İçinde anmak olan 9 harfli 112 kelime var. İçerisinde ANMAK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında anmak olan kelimeler listesine ya da Sonu anmak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A A K M N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
AKMAN, ANMAK, KAMAN, KANMA
4 Harfli Kelimeler
AKMA, AMAN, ANAM, ANKA, ANMA, KAMA, KANA, MANA
3 Harfli Kelimeler
AKA, AMA, ANA, KAM, KAN, NAM
2 Harfli Kelimeler
AK, AM, AN, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YAŞLANMAK
-
-
[nsz]
Yaşı ilerlemek, ihtiyarlamak
- "Allahın takdiri bilinmez ama ben seni hayli yaşlanmış görüyorum." (Tarık Buğra)
-
[nsz]
Yaşı ilerlemek, ihtiyarlamak
- HOŞLANMAK
-
-
[-den]
Hoşuna gitmek, hoş bulmak, hazzetmek, sevmek
- "Bilirsiniz ki ben, politika işlerinden hiç hoşlanmam." (Burhan Felek)
-
[-den]
Hoşuna gitmek, hoş bulmak, hazzetmek, sevmek
- BOLLANMAK
-
-
[nsz]
Bol duruma gelmek, genişlemek
-
[nsz]
Bol duruma gelmek, genişlemek
- ARALANMAK
-
-
[-den]
Biraz açılmak, aralık olmak
- "Dana Efendi can havliyle aralanmış kapıdan fırladı." (Ömer Seyfettin)
-
Gitmek, uzaklaşmak, yanından ayrılmak
-
[-den]
Biraz açılmak, aralık olmak
- BALLANMAK
-
-
[nsz]
Bal bulaşmak, bal sürülmek
-
Tatlılaşmak, tatlanmak, olgunlaşmak
- "Meyveler onun için çoğalıyor, ballanıyor." (Refik Halit Karay)
-
[nsz]
Bal bulaşmak, bal sürülmek
- YOLLANMAK
-
-
[nsz]
Yollama işi yapılmak, gönderilmek
-
Bir yere gitmeye başlamak, yürümek
- "Arkadaşlarıyla buluştuğu pastaneye yollandı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[nsz]
Yollama işi yapılmak, gönderilmek
- ŞAHLANMAK
-
-
[nsz]
At, ön ayaklarını yerden keserek arka ayakları üstünde durmak, şaha kalkmak
- "Altımdaki beygir acı acı kişneyerek şahlanır gibi oldu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Taşkınlık göstermek, coşmak, kükremek
- "Gösterdiğimiz kahramanlıklar, harp meydanlarında asırlarca şahlanmış Türk yiğitliği kendilerine layık olacağı kadar yazılabilmiş değildir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Parlamak, ışıldamak
- "Zifirî siyah üstüne iki tane açık, iki tane de orta koyulukta dört renk serpildi mi gözlerimiz derhâl şahlanıyor." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[nsz]
At, ön ayaklarını yerden keserek arka ayakları üstünde durmak, şaha kalkmak
- ÇALKANMAK
-
-
[nsz]
Çalkama işine konu olmak
-
Deniz, göl dalgalanmak
- "Bu loş ve serin salonların altında Haliç'in denizliğini unutmuş, uslu suyu çalkanır." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Coşmak
-
Haber, söylenti herkesin ağzında dolaşmak
-
Coşkunluk, hareketlilik içinde bulunmak
- "Herkes, her şey bir bahar sevinci içinde çalkanır durur." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Çalkama işine konu olmak
- GAMLANMAK
-
-
[nsz]
Tasalanmak, üzüntü duymak, kaygılanmak
-
[nsz]
Tasalanmak, üzüntü duymak, kaygılanmak
- ZIHLANMAK
-
-
[nsz]
Zıhlamak işi yapılmak
-
[nsz]
Zıhlamak işi yapılmak
- KAVRANMAK
-
-
[nsz]
Kavrama işi yapılmak
-
[nsz]
Kavrama işi yapılmak
- BOKLANMAK
-
-
[nsz]
Kötü bir duruma gelmek, pislenmek
-
[nsz]
Kötü bir duruma gelmek, pislenmek
- YAYLANMAK
-
-
[nsz]
Yaylar üzerinde hareket etmek
-
Bacakları dizden esneterek yay üzerindeymiş gibi sallanmak
- "Bu sefer Ömer, bacaklarının üstünde yaylanarak dövüşe hazır, cevap vermiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çekilip gitmek
-
[nsz]
Yaylar üzerinde hareket etmek
- KIVRANMAK
-
-
[nsz]
Ağrı, sancı gibi bedensel veya korku, heyecan gibi ruhsal nedenlerle vücut eğilip bükülmek
- "Hasta, yorganın altında biraz kıvranarak devam etti." (Peyami Safa)
-
Acı çekmek, üzülmek
- "Yıllardan beri düşmanların eline düşmüş olan bu kıymetli vatanın sönmez matemlerini tutar, elemler içinde kıvranmaktan acı bir haz duyarım." (Ömer Seyfettin)
-
Bir şeye çok gereksinim duymak
- "Su, su diye kıvrandı."
-
[nsz]
Ağrı, sancı gibi bedensel veya korku, heyecan gibi ruhsal nedenlerle vücut eğilip bükülmek
- KAPLANMAK
-
-
[-le]
Kaplama işi yapılmak
-
[-le]
Kaplama işi yapılmak
- BAYLANMAK
-
-
[nsz]
Nazlanmak, şımarmak
-
[nsz]
Nazlanmak, şımarmak
- LIĞLANMAK
-
-
[nsz]
Üstünde lığ birikmek
-
[nsz]
Üstünde lığ birikmek
- PAYLANMAK
-
-
[nsz]
Paylama işi yapılmak
-
[nsz]
Paylama işi yapılmak
- POTLANMAK
-
-
[nsz]
Pot yapmak, potu olmak, kıvrımı olmak
-
[nsz]
Pot yapmak, potu olmak, kıvrımı olmak
- ULULANMAK
-
-
[nsz]
Ululama durumunda olmak
-
[nsz]
Ululama durumunda olmak