İçinde ane olan 6 harfli 32 kelime var. İçerisinde ANE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ane olan kelimeler listesine ya da Sonu ane ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A E N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AN, EN, NE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ECZANE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İlaçların yapıldığı ve satıldığı yer

BİGANE
...
FLANEL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Keten ve yünden dokunan kumaş
    • "Eve gelince sokak elbiselerini, yumuşak Fransız flanelinden yapılma ev elbiseleriyle değiştirirdi." (Cahit Uçuk)

TERANE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ezgi, makam, nağme
  2. Çok tekrarlandığından usanç verici bir durum alan söz
    • "Bu teraneleri çok işittik. Gece o terane. Araboğlu, Araboğlu, ayakları Şam'a doğru diye bir teranedir tutturuyorlardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

NİŞANE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ateşli silahlarda hedefin uzaklığına ve bulunduğu yerin yüksekliğine göre namluya gereken yükseliş açısını veren, silahı bu hedefe doğrultmaya yarayan alet
  2. Hedef
  3. Eser, iz, belirti
    • "Toprak üzerinden nişaneleri kaldırmak ilim karşısında maziyi unutturmaz." (Yahya Kemal Beyatlı)

CANEVİ

  1. [isim] Kalbin altındaki bölge
    • "Yazın susamışken birdenbire bir soğuk su içtiniz mi bir sancı, bir ağırlık oturuverir; öyle bir şey oturdu canevime." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Zeki bakışı, hınzır nükteleriyle beni canevinden vurmaktan geri kalmadı." (Tomris Uyar)
  2. En duyarlı yer, yürek
    • "Bir çift göz istiyorum, canevimi görecek." (Behçet Kemal Çağlar)

EFSANE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Eski çağlardan beri söylenegelen, olağanüstü varlıkları, olayları konu edinen hayalî hikâye, söylence
  2. Gerçeğe dayanmayan, asılsız söz, hikâye vb
    • "Hamdi'nin hayatına dair uydurulmuş efsanelerden birisi de onun müthiş bir aşk yüzünden bu hâle geldiğidir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

MEYANE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Çorba vb. yiyeceklere lezzet kazandırmak için un ve yağla yapılan sos

YEGANE
...
PANELİ
...
NANELİ

  1. [sıfat] Nanesi olan
  2. İçinde nane ruhu olan

ANEMON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Dağ lalesi

MANEVİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Görülmeyen, duyularla sezilebilen, soyut, ruhani, tinsel, maddi karşıtı

PLANET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Gezegen

KANEPE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Birkaç kişinin oturabileceği genişlikte koltuk, çekyat
    • "Kanepe ile koltuklardan ikisini indirir, aşağıya çekidüzen veririz." (Refik Halit Karay)

KAŞANE
...
İHANET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hıyanet, hainlik
    • "Nerede sadakat beklersek orada ihanete uğrarız." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Evlilikte, sevgide aldatma, sadakatsizlik
  3. Gerektiğinde yardımda bulunmama, bir kimsenin güvenini yok etme

BAHANE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir şeyin gerçek sebebi gizlenerek ileri sürülen uydurma sebep
    • "Alışveriş bahanesiyle acaba çıkıp bir dolaşsam mı?" (Atilla İlhan)
    • "Yalnız kalmak için bahaneler arayan sendin." (Peyami Safa)
    • "Yazmıyor, okumuyor, gözünün ağrısını, parmaklarının ağrısını, romatizmasını bahane ediyordu." (Ömer Seyfettin)

HANEFİ
...
HANELİ

  1. [sıfat] Herhangi bir sayıda evi olan
  2. Herhangi bir sayıda hanesi olan
    • "Beş haneli bir sayı."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü