İçinde ar olan 6 harfli 513 kelime var. İçerisinde AR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ar olan kelimeler listesine ya da Sonu ar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KASARA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Geminin baş ve kıç tarafında, asıl güverteden yüksek olan kısa güverte
- "Baş kasarası, kıç kasarası."
-
[isim]
Geminin baş ve kıç tarafında, asıl güverteden yüksek olan kısa güverte
- ARPACI
-
-
[isim]
Arpa alan ve satan kimse
- "Bak, o şoförün yanında arpacı kumrusu gibi düşünen maarif müdürü beye." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Arpa alan ve satan kimse
- FARAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Diyelim ki, sayalım ki, tutalım ki, varsayalım ki
- "Faraza bendeniz beyefendi, ne ticaret yapabilirim ne memuriyet." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Diyelim ki, sayalım ki, tutalım ki, varsayalım ki
- ARASTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Çarşılarda veya alışveriş bölgelerinde aynı işi yapan esnafın bir arada bulunduğu bölüm
- "Belediye çavuşu çarşıyı ve arastaları dolaşmış, esnafa kepenk kapattırmıştır." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Çarşılarda veya alışveriş bölgelerinde aynı işi yapan esnafın bir arada bulunduğu bölüm
- KARATE
-
-
[isim]
Ayak ve yumruk vuruşları üzerine kurulu, Japon kökenli bir dövüş yöntemi
-
[isim]
Ayak ve yumruk vuruşları üzerine kurulu, Japon kökenli bir dövüş yöntemi
- OTOGAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Şehirler arası çalışan motorlu taşıtların yolcularını aldıkları ve indirdikleri yer, garaj
-
[isim]
Şehirler arası çalışan motorlu taşıtların yolcularını aldıkları ve indirdikleri yer, garaj
- YARDIM
-
-
[isim]
Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet
- "Bu, bir ricada bulunacak, bir yardım isteyecek sandı." (Memduh Şevket Esendal)
- "Kalkmasına yardım etmedikten başka ayaklarından sarılmış, bir defa da böyle sürümüştüm." (Refik Halit Karay)
- "Devlet yahut diğer kamu tüzel kişilerinden mali yardım gören haber ajansları hakkında da uygulanır." (Anayasa)
- "Mal sahibi Rafet Reis, ona epey yardımda bulunmuştu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir ülkeye bağış veya ödünç olarak verilen para ve ihtiyaç maddeleri
-
Etki
- "Otların üstünde, ağaçların yapraklarında kalan yağmur damlaları rüzgârın da yardımıyla öğleye kadar kurudu." (Necati Cumalı)
-
Bağış, iane
-
[isim]
Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet
- ALARMA
-
-
[isim]
Alarmak işi
-
[isim]
Alarmak işi
- ARKALI
-
-
[sıfat]
Arkası olan
-
Koruyanı, koruyucusu, dayanağı olan
- "Kadronun dört yüzden yukarısı masa başında bile oturmayan arkalıların." (Rıfat Ilgaz)
-
[sıfat]
Arkası olan
- ARMONİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İki veya daha çok sesin aynı anda kulağa hoş gelecek biçimdeki uyumu, harmoni
-
[isim]
İki veya daha çok sesin aynı anda kulağa hoş gelecek biçimdeki uyumu, harmoni
- MARABA
-
-
[isim]
Çiftçi
-
Çiftçilikte, toprağı işleyerek ürüne ortak olan kimse, ortakçı, ortak, yarıcı
-
[isim]
Çiftçi
- ONARIM
-
-
[isim]
Onarma işi, tamirat, tamir
- "Onarımı yeni bitmiş yapının önünde hayvanın dizginlerini tıpkı tıpkısına bir erkek gibi çekti." (Orhan Kemal)
- "Ondan sonra da birkaç kez onarım görmüştür." (Salâh Birsel)
-
Bir yapının, bir heykelin, bir resmin bozulmuş yerlerini yeniden yapma, ilk durumuna getirme, restore etme
-
[isim]
Onarma işi, tamirat, tamir
- KANARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kesimevi, mezbaha
-
[isim]
Kesimevi, mezbaha
- KANTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağırlık sıfırken yatay duran bir kaldıraç koluna dik olarak tutturulmuş bir ibrenin sapmasıyla kütleleri tartan araç
-
Tartılacak kütle alttaki çengele takıldığında sarmal bir yaya bağlı olan ve normal olarak sıfırı gösteren bir okun, yanlarda gösterilmiş ağırlık birimleri hizasına gelmesiyle kütle ağırlığını belirleyen bir tür tartı aleti, el kantarı
-
Baskül
-
56,452 kg ağırlığında veya kırk dört okkalık bir ağırlık ve sığa birimi
- "İki kantar kireç."
-
[isim]
Ağırlık sıfırken yatay duran bir kaldıraç koluna dik olarak tutturulmuş bir ibrenin sapmasıyla kütleleri tartan araç
- KARASU
-
-
[isim]
Çoğunlukla gözün iç basıncının çoğalmasıyla kendini gösteren, körlüğe sebep olabilen bir göz hastalığı, glokom
-
[isim]
Çoğunlukla gözün iç basıncının çoğalmasıyla kendini gösteren, körlüğe sebep olabilen bir göz hastalığı, glokom
- KARİNE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karışık bir iş veya sorunun anlaşılmasına, çözümlenmesine yarayan durum, ipucu
-
Belirti
-
[isim]
Karışık bir iş veya sorunun anlaşılmasına, çözümlenmesine yarayan durum, ipucu
- KOKART
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Asker şapkalarına takılan ve rengi uluslara göre değişen işaret
-
Belli bir topluluğa özgü olan işaret
-
[isim]
Asker şapkalarına takılan ve rengi uluslara göre değişen işaret
- ADALAR
- ...
- LOMBAR
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemi bordalarına, küpeştelerine açılan dörtgen biçiminde delik
-
[isim]
Gemi bordalarına, küpeştelerine açılan dörtgen biçiminde delik
- MUARIZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Karşı koyan, karşı çıkan
- "Dışarı çıktığında kulağında kalmış rivayetleri ileri sürerek muarızlarını iknaya çalıştı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Karşı koyan, karşı çıkan