İçinde andı olan 9 harfli 18 kelime var. İçerisinde ANDI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında andı olan kelimeler listesine ya da Sonu andı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D I N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ANI
2 Harfli Kelimeler
AD, AN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YANDIRMAK
-
-
[-i]
Yanmasına sebep olmak, yakmak
-
[-i]
Yanmasına sebep olmak, yakmak
- ŞAMANDIRA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Halkalarına tekne bağlamak için limanda demirlenmiş olan, içi boş, her yanı kapalı, çoğunlukla metalden yapılan fıçı vb., yüzer top
-
Denizde yol göstermeye, bir tehlikeyi veya geçiş yolunu haber vermeye yarayan yüzer cisim
-
Kapama düzenini sağlayan, metal veya plastikten yapılmış, suda yüzen top
-
Kandilde fitili tutmak için yağda yüzen telli mantar düzeni
-
[isim]
Halkalarına tekne bağlamak için limanda demirlenmiş olan, içi boş, her yanı kapalı, çoğunlukla metalden yapılan fıçı vb., yüzer top
- ABANDIRMA
-
-
[isim]
Abandırmak işi
-
[isim]
Abandırmak işi
- MUSANDIRA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Evlerde yatak yorgan konulan yer, yüklük
- "Ocağın soluna gelen alçak musandıraya el yordamıyla çıktı. Büyük bir ayı pöstekisinden ibaret olan yatağına uzandı." (Ömer Seyfettin)
-
Mutfakta yüksek ve geniş raf
-
[isim]
Evlerde yatak yorgan konulan yer, yüklük
- İNANDIRMA
-
-
[isim]
İnandırmak işi
-
[isim]
İnandırmak işi
- SANDIRMAK
-
-
[-i]
Sanmasına sebep olmak, zannettirmek
- "Kendisini ona yaklaşmış, onunla baş başa kalmış sandıran tenhalığa sevindi." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Sanmasına sebep olmak, zannettirmek
- ANDIRIŞMA
-
-
[isim]
Analoji
-
İltibas
-
[isim]
Analoji
- USANDIRMA
-
-
[isim]
Usandırmak işi
-
[isim]
Usandırmak işi
- MANDIRACI
-
-
[isim]
Mandıra işleten kimse
- "Yalnız kendi korucuları, kolcuları, çobanları, mandıracıları silahlıydı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Mandıra işleten kimse
- UTANDIRMA
-
-
[isim]
Utandırmak işi
-
[isim]
Utandırmak işi
- USANDIRIŞ
- ...
- UYANDIRMA
-
-
[isim]
Uyandırmak işi
-
Anıları zihinde yeniden canlandırma
-
[isim]
Uyandırmak işi
- ATANDIRMA
- ...
- KANDIRMAK
-
-
[-i]
Kanmasını sağlamak, inandırmak, ikna etmek
- "Bu arkadaşları da ben kandırdım." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Aldatmak
- "Kızcağızı yaşadığı muhitteki sabıkalılar kandırarak bir şebekeye sokmuş." (Refik Halit Karay)
-
İçme, yeme isteğini karşılamak
-
[-i]
Kanmasını sağlamak, inandırmak, ikna etmek
- BANDIRMAK
-
-
[-i]
Banmak
-
Üzüm salkımlarını, inciri çabuk kuruması ve renginin parlak olması için küllü veya potaslı ılık suya daldırıp çıkarmak
-
[-i]
Banmak
- UYANDIRIŞ
- ...
- BANDIRALI
-
-
[sıfat]
Bandırası olan
- "İtalyan bandıralı gemiler ağızlarına kadar yüklü giderler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Bandırası olan
- ÇOKTANDIR
- ...