İçinde bas olan 7 harfli 27 kelime var. İçerisinde BAS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bas olan kelimeler listesine ya da Sonu bas ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A B S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BAS
2 Harfli Kelimeler
AB, AS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BASAKLI
-
-
[sıfat]
Merdiveni olan
-
[sıfat]
Merdiveni olan
- LİBASLI
- ...
- BASKILI
-
-
[sıfat]
Baskısı olan
-
[sıfat]
Baskısı olan
- ALBASTI
-
-
[isim]
Doğum sırasında temizliğe dikkat edilmemesi yüzünden lohusanın tutulduğu ateşli hastalık, lohusa humması, albasma
- "Ferit kederinden bir lohusanın albastı olamayacağını söyleyemedi." (Peyami Safa)
-
[isim]
Doğum sırasında temizliğe dikkat edilmemesi yüzünden lohusanın tutulduğu ateşli hastalık, lohusa humması, albasma
- BASİRET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğru görüş, uzağı görüş, seziş, uyanıklık, anlayış, kavrayış, dikkat, sağgörü, önsezi
- "Kanal'ı müdafaa edenler, yüz millik cephe üzerinde çok basiretle vazife görmeye mecbur idiler." (Falih Rıfkı Atay)
- "Bazen en mahir canilerin bile böyle mühim nisyanlarda bulunacak kadar basiretleri bağlanır." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Doğru görüş, uzağı görüş, seziş, uyanıklık, anlayış, kavrayış, dikkat, sağgörü, önsezi
- BASKICI
-
-
[isim]
İşlenecek kumaşlar üzerine kalıplara resim basan kimse
-
Matbaacılıkta baskı işlerini yapan kimse
-
Kısıtlayıcı
-
[isim]
İşlenecek kumaşlar üzerine kalıplara resim basan kimse
- İLTİBAS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birbirine çok benzeyen iki şeyin karışması, andırışma
-
[isim]
Birbirine çok benzeyen iki şeyin karışması, andırışma
- BASARNA
-
-
[isim]
Bir cismin bir yanını kaldıraçla yükseltme işi
-
Dalyanın kapak yeri
-
[isim]
Bir cismin bir yanını kaldıraçla yükseltme işi
- BABASIZ
-
-
[sıfat]
Yetim
-
[sıfat]
Yetim
- AKBASMA
-
-
[isim]
Katarakt
-
[isim]
Katarakt
- BASTİKA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir yelken serenine veya herhangi bir ağaca açılan delik
-
[isim]
Bir yelken serenine veya herhangi bir ağaca açılan delik
- ÇABASIZ
-
-
[sıfat]
Çaba göstermeyen, çabalamayan (kimse)
-
[zarf]
Çaba göstermeden, çabalamadan
-
[sıfat]
Çaba göstermeyen, çabalamayan (kimse)
- BASILIŞ
-
-
[isim]
Basılma işi veya durumu
-
[isim]
Basılma işi veya durumu
- BASILMA
-
-
[isim]
Basılmak işi
-
[isim]
Basılmak işi
- BASAMAK
-
-
[isim]
Bir yere çıkarken veya bir yerden inerken basılan ve art arda gelen, birbirine belirli aralıkları olan düz yüzeylerden her biri
- "Koşarak basamaklara yürüdü, merdivenleri bir solukta çıktı." (Peyami Safa)
-
Derece, aşama, kerte, evre
-
Bir amaca ulaşmak için yararlanılan kişi, durum veya yer
- "Bunlar memleketin edebiyat tarihinde beni yavaş yavaş yükselten birer basamak." (Halide Edip Adıvar)
-
Ondalık sayı sisteminde bir sayının sağdan sola doğru rakamlarının derecelerine göre her birinin bulunduğu yer, hane
- "Onlar basamağı. Yüzler basamağı."
-
Bir tam denklemde bulunan bilinmeyenin en yüksek kuvveti
-
[isim]
Bir yere çıkarken veya bir yerden inerken basılan ve art arda gelen, birbirine belirli aralıkları olan düz yüzeylerden her biri
- HABASET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kötülük, alçaklık
- "Senin ne habasetlere kadir olduğunu ben bilirim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Kötülük, alçaklık
- BASURLU
-
-
[sıfat]
Basuru olan, hemoroitli
-
[sıfat]
Basuru olan, hemoroitli
- İKTİBAS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ödünç alma
-
Alıntı
-
[isim]
Ödünç alma
- URBASIZ
- ...
- BASMACI
-
-
[isim]
Basma yapan veya satan kimse
-
Pamuklu, tülbent vb. üzerine kalıpla desen basan kimse
-
Bohça ile köylerde eşya satan kadın, bohçacı
-
[isim]
Basma yapan veya satan kimse