İçinde bare olan 12 kelime var. İçerisinde BARE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bare olan kelimeler listesine ya da Sonu bare ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KABARECİLİK
MÜBAREKLİK
BARETLİK, İTİBAREN, KABARECİ, MÜBAREZE
MÜBAREK
İBARET, KABARE
BAREM, BARET, İBARE
A B E R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ABE, BAR, BRE, RAB
2 Harfli Kelimeler
AB, AR, BE, ER, RA, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KABARECİLİK
-
-
[isim]
Kabare işletme veya kabarede oynama işi
-
[isim]
Kabare işletme veya kabarede oynama işi
- MÜBAREKLİK
- ...
- BARETLİK
- ...
- KABARECİ
-
-
[isim]
Kabare oyuncusu
- "Şu üç delikanlı bugün gerçekten Avrupa klası birer kabareci olma yolundadır." (Haldun Taner)
-
[isim]
Kabare oyuncusu
- İTİBAREN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
- ...-den başlayarak, ...-den sonra, ...-den beri
- "Babamın ölümünden itibaren size daima hak verdim." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
- ...-den başlayarak, ...-den sonra, ...-den beri
- MÜBAREZE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İki düşman taraftan çıkan birer kişinin çarpışması
-
[isim]
İki düşman taraftan çıkan birer kişinin çarpışması
- MÜBAREK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Verimli, bereketli
-
Kutlu, uğurlu, kutsal
- "Bunlar senin mübarek elini öpmeye geldiler." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Çok saygı duyulan
- "Mübarek yüzlü bir ihtiyar."
-
[ünlem]
Beğenilen, sevilen şeyler için söylenen bir söz
- "Mübarek, ne güzel yer."
-
Kızılan, şaşılan (kimse veya şey)
- "Ne de hafıza vardı mübarekte, neler de anlatmazdı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Verimli, bereketli
- KABARE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çeşitli gösterilerin yapıldığı eğlence yeri
-
Meyhane
-
[isim]
Çeşitli gösterilerin yapıldığı eğlence yeri
- İBARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Oluşan, meydana gelen
- "Gene hep beraber, bir iki parçadan ibaret bulaşıklarını yıkamaya oturdular." (Necati Cumalı)
- "Büyük önderin bize verdiği mükâfat bundan ibaret değildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Oluşan, meydana gelen
- İBARE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir düşünceyi anlatan bir veya birkaç cümlelik söz
- "Şu ibarelerin neresinde dilimizin şivesine uygunluk var?" (Ahmet Rasim)
-
[isim]
Bir düşünceyi anlatan bir veya birkaç cümlelik söz
- BAREM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Devlet memurlarının maaşlarının derece ve tutarlarını düzenleyen sistem ve çizelge
- "Bunların tek derdi barem basamaklarını aşarak bu mertebeye fırlayıvermekten ibarettir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Devlet memurlarının maaşlarının derece ve tutarlarını düzenleyen sistem ve çizelge
- BARET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Küçük takke, papaz takkesi
-
Bir tür süs iğnesi
-
İşçilerin başlarına giydikleri, metal veya plastikten yapılmış koruyucu başlık
-
[isim]
Küçük takke, papaz takkesi