İçinde ans olan 6 harfli 31 kelime var. İçerisinde ANS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ans olan kelimeler listesine ya da Sonu ans ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A N S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
NAS, SAN
2 Harfli Kelimeler
AN, AS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SANSAR
-
-
[isim]
Postları değerli türlü etçil hayvanların ortak adı (Martes martes)
- "Ağaç sansarı. Kaya sansarı."
-
[isim]
Postları değerli türlü etçil hayvanların ortak adı (Martes martes)
- ROMANS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sekiz hecelik dizelerden oluşmuş bir İspanyol şiir türü
-
Şarkı türünde ve piyano için hazırlanmış, genellikle kıtalar biçiminde beste
-
[isim]
Sekiz hecelik dizelerden oluşmuş bir İspanyol şiir türü
- KANSIZ
-
-
[sıfat]
Kanı olmayan
-
Kan dökmeden yapılan
- "Kansız ihtilal."
-
Kanı az olan, çok kan kaybetmiş olan, anemik
-
Duygusuz ve korkak
-
[sıfat]
Kanı olmayan
- FAYANS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan, bir yüzü sırlı ve türlü desenlerle bezenmiş, pişmiş balçıktan levha
-
[isim]
Duvarları kaplayıp süslemek için kullanılan, bir yüzü sırlı ve türlü desenlerle bezenmiş, pişmiş balçıktan levha
- FİNANS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Para, mal
-
Mali işler
-
[isim]
Para, mal
- DANSÇI
-
-
[isim]
Dans eden kişi
-
Dansı meslek edinen kişi
-
[isim]
Dans eden kişi
- BİZANS
- ...
- RÖLANS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Poker vb. oyunlarda konuşmadan önce zaman kazanmak veya sürülmüş olan parayı artırmak için söylenen söz
-
[isim]
Poker vb. oyunlarda konuşmadan önce zaman kazanmak veya sürülmüş olan parayı artırmak için söylenen söz
- BALANS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Denge
-
[isim]
Denge
- DANSLI
-
-
[sıfat]
Dansı olan, dans edilen
- "Bizim bakanlığın danslı bir yemeği var, tek kişilik bir davetiye verdiler." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Dansı olan, dans edilen
- ALYANS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Nişan yüzüğü
-
[isim]
Nişan yüzüğü
- DANSÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş erkek
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş erkek
- NANSUK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir cins ince, sık dokunmuş patiska
- "Annesine gelince şu anda nansuk üzerine pembe pamukaki ile fisto yapmakta." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir cins ince, sık dokunmuş patiska
- ÇANSIZ
-
-
[sıfat]
Çanı olmayan
-
[sıfat]
Çanı olmayan
- SANSÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Her türlü yayının, sinema ve tiyatro eserinin hükûmetçe önceden denetlenmesi işi, yayın ve gösterilmesinin izne bağlı olması, sıkı denetim
-
Denetleme işini yapan kurul
-
[isim]
Her türlü yayının, sinema ve tiyatro eserinin hükûmetçe önceden denetlenmesi işi, yayın ve gösterilmesinin izne bağlı olması, sıkı denetim
- KANSER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz olarak bölünüp çoğalmasıyla beliren kötü urların yol açtığı hastalık, amansız hastalık, incitmebeni, dokunmabana
- "Doktorlar, kendisinde ilerlemiş bir kanser bulmuşlardır." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Bir organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz olarak bölünüp çoğalmasıyla beliren kötü urların yol açtığı hastalık, amansız hastalık, incitmebeni, dokunmabana
- TANSIK
-
-
[isim]
İnsan aklının alamayacağı, şaşırtıcı, olağanüstü olay, mucize
- "Bir gün Oğuz Atay'ın bir tansık gibi edebiyatımızdan geçtiğini kavrayacağız." (Selim İleri)
-
[isim]
İnsan aklının alamayacağı, şaşırtıcı, olağanüstü olay, mucize
- CANSIZ
-
-
[sıfat]
Canını yitirmiş, ölmüş
- "Cansız bir kuş."
-
Canlı olmayan (varlık), camit
-
[zarf]
Güçsüz, mecalsiz bir biçimde
- "Nil'in deminden beri avucumun içinde cansız duran eli kımıldadı, parmaklarımı sıkıyor." (Refik Halit Karay)
-
İlgi uyandırmayan, sönük
- "Cansız bir anlatış."
-
Durgun
- "Bu yıl buğday piyasası biraz cansız."
-
[sıfat]
Canını yitirmiş, ölmüş
- MANSIP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Makam, yüksek memuriyet
- "Paraya, pula, mevkiye, mansıba hiç mi hiç önem vermez." (Haldun Taner)
-
[isim]
Makam, yüksek memuriyet
- ANSIMA
- ...