler listesine ya da Sonu bi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BİRLEMEK
-
-
[-i]
Bir etmek, tek duruma getirmek
-
Tanrı'nın birliğini dile getirmek
-
[-i]
Bir etmek, tek duruma getirmek
- RUBİDYUM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom numarası 37, atom ağırlığı 85,48, yoğunluğu 1,53 olan, 39 °C'de eriyen, çabuk oksitlenen, tütün, pancar vb. bitkilerde, maden sularında bulunan, potasyuma benzer kimyasal element (simgesi Rb)
-
[isim]
Atom numarası 37, atom ağırlığı 85,48, yoğunluğu 1,53 olan, 39 °C'de eriyen, çabuk oksitlenen, tütün, pancar vb. bitkilerde, maden sularında bulunan, potasyuma benzer kimyasal element (simgesi Rb)
- BİSÜLFÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Molekülünde iki kükürt atomu bulunduran birleşik
-
[isim]
Molekülünde iki kükürt atomu bulunduran birleşik
- TATBİKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uygulama
-
Asker birliklerini savaşa hazırlamak amacıyla, arazi üzerinde yapılan geniş ölçüde savaş denemesi, manevra
-
[isim]
Uygulama
- BİLCÜMLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bütün, hep
- "Memurlarımıza, halkla temas eden bilcümle elemanlara, anlaşılır, yumuşak ve devlet memuruna yakışır bir Türkçe konuşmasını öğretsek..." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
Bütün, hep
- KANBİYİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hidratlı doğal demir silikat
-
[isim]
Hidratlı doğal demir silikat
- MÜNEBBİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Uyarıcı
-
[sıfat]
Uyarıcı
- BİTİRTME
- ...
- BİLAHARE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Sonra, sonradan, daha sonra, sonraları
- "Bu işin bilahare daha etraflı bir şekilde düşünülerek arz edilmesi icap ettiğini söyleyince başını eğerek sustu." (Nahid Sırrı Örik)
-
[zarf]
Sonra, sonradan, daha sonra, sonraları
- BİLİMSİZ
-
-
[sıfat]
Bilime, bilim yöntemlerine uygun olmayan
- "Bilimsiz bir yöntem."
-
[sıfat]
Bilime, bilim yöntemlerine uygun olmayan
- AKABİNDE
-
-
[zarf]
Arkasından, hemen arkadan, ardından, hemen ardından
- "Kulağı iki kesik tırnak kıskacına aldıktan sonra başı şiddetle sağa sola sarsar, akabinde yanaklarda patlayan iki şimşek alevi gözlerden çıkar." (Ahmet Rasim)
-
[zarf]
Arkasından, hemen arkadan, ardından, hemen ardından
- BİRLEŞİM
-
-
[isim]
Birleşme işi
-
Bir meclisin bir gün içindeki toplanmaları, inikat
-
Döllenmek için erkekle dişi hayvanın bir araya gelmesi
-
[isim]
Birleşme işi
- TEDBİREN
- ...
- TABİLDOT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Lokanta ve otellerde belirli bir para karşılığında verilen birkaç kap yemek, seçmesiz yemek
- "Tabildot ile lokanta, onlar gibi küçük memurlara pahalı gelir." (Necati Cumalı)
-
Birçok kişinin erzak sağlayıp kendilerine yemek pişirtmek için kurdukları ortaklık
- "... öğle, akşam yemeklerini kampın tabildotundan yiyebilirdim." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Lokanta ve otellerde belirli bir para karşılığında verilen birkaç kap yemek, seçmesiz yemek
- ALABİLME
-
-
[isim]
Alabilmek işi
-
[isim]
Alabilmek işi
- BİRİKMEK
-
-
[nsz]
Toplanıp yığılmak
- "Meydanlarda çamurlar, sular birikirdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Birbirine eklenip çoğalmak
- "Sana verilecek havadislerim birikti." (Peyami Safa)
-
[nsz]
Toplanıp yığılmak
- AŞABİLME
-
-
[isim]
Aşabilmek işi
-
[isim]
Aşabilmek işi
- BİTİKLİK
-
-
[isim]
Bitik olma durumu
-
[isim]
Bitik olma durumu
- LABİRENT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çıkış yeri kolay bulunamayacak kadar karışık koridorları olan yapı
- "Bu labirentte yolumu kaybedip gitmem işten değildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
İçinden çıkılması güç veya imkânsız durum, sorun
-
[isim]
Çıkış yeri kolay bulunamayacak kadar karışık koridorları olan yapı
- BİNLERCE
-
-
[sıfat]
Pek çok, çok sayıda
- "Yüzlerce, binlerce gün, ötekinden hiç farklı olmayarak geçmeyecek miydi sanki?" (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[sıfat]
Pek çok, çok sayıda