İçinde avu olan 8 harfli 33 kelime var. İçerisinde AVU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında avu olan kelimeler listesine ya da Sonu avu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A U V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AV

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KAVURTMA

  1. [isim] Kavurtmak işi

TAVUKLAR

  1. [isim] Tavuksular takımının bir alt takımı

ÜSTÇAVUŞ

  1. [isim] Orduda astsubaylığın ikinci aşaması olan, çavuşla başçavuş arasındaki görevli

YAVUZELİ
...
YAVUZLUK

  1. [isim] Yavuz olma durumu, yavuzca davranış

SAVUŞMAK

  1. [nsz] Bulunduğu yerden aceleyle, gizlice veya dikkati çekmeden ayrılmak
    • "Hemen dükkâna koşuyorum, acele acele bir iki gazete alıp savuşuyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Yemek kotaracağım diye savuşup gitti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Hastalık veya başka kötü bir durum geçmek, iyileşmek

BAŞÇAVUŞ

  1. [isim] Astsubay başçavuş
    • "Başçavuş, kalabalığı dağıtmaya çalışan jandarmalara seslendi." (Necati Cumalı)
  2. Yeniçeri Ocağının çavuşu

KAVURMAÇ

  1. [isim] Kavrulmuş buğday

AVUTULUŞ

  1. [isim] Avutulma işi veya biçimi

ÇAVULDUR
...
AVUÇLAMA

  1. [isim] Avuçlamak işi

SAVURTUŞ

  1. [isim] Savurtma işi veya durumu
    • "Omuzlarına dalga dalga inen bal sarısı saçlarını, başının bir hareketiyle şöyle geriye savurtuşu, unutulur gibi miydi?" (Atilla İlhan)

SAVUNUCU

  1. Bir şeyi savunan kimse, müdafi
    • "Bu türlü hak savunucularının türlüsüyle karşılaştım hayatımda." (Necati Cumalı)
  2. Savunma oyuncusu

SAVUNMAK

  1. [-i] Herhangi bir saldırıya karşı koymak, saldırıya karşı korumak, müdafaa etmek
  2. Hareket veya düşünceyi söz ve yazı ile doğru, haklı göstermeye çalışmak
  3. Yapılan bir suçlamaya veya ithama karşı kendi haklı gösterecek sebepler ileri sürmek
  4. Bir kişiyi desteklemek, ona arka çıkmak
  5. Futbolda bir takım kendi kalesini korumak için oyun süresince çaba göstermek

KAVUŞTAK

  1. [isim] Nakarat

AVUTULMA

  1. [isim] Avutulmak işi

KAVUNİÇİ

  1. [isim] Pembeye çalan sarı renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan
    • "Kavuniçi gecelik."

LAVUKLUK
...
KAVUŞMAK

  1. [-e] Ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelmek, onu yeniden görmek
    • "Biz 1923'te bir Mustafa Kemal'e kavuşmasaydık, gelecek zamanlara doğru yollarımızı tıkayan aşılmaz setleri yıkamazdık." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişmek, onu elde etmek
    • "Vakitsiz kötürümleşen ruh, onun mucizesiyle ısındı, kımıldandı, doğruldu; bir sağlığa kavuşuyordu." (Ruşen Eşref Ünaydın)
  3. Katılmak
    • "Fırat ve Dicle gibi yan yana akıyorlar, sonra birbirine kavuşuyorlar." (Yahya Kemal Beyatlı)
  4. [nsz] Bir araya gelmek, birleşmek
    • "Ceketin önü kavuşmuyor."
  5. [nsz] Güneş batmak
  6. Varmak, ulaşmak

DALKAVUK

  1. [isim] Kendisine çıkar sağlayacak olanlara aşırı bir saygı ve hayranlık göstererek yaranmak isteyen kimse, şaklaban, yağcı, yalaka, yağdanlık, yalpak
    • "Bunları yaparken hiçbir zaman kendini dalkavuk vaziyetine düşürmez." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Saraylarda devlet büyüklerini nükteli sözlerle eğlendiren kimse

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü