İçinde ar olan 5 harfli 353 kelime var. İçerisinde AR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ar olan kelimeler listesine ya da Sonu ar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KOYAR
-
-
[isim]
İki akarsuyun birleştiği yer
-
[isim]
İki akarsuyun birleştiği yer
- MARTI
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Martıgillerden, çoğu beyaz renkte, eti yenmez, yüzücü, perde ayaklı deniz kuşlarının ortak adı (Larus)
-
[isim]
Martıgillerden, çoğu beyaz renkte, eti yenmez, yüzücü, perde ayaklı deniz kuşlarının ortak adı (Larus)
- VAROŞ
-
Kelime Kökeni : Macarca
-
[isim]
Kent veya kasabada dış mahalle
- "Bütün kasabanın varoşları boyunca kıvrıla kıvrıla akıp giden bu çaya, ben yakın bir ilgiyle bağlıydım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Kent veya kasabada dış mahalle
- ARAMA
-
-
[isim]
Aramak işi, taharri
-
Saklanan sanığın ve suç belgelerinin elde edilmesi için bir kimsenin evinde, iş yerinde, üzerinde veya eşyasında yapılan araştırma işlemi
-
[isim]
Aramak işi, taharri
- KARAF
- ...
- PAZAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Satıcıların belirli günlerde mallarını satmak için sergiledikleri belirli geçici yer
- "Perşembe pazarı. Salı pazarı."
-
Belli bir şeyin satıldığı yer
- "Balık pazarı."
-
Alım satım, alışveriş
- "Allah hayırlı pazar versin."
-
Haftanın birinci günü, cumartesi ile pazartesi arasındaki gün
- "Ertesi gün pazardı, öğleye kadar tembellik edersiniz." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Satıcıların belirli günlerde mallarını satmak için sergiledikleri belirli geçici yer
- VARIŞ
-
-
[isim]
Varma durumu veya biçimi
-
Çabuk kavrayış, anlayış, güçlü seziş, irfan
-
Bir yarışın son bulduğu yer, finiş
-
[isim]
Varma durumu veya biçimi
- YARIŞ
-
-
[isim]
Yarışma
- "Bunlardan kaç babayiğit bu ölüm yarışını göze alabilir?" (Tarık Buğra)
- "Vapurla yarış eden yunuslara güler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yarışma, rekabet
-
[isim]
Yarışma
- KARLI
-
-
[sıfat]
Üstünde kar bulunan
- "Karlı dağ."
-
Kar yağan
- "Karlı hava."
-
[sıfat]
Üstünde kar bulunan
- VAKAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ağırbaşlılık
- "Hepsi temiz, hepsi yeni giyinmiş askerin vakarı, efendiliği üstlerinden akıyor." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Ağırbaşlılık
- MARDA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Iskarta mal
-
[isim]
Iskarta mal
- HARAÇ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yerden, bir kimseden zorbalıkla alınan para
-
Osmanlı Devleti'nde Müslüman olmayanların devlete ödemekle yükümlü oldukları vergi
-
Osmanlı Türklerinde genellikle toprak sahiplerinden devletçe alınan vergi
-
[isim]
Bir yerden, bir kimseden zorbalıkla alınan para
- ARDIÇ
-
-
[isim]
Servigillerden, güzel kokulu yapraklarını kışın da dökmeyen, yuvarlak kara yemişleri ilaç olarak kullanılan bir ağaççık (Juniperus)
-
[isim]
Servigillerden, güzel kokulu yapraklarını kışın da dökmeyen, yuvarlak kara yemişleri ilaç olarak kullanılan bir ağaççık (Juniperus)
- BARİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Baryum oksit (BaO) veya baryum hidroksit Ba(OH)2
-
[isim]
Baryum oksit (BaO) veya baryum hidroksit Ba(OH)2
- DİYAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ülke
- "Bir gün dedim ki istemem artık ne yer ne yâr / Çıktım sürekli gurbete gezdim diyar diyar." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Dünya
- "Arkamda başka bir diyar, sıkıntı, ıstırap ve kudret diyarı var." (Halide Edip Adıvar)
-
Bazı nitelik veya değerleri taşıyanların çok bulunduğu yer, yurt
-
[isim]
Ülke
- HASAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Herhangi bir olayın yol açtığı kırılma, dökülme, yıkılma gibi zarar
- "Yağmur yollarda hasara yol açtı. Deprem çok hasar yaptı."
- "Bir lokomotifle iki vagon hasara uğramışlar." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Herhangi bir olayın yol açtığı kırılma, dökülme, yıkılma gibi zarar
- MARKA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Resim veya harfle yapılan işaret
-
Bilet, para yerine kullanılan metal veya başka şeyden parça
-
Bir ticari malı, herhangi bir nesneyi tanıtmaya, benzerinden ayırmaya yarayan özel ad veya işaret
-
Tanınmış ürün, saygın kişi vb
-
[isim]
Resim veya harfle yapılan işaret
- YULAR
-
-
[isim]
Bir yere bağlamak veya çekerek götürmek için hayvanın başlığına veya tasmasına bağlanan ip
- "Papaz beygirin yularını çekti." (Ömer Seyfettin)
- "O da sana er geç yuları takar, benden beter olursun." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir yere bağlamak veya çekerek götürmek için hayvanın başlığına veya tasmasına bağlanan ip
- AVARE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
İşsiz, işsiz güçsüz, başıboş, aylak
- "Avare insanlar."
- "Aşkıyla avare olduğum komşu güzeli." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[sıfat]
İşsiz, işsiz güçsüz, başıboş, aylak
- KÜRAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güney Amerika yerlilerinin oklarına sürdükleri bitkisel zehir
-
[isim]
Güney Amerika yerlilerinin oklarına sürdükleri bitkisel zehir