İçinde ar olan 6 harfli 513 kelime var. İçerisinde AR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ar olan kelimeler listesine ya da Sonu ar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇARKLI
-
-
[sıfat]
Çarkı olan
-
[isim]
Her iki yanda birer çarkı bulunan vapur
-
[sıfat]
Çarkı olan
- KARELİ
-
-
[sıfat]
Karelere bölünmüş, üstünde kareleri olan, damalı, satrançlı
- "Oğlanlar, alacalı bulacalı kareli gömlekler giymişlerdi." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Karelere bölünmüş, üstünde kareleri olan, damalı, satrançlı
- ARICAK
- ...
- İLARYA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gümüş balığının küçüğü
-
[isim]
Gümüş balığının küçüğü
- OTARMA
-
-
[isim]
Otarmak işi veya durumu
-
[isim]
Otarmak işi veya durumu
- PARSEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İmar yasalarına göre ayrılıp sınırlanmış arazi parçası
-
[isim]
İmar yasalarına göre ayrılıp sınırlanmış arazi parçası
- PARTER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tiyatro, sinema vb. yerlerde, sahnenin bulunduğu ilk kat ve burada bulunan koltuklar
- "Parter, her sınıftan insanla hıncahınç dolu idi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Tiyatro, sinema vb. yerlerde, sahnenin bulunduğu ilk kat ve burada bulunan koltuklar
- TARTIL
-
-
[sıfat]
Tartıya dayanan
- "Tartıl çözümleme."
-
[sıfat]
Tartıya dayanan
- TAYYAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Uçucu
-
[sıfat]
Uçucu
- APARAT
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Herhangi bir aracın çeşitli amaçlarla kullanılmasını sağlayan parçaları
-
Araç gereç
-
[isim]
Herhangi bir aracın çeşitli amaçlarla kullanılmasını sağlayan parçaları
- TÜCCAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ticaret yapan, ticaretle uğraşan kimse, tacir
- "Ova köylerinde sözü geçen bir koyun tüccarı ile orada buluşacaktı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Ticaret yapan, ticaretle uğraşan kimse, tacir
- AKARCA
-
-
[isim]
Kemik veremi
-
Sürekli işleyen çıban, fistül
-
Küçük akarsu
-
Kaplıca
-
[isim]
Kemik veremi
- GADDAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Acıması olmayan, başkalarına haksızlık eden, merhametsiz, katı yürekli, insafsız davranan, kıyıcı
- "Onu sevenler, farkında olmadan acı, insafsız ve gaddar bir sevginin zindanı içinde eziyor, sıkıyor, boğuyorlardı." (Samiha Ayverdi)
-
[sıfat]
Acıması olmayan, başkalarına haksızlık eden, merhametsiz, katı yürekli, insafsız davranan, kıyıcı
- FARAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Diyelim ki, sayalım ki, tutalım ki, varsayalım ki
- "Faraza bendeniz beyefendi, ne ticaret yapabilirim ne memuriyet." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Diyelim ki, sayalım ki, tutalım ki, varsayalım ki
- FARİZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı buyruğu
- "Hac farizası."
-
Yapılması gerekli ödev, görev
-
Şeriata uygun bir biçimde mirasçılara düşen pay
-
[isim]
Tanrı buyruğu
- GARPÇI
- ...
- ARİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Eğreti, ödünç, ödünçleme
- "Öteden beriden ariyet de bir şeyler buluruz." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Belli bir taşınır malın kullanılmasının geri verilmek şartıyla bedelsiz olarak bir kimseye bırakılması
-
[isim]
Eğreti, ödünç, ödünçleme
- AYARLI
-
-
[sıfat]
Ayarlanmış, doğru çalışması sağlanmış, düzeltilmiş (saat, makine vb.)
-
Belirli bir ayarda olan (altın veya gümüş)
-
[sıfat]
Ayarlanmış, doğru çalışması sağlanmış, düzeltilmiş (saat, makine vb.)
- FANFAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bakır üflemeli çalgılardan oluşan orkestra
-
Bu orkestranın çaldığı tartımlı ve canlı parça
-
[isim]
Bakır üflemeli çalgılardan oluşan orkestra
- NAMDAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ünlü
-
[sıfat]
Ünlü