İçinde an olan 4 harfli 82 kelime var. İçerisinde AN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında an olan kelimeler listesine ya da Sonu an ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

URAN

  1. [isim] Teknik, sanayi, endüstri

JANR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tarz
    • "1925'te onu, sonraları bilhassa hikâyelerinde kullanılacağı bir janrın, korkunun şairi olarak görüyoruz." (Zeki Ömer Defne)
  2. Tür

PLAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir işin, bir eserin gerçekleştirilmesi için uyulması tasarlanan düzen
    • "Turist akınını karşılamak için şimdiden bir plan yapmışlar." (Haldun Taner)
    • "Yukarıdaki hizmetçisini karşısına almış, plan kuruyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
  2. Bir şehrin, bir yapının, bir makinenin çeşitli bölümlerini gösteren çizim
    • "O tarihte aramızda kasaba planını yapmaya gelmiş bir iki mühendis ve mimar bulunuyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Çekim
  4. Düşünce, niyet, maksat, tasavvur
    • "Aşağıda kaynaşan kalabalığa bakarak planını zihninden geçirdi." (Ömer Seyfettin)

RANT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir mal veya paranın, belirli bir süre içinde emek verilmeksizin sağladığı gelir
    • "Fırlayan arsa rantları, oy ticareti hissesi olarak paylaşıldı." (Aydın Boysan)

JANT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Taşıtlarda, lastiklerin takıldığı tekerleğin çember biçimindeki bölümü, ispit

ANIT

  1. [isim] Önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı, abide
    • "... sergi alanının dışında bir de füze araştırmalarının anıtı var." (Haldun Taner)
  2. Önemi ve değeri çok olan eser

FANİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İnsan gözünün algıladığı ışık şiddeti

ULAN

  1. [ünlem] Ey
    • "Ulan, bizim sokak çocukları ne insan şeyler be!" (Memduh Şevket Esendal)
  2. Öfke ve nefret anlatan bir seslenme sözü
    • "Uşaktım ulan ne olacak, dediği zaman kimse sesini çıkarmazdı." (Sait Faik Abasıyanık)

EZAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Müslümanlıkta namaz vaktini bildirmek için müezzinin yüksek sesle yaptığı çağrı
    • "Emirgân Camiinden yankılanan sabah ezanını duydular." (Atilla İlhan)

ANTİ
...
İNAN

  1. [isim] İnanma işi
    • "İnan olsun, ben bunu biliyordum."
    • "Gazeteciler mübalağacıdırlar, sözlerine pek inan olmaz." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Bir kimse veya şeyin doğruluğunu, büyüklüğünü ve gücünü sarsılmaz bir duygu ile benimseme, iman, itikat
    • "... kendi paylarına düşen fedakârlığı, devlet, millet uğrunda inanla, güvenle, umutla bir daha tazeliyorlardı." (Ruşen Eşref Ünaydın)

ANMA

  1. [isim] Birini veya bir şeyi akla getirerek sözünü etme
  2. Ölmüş bir insanı hatırlamak için yapılan tören, ihtifal

ALAN

  1. [isim] Düz, açık ve geniş yer, meydan, saha
  2. Orman içinde düz ve ağaçsız yer, düzlük, kayran
  3. Yüz ölçümü
  4. Eski Roma'da açık hava gösterisi yapılan geniş yer
  5. Bir çalışma çevresi
    • "Sanat kapalı bir alan değildir; sanat eseri herkes için, bütün toplum için yaratılır." (Nurullah ataç)
  6. İçinde birtakım kuvvet çizgilerinin yayılmış bulunduğu varsayılan uzay parçası
    • "Yer çekimi alanı. Mıknatıs alanı. Elektrik alanı."
  7. Bir alıcı merceğinin net bir görüntü sağlayabildiği derinlik ve genişliğin bütünü
  8. Yarışmaların, karşılaşmaların ve oyunların yapıldığı yer, saha

YUAN
...
GANA
...
MANO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Kumar oynatan kişinin kazançtan aldığı pay

OĞAN
...
SANA

  1. [zarf] Sen zamirinin yönelme durumu

KANİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kanmış, inanmış
    • "Şahsi vaziyetini kabil olduğu kadar iyileştirmek lüzumuna kuvvetle kani idi." (Abdülhak Şinasi Hisar)

KLAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Boy (II)
    • "Belli bir klandan olan, o klanın geleneklerine göre davranmaktan başka türlüsünü düşünemezdi." (Melih Cevdet Anday)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü