İçinde baş olan 8 harfli 81 kelime var. İçerisinde BAŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında baş olan kelimeler listesine ya da Sonu baş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A B Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BAŞ
2 Harfli Kelimeler
AB, AŞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAŞARTMA
- ...
- BAŞVURMA
-
-
[isim]
Başvurmak işi, müracaat
- "Bunu sağlamak için her çareye başvurması bundandır." (Haldun Taner)
-
[isim]
Başvurmak işi, müracaat
- BAŞBAYAN
-
-
[isim]
Devlet büyüklerinin eşi
-
[isim]
Devlet büyüklerinin eşi
- BAŞMÜDÜR
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
En üst düzeydeki müdür
-
[isim]
En üst düzeydeki müdür
- BAŞYEMEK
-
-
[isim]
Geleneksel Türk mutfağında çorbadan sonra gelen en önemli yemek
-
[isim]
Geleneksel Türk mutfağında çorbadan sonra gelen en önemli yemek
- BAŞLIKLI
-
-
[sıfat]
Başlığı olan
- "Kırmızı önlüklü, siyah başlıklı kadınlar..." (Ömer Seyfettin)
-
Başlığı olan, antetli, anteti olan (yazı, kâğıt vb.)
-
[sıfat]
Başlığı olan
- ÇERİBAŞI
-
-
[isim]
Alay beyi
-
Çingene topluluklarının başı
- "Çok iyi giyinmiş ve süslenmiş bir çeribaşının yanında, yalın ayak, pis gömlekli bir baldırı çıplak gidiyor ve çeribaşı ile senli benli görüşüyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Alay beyi
- BAŞLATIŞ
-
-
[isim]
Başlatma işi veya biçimi
-
[isim]
Başlatma işi veya biçimi
- BAŞKADIN
- ...
- BAŞŞEHİR
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Başkent
-
[isim]
Başkent
- BAŞFİYAT
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
En iyi ürün için belirlenen fiyat
-
[isim]
En iyi ürün için belirlenen fiyat
- BAŞHAKEM
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Yarışmayı veya oyunu yöneten hakemlerin başı, başyargıcı
-
[isim]
Yarışmayı veya oyunu yöneten hakemlerin başı, başyargıcı
- BAŞMEKAN
- ...
- BAŞARMAK
-
-
[-i]
Bir işi istenilen biçimde bitirmek, muvaffak olmak
- "Yüzünde zor bir işi başarmış adamın sevinci vardı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Bir işi istenilen biçimde bitirmek, muvaffak olmak
- BAŞBAKAN
-
-
[isim]
Hükûmetin ve Bakanlar Kurulunun başı, kabinenin başı, başvekil
-
[isim]
Hükûmetin ve Bakanlar Kurulunun başı, kabinenin başı, başvekil
- BAŞPOLİS
- ...
- BAŞLAMAK
-
-
[-e]
Bir işe girişmek, harekete geçmek
- "Şairliğe on sekiz yaşında gazel ve rubailerle başlamıştı." (Haldun Taner)
- "Gene başlama!"
-
[nsz]
Çalışır, işler, yürür duruma girmek
- "Bundan başka evlenme hayatı da oldukça başarılı başladı." (Halide Edip Adıvar)
-
Olmak, oluşmak, ortaya çıkmak, doğmak
- "Şiirimiz milletimizin Anadolu'daki teşekkülü ile başlar." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Görünmek
- "Kasabanın kenar mahallelerinden sonra bir mezarlık başlardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Etkisini göstermek
- "Kış başlarken yapraklar döküldü." (Cahit Uçuk)
-
Hoş olmayan bir davranışa koyulmak
- "Etraftaki çocuklar gene arsızlanmaya başladılar." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-e]
Bir işe girişmek, harekete geçmek
- BAMBAŞKA
-
-
[sıfat]
Büsbütün başka, apayrı, değişik, farklı
- "İş önlüğü ile baş örtüsünü çıkardı mı bambaşka bir insan oluyordu." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Büsbütün başka, apayrı, değişik, farklı
- BÜYÜKBAŞ
-
-
[isim]
Sığır, manda vb. kasaplık hayvanlara verilen genel ad
-
[isim]
Sığır, manda vb. kasaplık hayvanlara verilen genel ad
- DEMİRBAŞ
-
-
[isim]
Bir yerde kullanılan, bir yere kayıtlı olan, bir görevliden öbürüne teslim edilen dayanıklı eşya
- "Bu masalar demirbaştır."
-
[sıfat]
Bu nitelikte olan
- "Demirbaş gereç. Demirbaş dolap."
-
[sıfat]
Bir yerin eskisi, emektarı olan (kimse)
- "Gerçi Celile'nin ailesi içinde doğup büyümüş Huriye diye demirbaş bir evlatlığımız vardır." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir yerde kullanılan, bir yere kayıtlı olan, bir görevliden öbürüne teslim edilen dayanıklı eşya