İçinde arm olan 8 harfli 49 kelime var. İçerisinde ARM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında arm olan kelimeler listesine ya da Sonu arm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A M R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

RAM

2 Harfli Kelimeler

AM, AR, MA, RA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ARMADURA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Gemide direklere takılı halatları bağlamak için küpeştenin iç tarafında bulunan delikli ve çubuklu levha

KABARMAK

  1. [nsz] Ağırlığı artmadan hacmi büyümek
    • "Ekmek iyi kabardı."
  2. Yağışlardan veya kaynamaktan taşmaya yüz tutmak
    • "Çay birdenbire kabararak şosenin rampalarını aşar ve epeyce zararlara sebep olur." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Niceliği artmak, büyümek
    • "Masraf kabardı."
  4. Şişmek, genişlemek
    • "İhtiyarın zayıf damarları kabarmış kıllı elleri dizlerinin üstündeydi." (Peyami Safa)
  5. Hayvanların tüyleri dikilmek
  6. Kumaş üzerinde tüyler oluşmak, havlanmak
    • "Bu kumaş çabuk kabardı."
  7. Islanıp veya ısınıp yerinden kurtulmak
    • "Masanın kaplaması kabardı."
    • "Dolabın boyası kabardı."
  8. Deniz dalgalanmak, büyük dalgalar oluşmak
  9. Bulanmak
  10. Öfke, sevgi vb. duygular gittikçe güçlenmek
    • "Bu olayı duyunca delikanlının yüreği öç alma duygusuyla kabarır." (Necati Cumalı)
  11. [nsz] Kafa tutmak, öfkelenip üstüne yürüyecek gibi davranmak
  12. Böbürlenmek, gururlanmak
    • "Kumandan, atını şahlandırarak hurra hurra diye kendisini alkışlayan keyifli halka boyun kırarak kabarıyordu." (Ömer Seyfettin)

KARMAŞIK

  1. [sıfat] İçinde aynı cinsten birçok öge bulunan, birbirine az çok aykırı birçok şeyden oluşan, mudil
    • "Karmaşık bir sorun. Karmaşık bir düşünce."
  2. Çözeltide kendisini oluşturan parçalara iki yönlü olarak ayrışan (iyon veya birleşik), kompleks
  3. Ögelerinin veya gerekli işlemlerin sayısının çokluğu, çeşitliliği yüzünden anlaşılması, yapılması güç olan, komplike

MORARMAK

  1. [nsz] Mor bir renk almak
  2. Herhangi bir sıkıntı, darbe veya hastalıkla vücudun bir yeri mor renk almak
    • "Parça parça morarmış yüzüyle ateş püskürüyordu." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  3. Herhangi bir söz ve davranıştan bozulmak
  4. Mahcup olmak

ARMONİZE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Tamamlayıcı sesler eklenmiş (müzik parçası)

SARARMAK

  1. [nsz] Sarı olmak, rengi sarıya dönmek
    • "Her sabah ağaçların sararan yapraklarıyla pek güzel olan karşıki dağlara bakarak uyanıyorum." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Sokakları dolduran sayılmaz şapkaların zalimce, kurnaz ve namussuz gölgelerinde sararmış solmuş." (Ömer Seyfettin)
  2. Korku, üzüntü, coşku vb. sebeplerle yüzün rengi solmak
    • "Malı mülkü varken, hiçbir sıkıntısı yokken üzüntüsünden zayıflıyor, sararıp soluyordu." (Ömer Seyfettin)

BOZARMAK

  1. [nsz] Boz renge girmek
    • "Eski bozarmış çarşaf yatağın ortasında toplanmıştı." (Ayla Kutlu)
  2. Renk değiştirmek, rengi atmak

ARMONYUM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Harmonyum

ŞIMARMAK

  1. [nsz] Kendisine gösterilen sevgi ve saygıdan veya verilen değerden yüreklenerek yersiz ve aşırı davranışlarda bulunmak
    • "Şımardım, lakırtıyı senli benliye çevirip sordum." (Refik Halit Karay)

ARMUTLUK
...
PARMICAN

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Bir çeşit İtalyan peyniri

PARMAKLI

  1. [sıfat] Parmağı olan

JANDARMA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Yurt içinde genel güvenliği ve kamu düzenini korumakla görevli, yasa ve nizamların koyduğu hükümlerin yürütülmesini ve bunlara dayanan hükûmet emirlerinin yerine getirilmesini sağlayan silahlı askerî kuvvet
  2. Bu kuvvette görevli olan kimse
  3. [sıfat] Açıkgöz

KUBARMAK

  1. [nsz] Hindi veya güvercinin tüyleri kabarmak
  2. Çalımlı bir tavır takınmak

ZIBARMAK

  1. [nsz] Ölmek, gebermek
    • "Kulağından tutup atarız içeriye, zıbarana kadar kalır orada." (Tahsin Yücel)
  2. Uyumak, çok içip sızmak

YARMALIK

  1. [isim] Yarma yapmak için ayrılmış buğday vb

FARMASON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Mason
  2. [sıfat] Dinsiz, imansız

YAKARMAK

  1. [-e] Israrla istemek, yalvarmak
    • "Yalvarmak, yakarmak nafile bugün / Gözünün yaşına bakmadan gider." (Cahit Sıtkı Tarancı)
  2. Tanrı'ya içten yalvararak dua etmek, niyaz etmek

ARMUDİYE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Nazarlık olarak takılan armut biçimindeki altın

SARMAŞAN

  1. [sıfat] Sarılgan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü