İçinde atlı olan 9 harfli 20 kelime var. İçerisinde ATLI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında atlı olan kelimeler listesine ya da Sonu atlı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I L T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ALTI, ATIL, ATLI
3 Harfli Kelimeler
ALT, TAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AT, LA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İHTİYATLI
-
-
[sıfat]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek ölçülü davranan, önlem alan, sakıngan, ihtiyatkâr
- "Odaya girince ihtiyatlı hareket ederek parasını yatağın altına koydu." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Benim soyulmaya değer bir şeyim olduğu kimsenin aklına gelmezdi ama yine de ihtiyatlı davranmak lazımdı." (Halide Edip Adıvar)
- "Ona ihtiyatlı olmasını, cephede hayatını rastgele tehlikeye sokmamasını tembih ediyordu." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek ölçülü davranan, önlem alan, sakıngan, ihtiyatkâr
- HASILATLI
-
-
[sıfat]
Gelir getiren
-
Ürün veren
-
[sıfat]
Gelir getiren
- KONTRATLI
-
-
[sıfat]
Sözleşmeli
-
[sıfat]
Sözleşmeli
- HATTATLIK
-
-
[isim]
Hattat olma durumu
-
Hattat sanatı
-
[isim]
Hattat olma durumu
- TEMİNATLI
-
-
[sıfat]
Teminatı olan
-
[sıfat]
Teminatı olan
- MALUMATLI
-
-
[sıfat]
Bilgili
- "Namuslu, çalışkan ve oldukça malumatlı bir adamdı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Bilgili
- ŞATAFATLI
-
-
[sıfat]
Görkemli
- "Maksat debdebeli ve şatafatlı bir ömür sürmek değildir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Görkemli
- İLTİFATLI
-
-
[sıfat]
Yüze gülen, gönül alan
- "Naciye Hanım bu iltifatlı karşılanışa aynı hararetle mukabele etmedi." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Yüze gülen, gönül alan
- PATLICANİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Patlıcan rengi
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Patlıcan rengi
- BAHARATLI
-
-
[sıfat]
İçinde karabiber, karanfil, tarçın vb. maddeler bulunan, baharlı
- "Dumanlı dumanlı, sıcak sıcak, baharatlı köfteler..." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
İçinde karabiber, karanfil, tarçın vb. maddeler bulunan, baharlı
- İRTİBATLI
-
-
[sıfat]
Bağlantılı
-
[sıfat]
Bağlantılı
- İKTİSATLI
-
-
[sıfat]
Aşırı harcama yapmayan veya gerektirmeyen (kimse, şey), tutumlu
-
[sıfat]
Aşırı harcama yapmayan veya gerektirmeyen (kimse, şey), tutumlu
- AVUKATLIK
-
-
[isim]
Avukat mesleği
-
Avukatın yaptığı iş
-
Gereksiz, boş savunma
-
[isim]
Avukat mesleği
- HOYRATLIK
-
-
[isim]
Hoyrat olma durumu
- "Büyük çoğunluk artan hoyratlıkla orantılı olarak duygusallığını azaltıyor, giderek büsbütün yok ediyor." (Haldun Taner)
-
Hoyratça davranış
- "Yeni yetişmiş bir genç kız hoyratlığı ile üstüme saldırıyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Hoyrat olma durumu
- NAKARATLI
-
-
[sıfat]
Nakaratı olan
- "Keten helvacı, keten helvam nakaratlı bir türkü ile methederek satardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Nakaratı olan
- SİLİKATLI
- ...
- CELLATLIK
-
-
[isim]
Cellat olma durumu
-
Celladın görevi
-
Katı yüreklilik, zalimlik
-
[isim]
Cellat olma durumu
- İSTİDATLI
-
-
[sıfat]
Yetenekli
- "İnsanların büyük talihi yaşamaktan zevk almayan son derece istidatlı bir ruha sahip olarak bu dünyaya gelmeleridir." (Şevket Rado)
-
[sıfat]
Yetenekli
- ITTIRATLI
- ...
- KALAFATLI
- ...